17. BÖLÜM

27 3 0
                                    

İyi okumalar

Leya'dan

Ne ankatıcaksan anlat artık

Sis, "o" ölmedi, sana kurulan bi tuzağa tıpış tıpış gittin

Ne demek ölmedi dalga mı geçiyosun sen.

Sis, içeriye girdiğin anda aldığın solukların hepsi zehirli bir gazdı bilinç altında ne düşünüyosan onu gördün.

Çakır.. çakır bana kaç senedir takıntılıydı neden yapsın bunu.

Sis, leya sana senelerdir kurulan tuzağı görmüyorsun çakır neden ailenle tanıştığın gün evini bassın.

Peki anlatıcakların bu kadar mı.

Sis, daha fazla soru sormanı bekliyordum.

Soruma bi cevap alamadım.

Sıkıntıkı bir nefes aldı ve oturduğu yerde dikleşip kollarını masaya koydu.

Sis, "o" elimde ona istediğin herşeyi yapabilirsin ama bi şartla.

Nedir.

Sis, bi süre ailen ve baykurtgilden uzak durman ve burda kalman şartıyla.

Kabul.

Sis, çabuk kabulleniyorsun leya bana hemen güvenmenin sebebi nedir.

O gözlerinden kim olduğunu anlamicağımı mı sandın.

Tek kaşını kaldırdı ve nedir der gibi vana bakmaya başladı.

Pars Karakurt namıdeğer sis, Pusat karahan namıdeğer fırtına ve son olarakta Savaş karasoy namıdeğer duman.

Duman, bismillahirrahmanirrahim kadın müneccin çıktı amk.

Fırtına, bu sefer katılıyorum adam gözlerimizden tanıdı.

Sis, sadece gözlerimizden tanıdığına eminmisin.

Fırtınayı sağ elinin üstündeki "s" şeklindeki damarlarından, dumanı sol kolundaki izden tanıdım senide gözlerinden.

Duman, oha kolumda benim ne izim var.

Fırtına  Dumanın ensesine bi tane geçirdikten sonra"salak geçen hafta kelebekle oynarken kestin ya "dedi.

Duman, haaaaa.

Ne zaman" onun" yanına gidicez.

Sis ayağa kalkınca hepimiz kalktık ne ara söz dinler oldum ben ya

Adamı görünce süt dökmüş kediye döndün amk sus

Bu sefer haklısın

Ben her zaman haklıyım da sen gmrmezden geliyosun

Fırtına, abi ayılmış.

Duman, keşke uyanmasaydı ya leya çok güzel uyandı-

Sözünü kesen Parsın Savaşın omzuna elini koymasıydı.

Fırtına, sus kardeşim az sonra seni yerlerden toplayacaz.

Duman, ne dedim ben şimdi  alt tarafı yen-

Bu seferde Parsın Savaşın omzuna koyduğu elini sıkmasıydı.

Bunlar böyle zevzek zevzek konuşmaya devam ederken biz çoktan paslı bi kapının önüne gelmiştik.

Pars bana dönüp "ilk sen girmek istermisin" dedi.

Yüzlerine bile bakmadan kapını önüne gelip kapı kokunu tutmamla açmam bir oldu. Bütün depo kapı gıcırtısıyla yankılanmıştı.

Duman, hass..  Ya bi yavaş be kızım bizimkide can be kadın daha girmeden işgence ediyo.

Fırtına, çok eğlenicez.

Duman, b.. Eğlenicez bizimde burda canımızı almasa bari.

Onların boş konuşmalarını dinlemek istemiyordum.

Hala ayağımda siyah stilettolar vardı. Kapı gıcırtısı bitmiş şimdide topuklularımın yankısı dolanıyordu bütün depoda.

Duruşumu dikleştirdim ve kendimden emin adımlarla karşımdaki bi nebzede olsa baygın olan adama yaklaşıyordum.

Duman, kadında asalaet beni benden alıyo abi, daha yeni bi tır dolusu adam dövmedimi bu kadın.

Sis, onun için 3 dakika oturmak bile yeter.

Fırtına, çok eğlenicezzz.

Ben karşımdaki adamdan 1 metre ilerdeki işgence aletlerine bakıyordum ama bişey eksikti.

Arkama dönüp "ingiliz anahtarı yokmu" diye sordum.

Duman ve Fırtına birbirlerine şaşkın bi şekilde bakarken Sis bana sinsi bi bakış atıp sağ tarafı gösterdi.

Sağ tarafa baktığımda bi adamın elinde ingiliz anahtarı duruyordu.

Fırtına, kadın her zamn en sona bıraktığı işgenceyi ilk başta yapacak.

Duman, acaba söktükten sonra geri dikicekmi.

Fırtına, yapar onuda yapar bu deli.

Deli de oldum amk iyi mi onlara göz devirip adamın elindeki ingiliz anahtarını aldım.

Önce bana deli dediği için Pusatın yanına gitmeyi düşünsemde ilk Savaşa gidicektim.

Yavaş adımlarla Savaşın yanıma ilerleyip karşısında durdum.

Savaş, bismillahirrahmanirrahim

Ne korktun amk her zman adamlara kök söktüren Duman nerde.

Kendini övdüğüm için duruşunu dikleştirip boğazını temizledi.

Duman, ne korkucam be.

İyi o zaman seç bakalım.

İşaret ve orta parmağımı kaldırıp birini seçmeseni istedim.

Biraz tedirgin olsada orta parmağımı seçti.

Bi yanında duran Fırtınanın önüne geçtiğimde "kaldırmana gerek yok orta parmak" dedi.

Onlarda biraz geride olan Parsın yanına gittiğimde.

İki parmağımıda kaldırdım gözlerimin içine bakıp sinsi bir gülüşle baş parmağımı seçti.

Arkamı dönüp "onun" yanına gitmeye başladım.

Duman, bari seçtiklerimizin ne olduğunu söyleseydin.

Olduğum yerde durup onlara döndüm.

Ortaparmağımı gösterip "tırnaklarını sökmek" dedim.

Baş parmağımı gösterip" dişlerini sökmek "dedim.

Ve tekrar arkamı dönüo" ona " yaklaşmaya başladım.

Duman, Allahtan ikimizde tırnağı seçmişiz bu adamın hemen ölmesini istemem.

Fırtına, diştende ölmez ama fazla canı yanar.

Diğer bölümde görüşmek üzere ☺️

Matmazel MafyamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin