13

1.2K 83 46
                                    

Yatağımda uzandığım sıra kapı çaldı. Bekliyordum birileri baksın diye ama kimse açmıyordu. Zile tekrar basılınca içeri doğru bağırdım

-Kapıyı niye açmıyorsunuz amk, yine nereye gittiniz?

Ben böyle bağırınca zil üçüncü kez çaldı.

-Geldim amınakoyim çatlama sen de

Kapıyı açtığım zaman karşımda bulmayı umacağım son kişiyi buldum karşımda.

-Hyung?

Gözlerinde anlayamadığım bir şey vardı. Bana ilk defa böyle baktığını fark ediyordum. Soruma cevap vermeden öylece dikilmeye devam etti.

-Nesin sen? Duran adam mı?

Umursamazlıkla söylediğim şey onu gülümsetti. Bana doğru bir adım attı. Sonra dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Geçenki öpüşmemizden çok farklıydı. O zamanki gibi ürkek değildi. Kendinden emindi.

Ama bu kez ben de kendimden emindim. Bir süre böyle devam etmesine izin verdikten (tadını çıkardıktan) sonra onu ittim. Ben onu itince şok olmuş bir ifadeyle yüzüme bakmaya başladı.

-Hyunjin...

Gözlerindeki hayal kırıklığı okunabiliyordu

-Yapma! Jisung yıkılır

- Seni sevdiğimi kabul ederek seni öpmenin nasıl bir şey olduğunu öğrendim ben. Bu saatten sonra dünya yıkılsa umrumda değil.

- Ne dedin sen...

Gözlerine baktım, gözlerine şimdiye kadar hiçkimseye bakmadığım gibi baktım.

- Seni sevdiğimi söyledim..

- Beni seviyor musun?

- Bu kadar olduğunu ben de tahmin etmiyordum ama sanırım her şeyden ve herkesten çok.

-Bu sevgi diğer insanlara hissettiğin sevgiden farklı mı?

Konu Lee Know Hyung olunca ona inanmakta zorlanmam çok normaldi. Şimdiye kadar kimi sevmişti ki?

- Hyunjin.. Güzelim.. Sen dışında kimsenin dudaklarını bu kadar öpmek istemedim. Sen dışında kimse beni öpsün diye içten içe kıvranmadım. 2 hafta Hyunjin... 2 haftadır yüzüme bakmıyorsun ve günden güne eriyorum sanki. Her gün pişman oldum. Arkamı dönüp gidebildiğim için. Her gün acı çektim geri dönüp dudaklarını tekrar öpmediğim için.

Gözlerimin içi yanmaya başlamıştı. Ağlamak üzereydim ve daha fazla kendimi tutmak istemiyordum.

- Hala geç değil

- Ne?

- Dudaklarım diyorum. Hala karşındalar

Belimden tuttuğu gibi beni kendine çekti. Dudaklarım dudakları arasında eriyordu sanki. Ve bundan hiç şikayetçi değildim. Ne kadar bir süre geçti bilmiyorum. Birbirimizden ayrılıp alınlarımızı birbirimize yasladık. Burnunu burnuma sürttü

More Than Friends - Hyunho ✨ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin