Jaemin geldiğinden beri benimle kalıyordu. Üçüncü haftamıza girmek üzereydik ve ben onunla yaşamanın ne kadar enteresan olduğunu fark etmeye devam ediyordum.
Aslında oldukça eğlenceli olduğunu itiraf etmeliydim. Jaemin zaten sık sık buraya gelir ve hatta geceleri burada kalırdı. Ama ilk defa bu kadar uzun soluklu kalıyordu. İlk başlarda biraz tuhafıma gitse de(Ki o zamanlar tam anlamıyla depresyondaydı) sonrasında o şakacı ve benimle uğraşmayı seven kişiliği geri döndüğü için çok çabuk alışmıştım.
Aslında benim için de çok iyi olmuştu bu. Son zamanlarda çok sık kabus görür olmuştum. Geceleri sık sık ağlayarak ya da çığlıklar atarak uyanır, tüm evin ışığı açık olmadan tekrardan uykuya dalamazdım. Hatta bazı geceler hiç uyuyamazdım. Ama Jaemin geldiğinden beri kesintisiz uyku çektiğim çok oldu. Bazen de yine korkuyla uyanıyordum ama onun sıkıca sarılması ve kulağıma mırıldanması beni rahatlatıyordu.
Evet, Jaemin benimle birlikte benim yatağımda yatıyordu.
"Koskoca yatak, biraz kayar mısın?"
Uyumaya çalışıyordum. Ama Jaemin bana adeta koala gibi yapışıyordu. İki kişilik yatağın sadece sol kısmında, birbirine geçirilmiş yapboz parçası gibiydik.
"Neden sen varken düz bir yastığa sarılayım ki?"
"Tamam sarıl ama bu kadar sıkı değil, lütfen."
Artık sesimden bile uyku akıyordu. Gerçekten deliksiz bir uykuya ihtiyacım vardı sadece. Tek istediğim huzurlu bir uykuyken Jaemin bu isteğimi umursamıyordu bile.
Çenesini omzuma yaslayıp saçlarını yanağıma doğru sürttü. Haliyle gıdıklanarak kıkırdadım. Ben gülünce Jaemin mümkünmüş gibi bana daha fazla yaklaştı.
"Seni özledim."
Bunu söylemekten bıkmıyordu. Beni kaybetmekten ölesiye korktuğunu biliyordum. Bazen sadece üzerimi değiştirmek adına odama gittiğimde bile bana bunu söylüyordu. Beni sevdiğini her şeyimle hissedebiliyordum. Ve bunu dile getirmekten asla çekinmiyordu. Tensel temas yapmaktan hiç çekinmiyordu. Bana sevildiğimi tamamen hissettiriyordu. Mutluydum ama onun içinde bir yerlerde sürekli böyle bir korku ve şüphe barındırması canımı fazla sıkıyordu.
"Bu imkansız çünkü haftalardır dip dibeyiz."
Kafamı hafifçe arkaya çevirip yüzümü onun yüzü ile aynı hizaya getirdim. Böylelikle burunlarımız arasında sadece bir santim aralık vardı. Tüm yüzümü incelemeye başladığında gözlerinin içine bakıyordum.
"Asla imkansız değil. Olmayacak da."
"Jaemin... Yapma böyle."
Sesimdeki hüzün, onun bakışlarındaki kırgınlık...
"Evlendiriliyorum, Sisi."
Bir anda bu cümleyi kurduğunda beynimden vurulmuş gibi hissettim. Tüm yüz ifadem donuklaştı. Kalbim hızını yavaşlattı. İçimde yavaş yavaş bir his büyüdü. Ve ben bu hissin beni tamamen ele geçirip yok edebileceğini şimdiden hissedebiliyordum.
"Sen... Ne?"
Sesim titriyordu. Onun kolları arasındaki bedenim titriyordu. Kirpiklerim, dudaklarım...
Gözlerim aniden dolmaya başladığında Jaemin acı bir tebessümle bana baktı.
"Evlendiriliyorum. Ailem tarafından tanımadığım birisiyle."
"Nasıl?" diye sormak istiyordum. "Neden?" diye sorgulamak istiyordum. Konuşmak, tek bir kelime bile olsa bir şeyler söylemek istiyordum ama yapamadım. Sadece hemen dibimde duran yüzüne bakıp göz yaşı dökmekten başka bir şey yapamadım.
"Daha ayrılmadık. Daha hiçbir şey yaşanmadı. Ama ben yine de seni özlüyorum. Senden ayrıldığımda neler hissedeceğimi tahmin edebiliyor musun? Yaşayamam. Yapamam. Bedenim hayatta olsa da ruhum ölür. Dayanamam."
Sesi titriyordu. O titredikçe ben daha kötü oluyordum. Göz yaşlarım bir sel edasıyla yol buluyordu yüzümde. Jaemin'in bana tebessümle bakan yüzü bu sefer güzel gelmiyordu. Gördüğüm tek şey acıydı.
Sessiz ağlayışım kendini hıçkırıklara vurduğunda, Jaemin dolan gözleri ile beni öpmeye başladı. Her an kırılabilir değerli bir taşmışım gibi dokunuyordu bana. Yanaklarımı, alnımı, dudağımı, boynumu... Her bir zerreme dokunduruyordu dudaklarını. Sanki imza atıyordu her bir yanıma. Nazikçe okşuyordu beni. Ben hıçkırıklarımda boğulmak üzereyken sessizce dokunuyordu bana.
O gece ağlamaktan bitkin düşene kadar göz yaşı döktüm. Bu sırada sessiz göz yaşlarıyla bana eşlik etti Jaemin. Bana her dokunduğunda titreyen elleri canımı o kadar yakıyordu ki nefesim kesiliyordu. Sadece sabah olmasını ve Jaemin'in gülümseyerek bu dediklerinin sadece bir şakadan ibaret olduğunu söylemesini istiyordum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
