01/09/2022
Hayat diyorum , gerçektende yaşamaya değiyor mu? Her uyandığımız sabah belki de bir kaybedişin sabahıdır. Peki ya umut , her gün doğmaktan yorulmadı mı?
Hava sonbaharın geldiğini kanıtlar bir şekilde soğuktu.
Busan bugün üşütüyordu içindekileri.Ve Jeon Jungkook bu üşüyenlerden sadece biriydi. Ama en üşüyenlerindendi.
Elindeki bir tutam yıpranmış kağıt parçası ile özgürlüğe doğru adım atıyordu. Bugün özgürlüğüne kavuşuyordu.
Ve bu iğrenç hapisaneden yanında tek bir parça bile almak istemiyordu. Yeni bir hayat ve yeni bir Jungkook için yeni bir sayfa açmak istiyordu.
Gözlerini derince kapatıp özgürlüğü ile arasında olan kapının ardından gelen seslere kulak kabartmıştı.
Az çok tahmin edebiliyordu kapının diğer tarafında yaşananları.Kapının önündeki iki görevli asker kapıyı açmak üzereyken arkadan gelen "Kapıyı açmayın!" sesi ile aralanan kapı tekrardan kapanmıştı.
Dönemedi arkasını , bakamadı bunu kimin söylediğine.
Korkuyordu çünkü bu tanıdık sesin sahibi orada değilse üzülürdü.
Sonunda cesaret edip döndü arkasını.
Arkasını dönmesi ile yüzünde küçük bir tebessümün oluşması bir olmuştu büyük olanın.Yazarlık hayatı boyunca hep ona sadık kalmış olan yardımcısı Chul oradaydı.
Jungkook daha kendine gelememişken Chul hızla Jungkook'a yaklaşıp uzun bir süre sarılmıştı."Chul..."
Sesi titriyordu. Kimsenin geliceğini düşünmüyordu. Tamamen unutulduğunu sanıyordu.
Kimsenin hafızasında yer edinmediğini düşünüyordu."Daha sonra şaşırırsın patron. Şimdi gitmemiz gerekiyor buradan."
Jungkook'u kolundan tuttuğu gibi kapının tersi yönüne sürüklemişti.
"İyi de kapı diğer taraftaydı."
Chul bir yandan yürürken bir yandan da başını sallıyordu."Biliyorum. Ama sadece kapı değil tonla gazetecide orda."
Jungkook gülümsemiş ve Chul'a ayak uydurmuştu sonunda.
Birinin onu kurtarması , onu önemsemesi ve ona değer vermesi , sevindirmişti unutulduğunu zanneden kalbini.Hızla arka kapıya varmışlardı. Kapının önündeki görevli baş selamı verip kapıyı açmıştı.
Chul dışarı çıkmış kapının eşiğinde bekleyen patronuna bakmıştı.
Kavuşuyordu ya sonunda özgürlüğüne onun şaşkınlığıydı bu. Ama en çokta sevdiğine kavuşuyordu.
İlk adımını attı özgürlüğe , yeni doğmuş bir bebek edasıyla , anlamaya çalışıyordu içinde olduğu durumu.
Başını kaldırıp göğe baktı. İnanılmazı güç ama 7 yılın ardından ilk defa bugün teniyle buluşmuştu kar taneleri.
Elini açıp kar tanelerinin avcunun içine konmasını izledi sakince. 'Çok güzeller' diye geçirdi içinden.
Hayretle avucunun içindeki kar tanelerini gözlemlerken , Chul'un seslenmesi ile arabaya yöneldi ve Chul'un açtığı araba kapısından girdi arabaya.Jungkook arka koltuğa oturmuşken Chul'da şoför koltuğundaki yerini almıştı.
Araba yavaş yavaş ilerlerken arkadan 'Jungkook! Jungkook!' diye yükselen ses ile Jungkook , Chul'dan arabayı durdurmasını istemişti.
![](https://img.wattpad.com/cover/329410083-288-k755826.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clair De Lune - Jikook
Fiksi Penggemar"Bizim için güzel bir son yaz olur mu?" Gülümsemişti büyük olan. Biliyordu , onların asla mutlu bir sona kavuşamayacağını en iyi o biliyordu. ANGST*