-13- (M)

296 31 39
                                    

Keşkül: Oha.

Keşkül: OHA.

Keşkül: Hocayla cidden yattın mı?


Kedw: Bilmiyorum, uyandığımda onun yatağındaydım.


Keşkül: Yanında o var mıydı?

Kedw: Yok, duş alıyordu.

Kedw: Hâlâ alıyor gerçi.


Keşkül: Ulan Yoongi, sen de az hınzır değilsin.


Kedw: Evet, şimdi de o duştayken içeri gireceğim.


Keşkül: Sonra sıra bende, ona göre.


Kedw: Taam taam.


.


Bakışlarını telefonundan çekerek beyaz kapıya çevirdi Yoongi. Siyah kaplamalı telefonunu kapatarak yataktan kalktı, biraz önce baktığı kapıya doğru ilerledi. Kalbi heyecanla teklerken kapının kulpunu çevirdi ve nedense kilitli olmayan kapıdan içeri girdi. Öğretmeni küvetin içinde, saçları ıslak ve geriye taranmış, kollarını da küvetin yan taraflarına koymuş bir şekilde oturuyordu.

Baktığı yerden bakışlarını Yoongi'ye çevirdiğinde kaşları çatıldı. "Demek uyandın." Bakışları cesurdu ancak bedeni utancını belli edercesine su içine gömülüydü.

"Biz dün gece..." Yoongi'nin bakışlarını kaçırarak söylediği şeye net bir olumsuz cevap verdi. Küçük olan şaşırmıştı, çünkü sabah büyüğünün yatağında uyanmıştı ve üzerindeki kıyafetlere kadar değiştirilmişti. Aralarında bir şeyler geçtiğini düşünüyordu.

Hoseok bakışlarını tavana dikti, düşündü. Eğer Taehyung onu aldatıyorsa o da onu aldatabilirdi. Böylece ondan intikam almış olurdu. Bakışlarını geri Yoongi'ye çevirdi. Peki öğrencisiyle bunu yapması ne kadar doğruydu?

Mırıldandı kendi kendine buğday tenli. "Siktir et..." Sesini normal bir tona getirerek oturduğu yerde dikleşti, bacaklarını kırarak dizlerini su yüzeyine çıkardı. "Üzerini çıkar ve önüme geç."

Yoongi duyduğu şeyle afalladı, böyle bir hamle beklemiyordu. Öğretmeni lafını yineledikten sonra şaşkınlığı üzerinden atamaz bir halde üzerindeki kıyafet parçalarından kurtuldu. Büyüğünün arsız bakışlarının üzerinde gezindiğini fark edince kızarmasına engel olamadı.

"Hadi, gel artık!" Kolundan tutularak suyun içine çekildi beyaz tenli. Kendisini bir anda öğretmeninin önünde bulmuştu. Su içine düşen büyük beden üzerine küvetten birkaç damla su dışarı taşmıştı. Kendisine geldiğinde doğrularak dikkatlice dizleri üzerine oturdu. Büyüğü ondan bir hamle beklerken, küçüğü şimdi ne yapacağını düşünüyordu.

Bu bakışmadan sıkılan Hoseok gözlerini bayarak küvetin arkasındaki  mini dolabın üstünden sigara paketinden bir sigara çıkardı, paketi geri yerine koyup bu sefer oradan çakmağı aldı. Sigarasını yaktıktan sonra çakmağı küvetin duvar taraftaki geniş kenarına bıraktı. Sigaradan büyük bir nefes çekip yine aynı yerde bulunan küllüğe küllerini döktü. "Deneyimin yok, değil mi?" Yoongi utancıyla beraber başını eğdi, başını salladı. Buğday tenli bunun üzerine göz devirdi ve sorusuna kendisi cevap verdi. "Pekâlâ, yok..."

"Seni yönlendirebilirim." Yoongi bakışlarını geri yukarı kaldırdı. Öğretmeni umursamazca yan tarafında bulunan tıpayı kaldırdı ve suyun azalmasına vesile oldu. Pekâlâ, Yoongi ilişkilerinde daha önce hep domine eden taraf olmuştu ancak şimdi öğretmeni karşısında pasif kalıyordu. Belki kendisinden büyük olduğu için, belki de ilk defa öpüşmekten ileri gittiği içindi bu.

Hoseok sigarasından bir nefes daha çektikten sonra yüzüstü döndü, kalçasını yukarı kaldırarak belini büktü. Sigarasının su içine girmemesine dikkat ediyordu.

"Öncelikle parmaklarını ıslat ve beni genişlet. Porno izlediysen nasıl yapacağını az çok biliyorsundur." Yoongi, büyüğünün buyruğunu yerine getirerek işaret ve orta parmağını ağzına aldı, diliyle güzelce ıslattı. Yeterli ıslaklığa sahip olduğunu düşündüğünde parmaklarını ince dudaklarının arasından çekerek Hoseok'un girişine yasladı.

