Ruby telefon ışığını açar
Ruby: J-James o-orda
James: Ne?
Ruby: Küvetin içindeki siyah poşete bak
James: Bu buda ne böyle?
Ruby: İçini açmalımıyız iğrenç kokuyor
James: Ben açarım
Kapı açılır
X: AA demek geldiniz şey size anahtarı ki verdi ve neden ışıksız ve iğrençde kokuyor
Ruby: Nasıl yani siz buranın sahibi misiniz
X: Evet
Ruby: O o zaman o kimdi
James:.....
X: Hey bu da ne böyle neler olmuş burada ve bu poşet n ne
Ruby: Bilmiyoruz daha yeni geldik burada bir adam vardı ve sahibini o sanmıştık bize de bu anahtarı verdi
James: R Rub-
Ruby: Ne v- C-ceset
X: Ne ceset mi!
James: Sanırım bizim gitme vaktimiz geldi
Ruby: Evet evet görüşürüz hadi gidelim
Arabaya binerler
X: Hey durun Bi s-
s*!@h sesi
Ruby James'e sarılır
Ruby: James arabayı sür
Benzinliğe giderler
Ruby: James az önce ne oldu
James: Acilen bir yere gitmemiz gerek
Ruby: James senin ailen nerde?
James: O-onlar
Ruby: James?
James: Babam beni evlatlıktan reddetdi
Ruby: P-peki
Bir süre konuşmazlar
James: Hadi kalk ben biryer biliyorum
Bir apartmana gelirler
James: İşte
Ruby: Şey bura nere
James: Bir tanıdığın evi diyelim
Ruby: Söyler misin neden daha önce gelmedik!?
James: Kendisi biraz... garip biri hadi gel
James kapıyı çalar
Rodney: Kimsin
James: Benim
Kapı açılır
Rodney: James! Iııı şey bu kim?
James: Rodney bu Ruby, Ruby bu Rodney
Ruby: Tanıştığıma memnun oldum
Rodney Ruby'yi baştan aşağı süzer
Rodney: Bende
James: Pekala şey girelim mi?
Rodney: Buyrun
İçeri geçerler
Rodney: Söyle bakalım James hangi rüzgar attı seni buraya