"Al evladım,bu senin için." dedi pişman dolu gözlerle. Uzattığı zarfa sonra da tanımadığım fakat 'amcam' olduğunu iddia eden şahısa baktım.
Aslında tanıyordum onu,babam eskiden anlatırdı.Küçükken hep araba oynadıklarını, favori çizgifilmleri için kavga ettiklerini,sofra da yemek bitirme yarışı yaptıklarını..
derin bir iç çektim. " Teşekkür ederim"..
ekledim " amca.."Gülümsedi,ve zarfı uzatıp yanağımı okşadı.
Amcamın ayak sesleri yankılanırken gittiğini kapanan kapı sesinden anladım.
Bu zarf neydi neyin nesiydi böyle 6 ay sonra neden elime ulaşmıştı.Zarfı yırtarak açtım. Biraz tozlu bir kağıt parçasıydı.Merakla hızlı bir şekilde açtım.
" Sevgili Kızım, Bu mektubu okuyorsan malum olay gerçeklemiş demektir kızım.Biliyorsun hastalığım ilerliyor ve ben bunu sana söylemekten korkuyorum. Üzülmen bu hayatımda en son istediğim şey kızım,derinim,ela gözlüm.. Bu anahtar sana bıraktığım ufak bir ev. Biraz tozlu ve eski olabilir ama senin iyi bakacağına eminim güzel kızım. Tek isteğim,ismimi kimseye verme kızım kimseye birşey anlatma bu sen ve ben arasında bir sır. Ordaki insanlardan uzak dur. Adresi: Yeşilay mahallesi Sevgi apartmanı kat 2.
not: eğer 1. katta hala Sevgi Teyze oturuyorsa sadece ona söyle her şeyi.
Işıkla kal Seni seviyorum.
-
Şaşkınlıkla kalakalmıştım, gözyaşım mektubun üstüne düşmüştü.Bu neydi şimdi afallayıp kalmıştım. Bir dakika anahtar.. ne anahtarı ? yırttığım mektubu elime aldım fakat anahtar yoktu o sırada halının üstünde eski,açık ve koyu gri karışımı bir anahtar gördüm. Bu ne ara yere düşmüştü ki .. farketmemişim bile.
anahtarı avucuma alıp sıktım ve gözlerimi kapattım.2 gün sonra
Artık bu evden kurtulma zamanıydı.
Evden çıkacaktım ve bir kaç haftaya amcamlar yerleşecekti çünkü burası onlara aitti. Aslında babamın gitmeden bıraktığı bu hediye beni mutlu etti çünkü burda anılarla yaşamak benim için zor olurdu ve bu büyük evin bakımına yetişemezdim. Elimdeki kağıda tekrar baktım,valizlerimi taksici yerleştirirken teşekkür edip arka koltuğa oturdum.
Sadece kıyafetlerimi,boya kalemlerim,kulaklığım ve not defterim gibi küçük eşyalarımı almıştım. Birde köklendirip ektiğim güzel bitkim elimdeydi onu valize koyamazdım zarar görürdü.Taksiciye adresi söyleyip, kulaklığımı taktım bir yandan da taksimetreye bakıyordum.Çok yazmaz umarım..
1 saat sonra :
Taksinin aniden duruşu ile kurduğum hayallerden sıyrıldım kulaklığı çıkarıp etrafa bakındım "vardık abla" tebessüm edip taksimetre de yazan ücreti taksiciye uzattım. Cebine koyduktan sonra taksiden inip valizlerimi indirdi. "teşekkürler" dedim. taksici giderken etrafa bakındım burası çok enteresandı.
eski,eski tek kelime ile verdiği vibe buydu.Evler en fazla 3 katlıydı,şimdiden birden fazla iş yeri gözüküyordu. Konumda o apartman çıkmadığı için mahallenin girişinde bırakmıştı. İki valizi sırt çantamı ve bitkimi nasıl taşıyacağımı düşünüyordum. Tam sağımda ufak bir market vardı ama burdaki adı ile bakkal olabilir. Zoraki eşyaları sürükleyerek,market kapısının önünde bıraktım. Ufak bir yerdi içeride 40 yaşında üstü olduğunu düşündüğüm bir adam vardı. Kapıdan içeri girdim,
"Merhaba.. amca,kolay gelsin buraya yeni taşındım da."
Adam gazeteden kafasını yavaşca kaldırıp bana baktı.
"Merhaba kızım buraya taşınan insanlardan haberimiz olur genelde biraz şaşırdım."
Garipsercesine bir bakış attım "Bu bir kural mı ?" dedim şakasına fakat adam ciddi bir şekilde "yazılı bir kural olmadığı kesin fakat .. her neyse evlat. Öğrenirsin zamanla var mı bir istediğin ? "neydi bu şimdi,anlayamamıştım.Eşyalarımı götürüp geri almak üzere bitkimi burda biraz bırakabilir miyim diye sordum ve onayladığı zaman gülümseyip direkt çıktım,derin bir nefes aldım küçük bir yerdi ve gerici bir konuşmaydı.. Tanımadığım insanlarla konuşurken geriliyordum. Valizlerimi sürükleyerek,etrafa bakınmaya başladım tek sokak vardı fakat ilerledikce sokaklar yön yön değişiyordu. Tahmini 20-25 adım sonrası 2 katlı hafif toz pembesine kaçan üstünde sevgi apartmanı yazan yeri bulunca derin bir oh çektim.
hava kararmak üzereydi hızlı adımlarla 2. kata çıktım aslında merdivenler temizdi temiz bir binaya benziyordu, anahtarı kapı girişine soktum ve çevirdim kahverengi renginde parkeler vardı attığım adım da gıcırdamıştı. Kapının hemen sağında bir ayakkabılık vardı aynalı , ayna toz içindeydi. Direkt karşıda bir oda vardı hem mutfak hem oturma odası şeklindeydi,hemen sağ tarafında ufak bi oda vardı. Evde yeterli eşyalar varmış aslında buna sevinmiştim. Kir yoktu sadece tozluydu ve garip bir koku vardı valizleri girişte bırakıp tüm pencereleri açtım, havanın karardığını farkedince bitkim aklıma geldi ve anahtarla telefonu alıp kapıyı kapatıp evden çıktım.Akşam aurası farklıymış buranın fakat geriyordu işte sokaktaki ışıklar yetersizdi mesela,her yer dip dibeydi resmen. Hızlı adımlarla markete ilerledim dışarıdaki insanlar meraklı gözlerle beni izliyor hissettim bu çok rahatsız edici. Sokaktaki çocuklar ve gençler tanımaya çalışırcasına izliyordu. Kimseyle göz göze gelmeden markete vardım. Marketten bir kaç atıştırmalık aldım ve ücreti de ödeyip bitkimi alıp çıktım.
Saat çok geç olmamıştı biraz bakınsam etrafa hemen eve geçerdim nolur ki en fazla.Yine sevgi apartmanına doğru yürüdüm varmadan sağ ve solda bir sokak vardı sağdakine saptım. Biraz ilerleyince mor lacivert loş bir ışık farkettim. Önünde iki tane adam vardı,siyah kıyafetli boyları 190 uzunlukta adamlar. Farketmeden hemen uzaklaştım daha ilerisini daha sonra keşfederdim.
o sokaktan geri çıkıp sola doğru ilerledim biraz karanlıktı sarı loş ışıklıydı ışık gidip geliyordu,bu sokakda sağda sola ileride birden fazla yol vardı ileride açık bi dükkan gördüm fakat fazla ilerlemek istemedim. Hava iyice kararmıştı. Dönmek için arkamı döndüğümde
Biri vardı elbette enteresan olan bu değil dar bu yolun ortasında durmuştu bana bakıyordu.Bir anda korku içime sindi vücudumun titremeye başlamasını hissediyordum. Koşarak kaçsam mı yoksa kimsiniz mi deseydim ya kaçınca eve nasıl hangi sokaktan dönerdim ki ya tekrar karşılaşırsak.
Cesaretini topla Derin,derin nefes aldım"Kimsiniz" diye bağırdım.
Yaklaştı,yaklaştı "İyi geceler ufak kız kayıp mı oldun?" dedi süzerek net görmüyordum ama bunu anladım.
"Aslında h-hayır sadece etrafa bakınıyordum yeni taşındım da,izninizle iyi akşamlar."
Yanından geçip gidicektin sadece Derin sakin ol tamam sakinim,yanından geçerken çok güzel bir koku aldım,tarif edemeyeceğim bi parfüm kokusuydu.
Bir an durup yüzüne baktım. Işık yanıp sönüyordü ve yetersizdi. Koyu kahve saçları ve kahve gözleri vardı keskin uzun kirpikleri belirgin yüz hatları ve duygusuz soğuk bir yüz.
Gözleri saçlarımdan,gözlerime dudağıma kaydı.Kafamı hemen çevirip geri yürümeye başladım ve arkadan bir ses.
"Size de iyi akşamlar" dedi
arkama bile dönemedim,keskin bir sesi vardı etkileyici ama tekin birisi olmadığı kesindi. Hızlı adımlarla hatta koşarcasına binaya girdim. Kapıyı iki kere kilitleyip tüm pencereleri kapatıp tek kişilik yatağa uzandım gözlerim giderken aklımdaki sesler tekrarlanıyordu.
kayıp mı oldun ufak kız , baban bu mektubu sana bıraktı Derin. Kimseye benden bahsetme kızım. Sevgi teyzeyi bul. Işıkla kal.. Amcam.. Bab..a..
iyi geceler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahip
Teen Fiction" Sahibiyim Derin,bu semte de bu semtin içindekilere de,sen benim artık suç ortağımsın."