Acemi olduğu için iki parmağını birden içine göndermişti. Neyse ki Hoseok bundan daha büyüklerini içine almıştı, o yüzden etkilenmiyordu.

Yoongi parmaklarını içinde ayırarak genişletmeye çalışıyordu. İyice genişlemesi için yüzü parmağını da olaya dahil etti. Üç parmağıyla birlikte öğretmenini beceriyordu.

"Şimdi doğrul ve o küçük şeyini içime sok." Yoongi'nin gözleri büyüdü, yutkundu. Her şey bir anda gelişmişti ve gerçekten eli ayağına dolaşmış bir haldeydi. Ana uyum sağlayabilmek için izlediği pornoları düşündü. Bunu yaparken elini kendisine sarıp birkaç kez çekiştirdi. Dizleri üzerinde doğrulduktan sonra tuttuğu aletini yavaşça önündeki delikten içeri kaydırdı.

Hoseok'un hiçbir şey hissetmemesine karşın, Yoongi daha şimdiden kendinden geçer bir haldeydi. Aletini saran sıkı duvarlar gözlerinin kaymasına neden olmuştu. Büyüğünden "Hareket et!" komutu geldiğinde hiç beklemeden hareketlerine başladı. Aleti içinde büyüyor, belirli noktalara çarpıyordu.

Beyaz tenli, ellerini büyüğünün kalçalarına yerleştirdi. Kısa bedenine rağmen büyük elleri vardı ve kalçası ellerine tam oturuyordu.

Kendisini tutamayarak duvarlarına sertçe çarptığında öğretmeninden bir inleme kazandı. Zafere ulaştığını belirtir bir sırıtış yerleşti yüzüne. Hoşuna gidiyordu, bu hissi tatmak onu deli ediyordu.

"Aish, hızlansana!" Büyüğünün sinirle isyan etmesi üzerine onun sözünü dinleyerek hareketlerini hızlandırdı. Kalçasını hareket ettirerek içine sertçe giriyor ve çıkıyordu. Başını geriye atarak derin bir inleme bıraktı banyoya. Ortamdaki tenin tene çarpma sesleri onu iyice tahrik ediyordu.

Sona yaklaştığını hissettiğinde hareketlerini biraz daha hızlandırdı. Midesindeki garip hissiyatı Hoseok'un içine boşalarak giderdi ve soluklanırken içinden çıktı. Buğday tenli olan doğrularak küvette oturur pozisyona geldi. "Ben hâlâ boşalmadım." Yoongi ne yapacağını anlamaz şekilde ona bakarken gözlerini kıstı. "Ağzına al şunu."

Büyüğü yarım kalan sigarasından uzun soluklu nefesler çekerken, küçük olan eğildi ve aletine yaklaştı. Boyuna göre pek de büyük sayılmazdı ancak ortalama bir boydaydı. Ağzına sığabileceğini düşünerek ucunu ağzına aldı ve dilini etrafında dolaştırdı. İstemeden dişlerini de sürtüyordu ve bu durum rahatsız edici bir şekilde hoşuna gidiyordu Hoseok'un.

Birazını daha ağzına aldıktan sonra başını hareket ettirmeye başladı. Aynı şekilde dilini derinin üzerinde gezdiriyor, arada ısırıyordu. Bu ısırık olayının sürekli devam etmesi Hoseok'un sinirlerini bozmaya başlamıştı. Boşta kalan elini siyah gür saçlara attı ve çekerek başını geri çekmesini sağladı.

"Boş ver, en mantıklısı sen elini kullan sadece." Beyaz tenli beden, elini büyüğünün aletine atarak çekiştirmeye başladı. Diliyle ıslattığı için kaygandı ve kolayca hareket edebiliyordu.

Hâlâ Yoongi'nin saçlarında olan eliyle onu kendisine çekti Hoseok. İnce, alt dudağını dudakları arasına alarak emdi, çilek tadına erişti. Yoongi'yse üst dudağını gayet profesyonel bir şekilde işgal ediyordu.

Bir süre sonra eline dolan sıvıyla birlikte güzel dudaklardan ayrıldı Yoongi. Aldığı zevkle mayhoş bir halde gülümseyen öğretmeninin dudaklarına küçük bir öpücük daha kondurdu.

"Sigaram bitti, yıkanalım hadi."




~📏👨🏻‍🏫👨🏼‍🎓📏~





Bunlar harici 878 kelime totalde.

Düşünsenize, Taehyung aslında aldatmamış. Hoseok zort.
~20 oy gelmeden yb yok.

Your Teacher | YoonminseokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin