önceki bölümün devamı ☺️ umarım kafanız karışmaz 🙏🏿💞
amk ben kibar davranmaya çalışırken bile nigga eli kenardan fışkırıyo gerçi zenci abilerimde kibar olabilir amk ya çok ırkçı biriyim ben 😓
neys smut işinde iyi okunma var he seviştirmek için kırk takla atıyom
--------------------------------------
benimle göz göze geldiğinde hızla kalkan Karina, kalabalığı yararak koridora doğru ilerlemeye başlamıştı.
onun bu kıskanç ve beni dinlemeyen haline oldukça sinir olmuştum fakat bu kadar kolay pes edecek değildim. bu yüzden ona yetişmek için bende peşinden hızla ayaklanmıştım.
benim bu ani hareketlenmemle de arkadaşlarım arkamdan bağırsa bile o an birinci önceliğim Karina'ydı ve onlara aldırış etmeden ilerlemeye devam etmiştim.
yazışırken ki o sinir bozucu tavrı ve iğrenç imaları gerçekten tepemin tasını attırmıştı. lol oynarken hissettiğim sinirle yaraşır bir şeydi. -dövmek için kovalamıyorum ya ne alaka-
nefes nefese ilerlemeye devam ederken bir yandan öfkeli Karina'ya yetişmeye çalışıyordum.
o koşmasa bile oldukça hızlı gittiğinden nereye gittiğini takip etmekte bile zorlanıyordum. gerçekten saçma sapan bir olayın bu kadar büyümesi iyi değildi.
ikimizde doğru düzgün düşünmeden, konuşmadan davranmıştık ve Karina piçi çok hızlı yürüdüğü için yetişip bi' sonuca varmamızı sağlayamıyordum. aynı zamanda da koridorlarda insanlar olduğu için koşamıyordumda. öyle bir durumdu yani.
üst katın merdivenlerini çıkmaya başladığındaysa küfürlerime devam edip turbo modumu açmıştım. çürümüş kemiklerim ve kastan yoksun uzuvlarım her ne kadar isyan etsede elimden geleni yapıyordum. ve o kadar çabama rağmen hızlanmam pek bir işe yaramamıştı çünkü Karina yürürken bile arap atı gibiydi. küçük olmayan okuldaysa metre başı onu gözden kaybediyor gibi oluyordum.
bu kadar hareketten sonra bana göz ucuyla bakmış ve ne kadar nefes nefese kaldığımı görmüştü. benim bu bitikliğim ve Karina'nın zıpçık gibi haliyle ufak bir denklem yaptığımızdaysa, ona yetişemeyeceğim barizdi. -mübarek Usain Bolt gibi olduğundan-
en sonunda ucu geniş bir kapıya açılan koridora girdiğimizdeyse Karina hiç vakit kaybetmeden kapıyı aralamış ve içine girmişti.
-enayinin kaçacak yeri kalmamıştı ve sonunda barışıp eski halimize dönebilecektik-
güzel düşüncelerim ve sonunda yavaşlayan adımlarımla bende onun peşinden girmiştim odaya. fakat odanın içi beni tekrar gergin birine dönüştürmüştü. çünkü, yaklaşık bir kaç aydır geldiğim bu okulun ilk defa kütüphanesindeydim.
başka bir zamanda keşfetmeyi, hatta mümkünse keşfetmemeyi tercih edeceğim büyük kütüphane yüzünden kendimi duvarlara vurmak üzereydim. çok fazla raf ve kitap vardı. yani burada birini bulmak über mega aşırı maşırı süper zor olacaktı.
bu durumda ne yapacağımı düşünürken kapının önünde kala kalmış ve, bana garip garip bakan bir kaç insanla göz göze gelmiştim.
hayır yani bu boyutta bir kütüphanede aradığımı da bulamazdım ki. aynı zamanda ansiklopediler falan vardı, internet varken her ne kadar gereksiz olduğunu düşünsemde ansiklopedi raflarını düzenleyen kızla göz göze geldiğimde düşüncelerimden sıyrılıp kendime gelmiştim.
anasının amı kadar büyüktü burası ve Karina zihin okuyabildiği için bu anasının amı gibi olan kütüphanede sikseler onu bulamazdım.
ya da hiç bulmaya çalışmaz ve o çıkana kadar kapıda beklerdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
34+35 • winrina
Vampiros"sen gel bi' yanıma. bakalım vampir olacak mısın?" alaycı bir tonda söylediği cümlenin ardından gözleri kırmızı olmuş ve ışıldamaya başlamıştı. [text + düzyazı + vampir]