-19-

143 19 9
                                    

Elindeki kitap ve kağıtlarla beraber buğday bir beden öğrencilerin görüş açısına girdi. O girdiği gibi herkes saygı ve alışkanlık maksadıyla ayağa kalktı. Her zaman öğrencilerine gülümseyerek uzun uzun bakar ve neşeli bir sesle "Günaydın!" diye haykırırdı. Fakat bu sefer öyle olmamıştı, onlara bakmadan monoton bir sesle "Günaydın." demiş ve sırasına oturmuştu. Elindeki kitapları masa üzerine yerleştirirken öğrenciler birbirlerine "Acaba otursak mı?" demek ister gibi bakıyorlardı. En sonunda birisi hiç takmadan oturduğunda diğerleri de koyun psikolojisiyle oturdu.

Masa üzerinde imzalamak için bir sınıf defteri aradı ancak bulamadı. Bunun gerekçesiyle sonunda öğrencileriyle göz göze geldi. "Sınıf başkanı kim?" O uğurlu soruyu sorduğunda defterin orada olmadığını anladılar. Herkes aynı kişiye, yani sınıf başkanı olan Ryujin'e bakarken Ryujin ayaklanarak öğretmenler masasının yanına doğru geldi. Eğilerek dilediği kısa bir özrün ardından sınıftan ayrıldı.

Hoseok ise o sırada ders kitabına bakınıyordu, en son nerede kaldıklarını kontrol ediyordu. Aklına gelen ile birlikte kitabı kenara koydu, onun altında beliren defterin kapağını açarken konuştu. "Veli numarasını vermeyen kişiler var çocuklar, sanırım almadı bazılarınız haberi." Aradığı sayfayı bulduğunda gözlüğünün ardından onlara baktı. "Ben unutmadan halledelim lütfen şu işleri, hepsiyle özel olarak görüşmem gerekiyor."

Herkes başıyla onayladığı sırada Ryujin elindeki mavi kapaklı sınıf defteriyle beraber içeri girdi. Arkasından kapıyı kapattı, öğretmeninin yanına vardı ve defteri masa üzerine koydu, sırasına gelerek oturdu.

Öğretmenleri defterin kapağını açıp sayfaları karıştırdı, en son imzalanan kısmı bulduğunda kendi kitabını açarak o an olmaları gereken konuyu buldu ve kitapla defteri öylece bırakarak masaya koyduğu kalemliğini eline aldı, kalemini çıkardı. Arkasındaki kısma bastırdı ve kalemin ucunu çıkarmasını sağladı. Mavi kalemini kağıdın kendine ayrılan bölümüne sürttüğünde yazmadığını fark etti ve yazmak için birkaç kez o yeri karaladı fakat kalemin mürekkebi bitmiş gibi görünüyordu. Verdiği derin bir nefesin ardından aynı noktaya tekrar bastırarak kalemi kapattı ve öğrencilerine döndü. "Tükenmez kalem alabilir miyim?"

Kalemi olmayan veya vermek istemeyenler yerlerinde öylece otururken diğerleri kalemlerinde kalemlik aradı. Jimin ve Yoongi'nin gözleri buluştuğunda birbirlerine öylece gülümsediler. Akıllarına kalemi alıp vermemek gelmiyor değildi fakat bu onunla iletişime geçmeleri için bir fırsat olmadığı için bunu yapmıyorlardı, ayrıca birlikte hareket etmek için birbirlerine söz vermişlerdi. Bu yüzden yeniden önlerine döndüler, zaten onlar bu bakışma anını yaşayana kadar öğrencilerden birisi kalemini alıp hocaya vermişti bile.

Hoseok deftere kendisine verilen kalem ile birlikte gerekli şeyleri yazdıktan sonra defteri kapatıp kenara koydu, kalemi de dalgınlıkla ceketinin cebine koyup ayaklandı. Tahtaya yöneldiğinde herkes derse başlayacağını biliyordu.

~

Teneffüs zili çaldığında öğretmenleri dersi bitirerek masasına oturmuştu. Aşırı dalgındı ve gerçekten hiç morali yoktu, bunu her ne kadar dersine yansıtmamaya çalışsa bile bir şekilde ses tonundan kendisini belli etmişti.

Hınzır öğrencileri -Jimin ve Yoongi- anında sıralarından kalkarak öğretmenlerinin yanına varmıştı. Fakat öğretmenlerinin odağı orada değil gibi görünüyordu. Bunun üzerine önce birbirlerine baktılar, sonrasındaysa plan değişikliği yapmaya karar vererek sınıftaki öğrencilerin seslerinin kendilerini bastırmalarından faydalanarak konuştular. "Hocam!" İkisinin aynı anda konuşması yüksek bir frekans sağladığı için irkilerek onlara baktı Hoseok. Yüzündeki ifadeden oldukça şaşırdığı belli oluyordu, bu da ikiliyi güldürmeye yetmişti.

Jimin bir elini sandalyeye, diğerini masaya yaslayarak yüzünü büyüğüne yaklaştırdı. "Velilerimizin telefon numaralarını almadınız, hocam." Hoseok elini onun göğsüne koyarak hafifçe ittirdi ve önüne dönüp not defterini aldı, cebinden kalemi çıkardı. "Eğer aklınızda başka bir plan olduğu için buraya geldiyseniz boşuna geldiniz, sizinle ilgili o tür şeyler düşünmüyorum."

Jimin geri çekildi, ses tonundaki değişiklik bir kez daha belli olmuştu. "Ne yapabiliriz?" dercesine Yoongi'ye baktığında Yoongi bakışları öğretmenine çevirdi ve dudaklarını araladı. "Aslında bu gece Jimin'le sahilde bir şeyler içmeyi ve dertleşmeyi planlıyorduk. Siz de isterseniz bize katılabilirsiniz." Jimin garip bir şekilde Yoongi'ye baktı, ondan hızlı bir plan beklemiyordu, özellikle yumuşak konuşmasını hiç beklemiyordu. Yoongi bunu fark ederek ona kısa bir bakış atıp geri önüne döndü, Jimin de mesajı alarak Hoseok'a çevirdi bakışlarını. "Evet, aramızda olmanızı asla yadırgamayız."

Büyükleri bakışlarını onlardan yana çevirdi. Reddetmek üzere konuşacağında gözlerindeki bakışları gördü. Gerçekten de ilgili görünüyorlardı. "Bu çocuklar ya çok iyi rol yapıyorlar ya da cidden bana kafayı takmışlar." diye geçirdi içinden. Kendi kendine minikçe kıkırdarken defterine baktı. Sahte bile olsa şu an birisinin içini rahatlatmasına ihtiyacı vardı, bu yüzden onların tekliflerini kabul etti. "Tabii, size seve seve katılırım."




~📏👨🏻‍🏫👨🏼‍🎓📏~




Bunlar harici toplam 650 kelime.

Lütfen kızmayın bana, ne yb yazacak hevesim ne de doğru düzgün bir vaktim vardı.

Oy sınırı: 10

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 25, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Your Teacher | YoonminseokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin