0.9

246 29 75
                                    


***

Boş depoda Reina titreyerek bir sigara yaktı. Gözlerinden yaşlar, başından kanlar akıyordu. Yüzü çok kötü bir haldeydi. Vücudundaki eskiden kıyafet olan şeyler artık bir kumaş parçasına dönmüştü.

Eli tir tir titriyordu, gözleri odağını kaybetmiş, başı dönüyordu. İlk sigarasıydı Reina'nın. Kendisini döven adamlardan eser yoktu. Tek hissettiği şey boşluktu, karanlık bir boşluk içini yiyordu adeta. Gözlerinden yaşlar akıyordu ama ne sigara acısını unutturabildi ne de soğuk.

Dışarıda bir şeyler oluyordu. Sadece sesler olduğunu anlıyordu. Sigarayı derince içine çekti ve öksürdü. Kapının sertçe açıldığını duyduğunda gözlerini çevirip bakmadı. "Reina!" diye bir bağırtı duyduğunda bile bakmadı.

Elindeki sigara alındığında, hatta atıldığında bile cevap vermedi veya dönmedi. "Reina! Bana bak lütfen." dedi Takashi yalvararak. Reina'nın halini anlayınca gözleri dolmuştu. Ağza alınmayacak şeyler olmuştu kıza.

Reina cevap vermedi, sadece iç çekip gözlerini kapattı. Başını Takashi'nin avcuna yaslayıp yavaşça nefes aldı. O sırada onları izleyen insanlardan habersizdi zaten o her şeyden habersizdi. "Eve gitmek istiyorum." diye fısıldadı.

Takashi dolu gözleriyle kızı sıkıca sardı, ağlamamak için direniyordu. "Gidicez, söz veriyorum götüreceğim seni." diye fısıldadı.

Reina başını Takashi'nin omzuna yaslayıp göğsüne yaklaştı. "Üşüyorum."

Baji köşede ellerini yumruk yapmış sinirle kuduruyordu. "O piçleri sikeceğim!" dedi ve bir hışımla dışarı çıktı.

Reina'nın vücudu soğuklukla titrerken gözlerini kapatıp kendini uzun bir uykuya bıraktı. Takashi geldiği için mutluydu aslında ama artık ne önemi vardı?

*

Gözlerini açtığında yan taraftan bir ışık vuruyordu yüzüne bu yüzden huzursuz bir şekilde inleyerek uyandı. Gözlerini açıp dışarı baktığında memnuniyetsizce homurdandı. Güneş öyle parlaktı ki Reina'nın içindeki derin karanlığa dokunuyordu. Öyle iğrenç bir güneşti.

Uzandığı tanıdık yatakta doğrulup etrafa baktı. Abisi Ran'ın odasındaydı ama neden? Bu evden uzaklaşmaya çalıştıkça bu eve neden geliyordu?

Kuruyan boğazını tükürüğüyle ıslatıp arkasına yaslandı. Vücudunun çeşitli yerlerinde bandajlar vardı, özellikle kafasında ve boyun çevresinde. Reina ayaklarını yataktan sarkıtıp yere baktığı sırada kapı açıldı.

Elinde tepsi olan Ran ile göz göze gelmek için başını kaldırdığı sırada Ran'ın gözleri doldu. Hemen tepsiyi masaya bırakıp kızın önünde diz çökerek elini avuçlarına aldı. "R-reina? Uyandın!"

Sesindeki çocuksu mutlulukla Reina eskiden olsa dalga geçerdi ama şimdi hiçbir şey yapası yoktu. Dudaklarını birbirine bastırıp elini kendine çekti. "Neden buradayım?" dedi yorgunlukla.

Ran gözlerini şaşkınlıkla kırpıştırdı. "N-ne demek istiyorsun? Burası senin evin! Tabiki burada olacaksın." dedi hemen.

Reina ayağa kalkıp camdan dışarıyı izledi biraz. "Her şeyden sonra mı? Sizin yüzünüzden yaşadıklarımdan sonra mı?" dedi acımadan.

Last Wish Is Death WishHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin