Düşlerim zifiri karanlık

6 1 0
                                    


bölüm şarkısı: düşlerim zifiri karanlık

Var olma sancılarımın bir kenara atılması kanaatinde olsam da yataktan kalkmak istemiyordum. 18 yaşıma geri dönmek ve yaşananlardan sonsuza kadar kaçmak istiyordum. Yaptığım korkunç hataları geri almak istiyordum mesela. Şuursuzca kahkahalar atmak istiyordum. Bu hissi hiç yaşamamıştım sonuçta. İçimde her zaman hissettiğim tedirginlikler, huzursuzluklar... Yine de yaptığım korkunç hatalardan meydana gelen o kusursuz yüzü son nefesimi verdiğim ana kadar görmek istiyordum. Bu kadar iğrenç bir hatadan nasıl onun kadar kusursuz bir sonuç çıktı anlamış olmasam da bu yataktan kalkma sebebim de yine o olmaya devam ediyordu.

"Anne!"

Melodik sesinin tepkimesi olan gülümsememle başımı sağa çevirip saate baktım. Yataktan işe geç kalma gerekçesiyle fırlamayı uzun süre önce bıraksam da okula gitmesi gereken bir cüce besliyordum evde. Okula gitmek istemediğinde genelde sabah söylediği ilk şey 'anne' olurdu. Gidecekse sessizce kalkıp hazırlanırdı. Bu huyu kesinlikle bana benziyordu ve onu her sabah sessizce hazırlanırken izlemek hayatta zevk aldığım nadir şeylerdendi. Küçük Karahan ailemizde uykudan uyanmak üç günahtan biri sayılırdı çünkü.

"Efendim oğlum?"

"Senin kendi işinin sahibi olman haksızlık. Benim de kendime ait okulum olsa ben de gitmezdim."

Beş yaşındaki bi cüceye göre fazla sitemkardı. Yine de bu haline gülümsemeden edemedim.

"Sana bir soru." Baş ucumda dikilen cücemi koltuk altlarından kavrayıp kendime doğru çektim ve başını göğsüme dayadım. Buklelerinin burnumu gıdıklaması kokusunu ciğerlerimin en ücra köşesine kadar çekmeme engel değildi.

"Okul müdürünüz her gün okula geliyor mu?" Neden sormuş olduğumu anlayacak ki sessiz kalıp bir tutam saçım ile oynamaya devam etti. Yenilgiyle üzerimden kalkacaktı ki sırtından bastırıp onu engelledim.

"Ama zorla güzellik olmaz değil mi?" Nereye varacağımı görmek için bekledi.

"Bugünki toplantılarımı iptal edebilirim senin için. Birlikte dışarı çıkabiliriz hem. Ne dersin?"

Bir anda yüzünü bana döndüğünde gördüğüm bembeyaz dişler tam da annesinin oğlu tadında bir görseldi.

"Hazılan o halde. Kahvaltıyı dışarıda yapalım." Daha fazla mutlu olamazmış gibi yüzünde büyük bir memnuniyetle odasına doğru yol aldı.

Bu hayattaki en büyük şansım Ati'nin babasını aramayışı oldu. 5 yaşındaki bir çocuğa göre bazen fazla olgun bulsam da bu durumdan hiç şikayetçi olamadım. Öyle akıllara kazınan bir evlilik hayatım olmadı. Dışarıda işim varken nikah dairesine uğrayıp imza atıp çıkmıştık. Bunlar benim için önemsiz şeylerdi. Önemli olan tek şey Atilla oldu. Zaten evlendiğim adam da kaşına ve gözüne aldanıp onunla evlenmediğimi biliyordu.

Hayatta önemli kararlarımı her zaman ani aldım. Ne kadar düşünürsem o kadar emin olamaz ve o kadar da hataya düşerdim. Evlilik de bu kararlardan biri oldu. Hata mıydı? Evet. Ama pişman mıyım? Hayır. Yapılması gerekiyormuş ve yapmışım. Eski eşim de zaten akıbetimizin ne olacağını az çok kestirdiği için çocuk konusunda da ortaya düşmedi. Bu da hayattaki diğer şansımdı sanırım. Pek belli olmasa da tek eşliliği hep benimsemişimdir. Bu bahsettiğim kuma falan değil tabi ki. Kaçıncı yüzyıldayız?

Ben hayatta herkesin sadece bir kere aşık olduğuna inanırım. Sevebiliriz. Birçok erkeği yada kadını ama aşık olmak? Oldukça fazla his gerektiren bi fiil. Çok yorar, yıpratır ama tadına doyamayacağınız bir his bırakır geride. Her yeni biriyle tanıştığımızda sıradaki kişinin yeni aşkımız olacağını düşünürüz. Peki hangisi gerçek? Bir önceki mi yoksa gelecekteki mi? Belki de şuanki. Ben tek kurşunluk hakkımı çok kolay şekilde anlayabilmiştim. Önceden yaşadığım ilişkilerde hissiz, hevessiz ve şövalye edasıyla hazırda bekliyordum kalkanımla. Kimse belli bir seviyeden sonra yaklaşamaz, dokunamaz ve yorum yapamazdı. O insanlar kötü diye mi böyleydim? Hayır. Ben böyleydim. Hatta bir zamanlar bırakın çevremi annemin her fırsatta "sen kimseyi sevemezsin" nidaları kulaklarımda yankılanırdı. Açıkçası buna içten içe inanmıştım. Sonuçta o benim annemdi ve ben kendimi tanımazken onun beni tanıyabileceğine inanmıştım.

UnforgetableHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin