!Bu kitapda küfür kullanılmıştır!
"Sarp ben." Dedi oğlan hafif bir züppelik ve sırıtışla.
Kız rahatça gülümsedi. "Doğa."
Sarp kızı şöyle bir süzdü. Doğa kıkırdadı.
"İyi bari, dikkatin kolay dağılıyor."
Çocuk histerik bir gülüş attı.
"Dikkatiğim dağ...
O gün böylelikle tüm kirli çamaşırlar dökülmüştü. Tabii Oğulcan'ın Lidya'dan hoşlandığını öğrenen Sarp'a alay malzemesi çıkmıştı ve bu hikayede yanan büyük bir kısım Oğulcan olmuştu.
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Şimdiki zaman, Ataman Koleji'nin bahçesi.-
Sarp motordan uzaklaşarak kaskını tutan Doğa'nın yanına geldi. 'Düş önüme' dercesine kafasını sağa yatırdı. Doğa ise göz devirmekle yetindi.
"Eee, yeni okulun için heyecanlı mısın?" Sarp bunu Doğa'ya bakmadan söylemişti.
"Yaa ne demezsin, birazdan kalbim içerde Mahmut Tuncerle halay başı kavgası yapacak." Sarp kızın dediğine güldü. Ardından gülerek konuşmaya devam etti.
"Emin ol çok güzel, çok candan arkadaşların olacaktır, bak teminatını veriyorum sana bunun." Kız, çocuğun söylediğinin altındaki ironiyi fark ettiğinde güldü. "Hayırlısı canım, hayırlısı..."
İkisi de birbirlerine bakmıyor, bir ajan gibi ileriye doğru yürüyorlardı. Öğlen arası olduğu için çoğu öğrenci dışarıdaydı ve onlara bakıyordu. İkisi de bunu fark etmişti ama yürümeye devam ettiler. Doğa neden baktıklarını pak pek anlamasa da Sarp gayet biliyor gözüktüğü için 'vardır bi' bildiği' diyerek fazla sallamamıştı. Okula girdiklerinde onları iki kız karşılamıştı. Kızlardan biri Doğa'nın o yarışta, Ömer'in yanında gördüğü Sarp'ın kardeşi Yasmin denilen kız hemen Sarp'a koştu.
"Abi nerdesin ya?! Sen yine mi kavga ettin?!"
Yasmin'in gözü Doğa'ya ilişti. Doğa'nın anlamdıramadığı bir bakıştan sonra kızın yanına geldi. "Selam, ben Yasmin." Doğa içinden 'Yasmin ne amk, bari Yasemin falan koysaydınız' dese de, yüzüne samimi bir gülüş takınarak kıza karşılık verdi. "Doğa, memnun oldum." Baya güzel kızdı. Yasmin adlı kızın yanında bir kız daha vardı. Geniş yüzlü, düz uzun saçlı ve esmerdi. Buradaki herkes böyle güzel miydi? Özel kadro falan mı seçiyorlardı bura için?
Doğa etarfı şöyle bir inceledi. Hâliyle ilk geldiğinde göz gezdirmeye pek fırsatı olmamıştı. Filmlerde görüdüğü normal o 'kolej' kolejiydi.
"E hâlâ siz sınıfa çıkmadınız mı?" Ömer yorulduğunu gözler önüne serercesine nefes nefese yanlarına geldi.
"Yok çıktık, git bak istersen ben sınıfta mıyım?" dedi Doğa bilmişçe. Komik bile değildi ama bilmiş bilmiş konuşmak hoşuna gidiyordu.
Ömer güldü ve kızın kafasına hafifçe vurdu. Doğa da acımış gibi yüz buruşturup tam o da oğlanın kafasına vuracakken karşısında bir silüet görmesiyle eli havada kaldı. Karşısındaki kız ona gülümsemişti ama ardındaki samimiyetsizliği üç yaşındaki çocuk görse anlardı.
