serendipity | Tokyo Revengers

4

Yanımdaki cam apartman kapısına baktığımda Mike öylece koşup gitti. Bütün gerginliğim geçerken gözlerimi kapattım ve burnumdan derin bir nefes aldım.

Kazutora ağzını elimden çekti "konuş bakalım küçük Ryuguji, bu eleman kim?" Dedi sakince. "Kazutora-kun, bu geceyi senin evinde geçirebilir miyim?" Dedim alakasız bir şekilde.

Mike ile karşılaşmış olmasam asla böyle bir şey sormazdım. Ama yaşamak istiyordum, en azından bir süre daha. Neyse ki tanıdığım bir yüz ile karşılaşmıştım.

Kazutora şaşkınlıkla bana baktığını görünce açıklama yapma gereği duydum "farkındaysan kar yağıyor, nasıl dışarıda kalmamı bekliyorsun?" Dedim cam kapıyı göstererek.

"Sen sokakta mı kalıyorsun?" "Bilmiyormuş gibi yapma!" "Hayır, gerçekten bilmiyordum" dediği şey ile gözlerimle süzdüm onu. Draken'in akrabası olduğumu öğrenince illaki beni araştırmışlardır. Ryuguji Kasumi beş parasızın teki! Amerikada burs ile okuyor. Japonya'da nerede kalmasını bekliyorlar ki?

"Neyse ne! Evini bana açacak mısın? Hızlı cevap ver, ona göre siktir olup uyuyacak bir yer bulacağım" dedim. Bir süre düşündükten sonra "senin gibi küçük bir kızın sokakta kalmasına izin verecek kadar merhametsiz değilim" dedi ve yürümeye başladı. "Aramızda 1 yaş var!" Dedim arkasından yürürken.

2. Katta uzun kolidorun sonunda bir dairesi vardı. Kapıyı açarken "biraz dağınık olabilir, kusura bakma" dedi. Yıllardır sokakta kalıyorum, sence dağınık olması sikimde mi? "Emin ol daha kötülerini görmüşümdür"

2+1 güzel bir evdi. Salonundaki büyük camlar bütün şehri görmeyi sağlıyordu. O ceketini çıkarırken ben de ayakta bekliyordum "evin güzelmiş" dedim etrafı incelerken. Kendini L koltuğa atarken "otursana?" Dedi.

Yanına oturunca bana döndü "şimdi benim soruma cevap ver, kaçtığın adam kimdi?" Ona tabiki de mafya işlerini anlatamazdım. Kendisi de benzer işlerle uğraşıyor olsa da kendi planıma kimseyi dahil edemezdim.

"Eski bir tanıdık işte. Aramız fazla iyi değil. Konuşmak istemediğim için kaçmam gerekti. Takıntılının teki. Yanlış anlama sevgili falan değildik. Hep kavga ederdik o kadar" dedim kısaca. Yalan da söylememiştim hem.

"Senin de ne çok düşmanın var be!" Dedi gülerken. "Gerçekten say say bitmez" dedim ona eşlik ederek. "Draken'i nasıl kendine düşman ettin bilmiyorum ama helal olsun! Kaç yıllık arkadaşım ilk defa onu bu kadar sinirli gördüm!" Dedi gülmeye devam ederken.

Gülüşüm bir anda yok oldu. Hassas olduğum bir konuydu. Kazutora ne söylediğini fark edince hızla ciddileşti "özür dilerim. Bir anda ağzıma geleni söyledim" "sorun değil, sonuçta haklısın" dedim burkuk bir gülümsemeyle.

Çantamdan sigara paketini çıkardım. Cebimde olması gereken çakmağı bulamayınca Kazutora'ya döndüm. "Çakmak var mı?" Elini hızla cebine attı. Uzattığı çakmağı alırken ona bir dal sigara uzattım.

Sessiz ama rahatsız edici olmayan bir ortam oluştu. İkimiz de sadece sigaraya odaklanmıştık. Sıcak bir yerde olduğum için mutluydum.

Kapının çalması ile Kazutora'ya baktım. "Birini beklemiyordum" dedi kapıya bakarken. Siktir, yoksa Mike mı bulmuştu bizi? Kazutora kapıya doğru giderken hızla sırt çantamı açtım.