"sen gel bi' yanıma. bakalım vampir olacak mısın?" alaycı bir tonda söylediği cümlenin ardından gözleri kırmızı olmuş ve ışıldamaya başlamıştı.
[text + düzyazı + vampir]
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
reklamlar bitti
bölümün bu kadar geç gelmesinin en büyük sebebi smut olması çünkü yazamadım gerçekten amım bozulmuş olabilir
başlamadan önce önceki bölümü okursanız daha iyi olur ama size kalmış
-----------------------------------------
(...)
Karina'da kucağına oturmamı beklemiyordu büyük ihtimalle ve büyümüş gözbebekleriyle beni izliyordu. "biraz ana mı odaklansak." demiştim bu seferde.
fakat o benim bu halime gülümsemekle yetinmiş, ardından da ellerini yavaşça kalçama yerleştirmişti.
artan ten teması ve birbirine kenetlenmiş gözlerimizle, altımda kalan bu soluk tenli bedene bakakalmıştım. adeta beni daha da etkisi altına almıştı. Karina güzeldi, Karina çekiciydi ve en önemlisi Karina'yı seviyordum.
evet, elleri yavaşça belimde gezinirken en azından içimden bile olsa onu sevdiğimi söyleyebilecek duruma gelmiştim. belki hala dışımdan söylemeye kendimi hazır hissetmiyor olabilirdim ama her zaman elimden geldiğince göstermeye çalışıyordum.
hatta şu anda bile bakışlarımla göstermeye çalışıyordum bir yandan. küçüklüğümden beri sevgimi göstermekte iyi olmadığımdandı büyük ihtimalle bu özelliğim. çünkü her zaman kelimelerle gösteremediğim sevgiyi bu şekilde dışa vurmaya çalışıyordum.
onun soluk yüzüne vuran hafif loş ışık ise içimde hissettiğim kıpırtıyı daha da arttırıyordu. saatlerce bakabileceğim kadar güzeldi Karina. saatlerce sohbet edebileceğim kadar eğlenceliydi. ve en önemlisi ben o saatleri onunla geçirmek istiyordum.
fakat, belimde gezinmeye devam eden parmaklarına ve içimdeki dürtülere inat kollarımı yavaşça boynuna dolamış ve çenemi omzuna yaslamıştım.
yumuşak sarılışımla onu tekrar şaşırttığımı hissedebiliyordum. belimde yuvarlak çizen parmakları bir kaç saniyeliğine durduğunda ve sarılmama geciken karşılığından bunu anlayabilmiştim.
belki şu an sevgi dolu bir sarılışın zamanı değildi fakat sarılıvermiştim işte ve o da büyük ihtimalle hissetmişti sevgiye, ilgiye olan açlığımı. birden sıkılaşan kollarından bunu, yani beni sarmalamaya çalıştığını hissediyordum.
bir süre daha sarılmamızın ardındansa boynuma çarpan nefesi iyice yaklaşmış ve yavaşça dişlerini boynumda hissetmiştim. fakat tam dişleri hafifçe derime gireceği sırada geri çekilmişti benden.
dudakları yavaşça kulak hizama ilerlerken bu sefer nefeslerini kulağımın yanında hissedebiliyordum. "küçük sevgi gösterilerin cezanı hafifletmeyecek." cümlesiyle yan yan gülümsemiş ve yanağıma küçük bir öpücük bırakmıştı. -bu kızda bi' sadistlik var kesinlikle-
