Önemli Not: Uzun bir süredir yoktum ve kitaba devam etmiyordum. Çünkü CH fandomu öldü, aynı şekilde benim bu fandom üzerindeki yazarlığım da. Fakat onca kitaptan sonra bu fandom için, güzel de bir konu bulmuşken son bir kitap yazmaya karar verdim bu yüzden bu kitaba devam ediyorum (olabildiği kadar). Biliyorum bunu defalarca söyledim fakat bu sefer gerçekten de devam etmeye çalışacağım, yani kitabın devamını merak edenler varsa eğer yüksek ihtimalle yazacağım.
Kitapla Alakalı Hatırlatmalar: Rusmer/Ria olarak geçen (eskiden daha çok Rusmer ismini kullanırdım fakat şu an ağırlıklı olarak Ria'yı kullanacağım) karakter benim kendi karakterlerimden bir tanesi ve countryhumans karakterleriyle uzaktan yakından alakası yok. Kendisi sadece kitaptaki karakterlerin arkadaşı olan, hikayeye etkisi olan fakat CH karakteri olmayan bir karakter.
İleriki bölümlerde karşımıza arada sırada çıkacak olan Finn karakteri ise CH'deki Finlandiya değil, yine benim kendi karakterlerimden bir tanesidir. Finlandiya'dan bahsedilecek olursa eğer tüm ismi geçecek. Fakat onun dışında bahsedilen 'Finn' karakteri o değil.
Hatırlamayanlar İçin Önceki Bölümlerin Özeti: Ame, gittiği bir barda herkesin bayılması üzerine panikler ve sarhoş olduğu için hayal gördüğünü düşünür. Ria ve Türkiye'den onu bardan gelip almasını ister ve o gece için Türk'ün evine giderler. O gece o barda olan Rusya ise Ame'yle uzun süredir bir aşk itirafı yüzünden araları açık olmasına rağmen onunla aynı şeyi gördüğünü düşündüğü için onunla konuşmak ister. Ve en sonunda aynı şeyi gördüklerini anlarlar ve bu olayı beraber çözmeye karar verirler. Ertesi günse Ame, bir süre önce ayrıldığı fakat hala daha arkadaş olarak görüştüğü Çin ile buluşmaya gitmek için Meksika'dan onu bırakmasını ister...
(detaylar için önceki bölümlere geri dönebilirsiniz)
DEVAM EDİYOR...
Telefonuma sarılıp rehberden Çin'i bulmaya çalışıyordum. Buluşacağımız yere benden önce gitmişti ve her seferinde geç kalan olmak sinirimi bozmaya başlamıştı. Neden her seferinde daha geç gelenin ben olduğumu anlatmama gerek yok herhalde..
Buluşmayı planladığımız yer şehirdeki bütün mağazaların ve AVM'lerin göbeğiydi, bu yüzden her taraf çok kalabalıktı. Böyle yerlerde buluşmayı sevmemin tek sebebi meydandaki yemeklerin daha güzel olmasıydı..Bir yandan bunları düşünüp diğer yandan da Çin'i rehberden bulmaya çalışırken o benden önce daştı.
"Alo ? Neredesin ?"
"Saat 3 yönü, 20 metre önünde."
"Beni şu anda görüyor musun ?"
"Fazlasıyla net."
Çin'in tarif ettiği yöne doğru gitmeye başladım. Karşıdan karşıya geçtikten sonra ilk olarak onu görmüştüm zaten. Hızlı adımlarla yanına gittim. Tarzını her zaman garip bulmuşumdur fakat bugünki havası ilk defa ona bir şeyler katmıştı. Saçlarına ve cildine bakım yapmış gibi duruyordu. Üzerinde turuncunun sıcak-koyu tonlarında ince bir gömlek ve altına çift renkli koyu yırtık bir pantolon giymişti. Ve Tanrım, hayatında ilk defa aksesuar takıyordu galiba. Sağ elinde bir kaç tane işlemeli yüzük ve iki kolunda da canlı renklerden oluşan bileklikler vardı.
"Hayatında ilk defa bir şeye benzeme çabanı neye borçluyuz acaba ?" dedim onu görür görmez kendimi tutamayarak, kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum.
![](https://img.wattpad.com/cover/332029096-288-k463280.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CONTROL // RusAme { AU CountryHumans }
Ficção AdolescenteGittiği bir barda gecenin sonlarına doğru kendisi hariç oradaki herkesin teker teker bayıldığını gören Amerika'nın kabusları o günden itibaren başlar. Başına gelen bu olayın onun peşini bırakmaması düşüncesi onu korkutmaya başlamıştır ki, birkaç ay...