teacher's pet

çarşamba

Koskoca bir günü Minho hocayla göz göze gelmekten kaçınarak geçirmiştim.
Bugün 2 ders ingilizce olmasına rağmen Minho Hoca ne renk giymişti deseniz cevap veremezdim. İngilizce
Dersinu de çöp kutusuna bakarak dinledim.

Şimdi son dersin bitmesine 5 dakika vardı hayatımda ilk kez bir ders bitmesin istiyordum
Tabi benim isteklerim hiç gerçekleşir mi
Hayır
Bana 2 saniye gibi gelen süre bittiğinde o korku filmlerinden fırlamış ses duyuldu

"Ders bitti çocuklar çıkabilirsiniz."

Felix'in servisine yetişmesi için hızlı olması gerekiyordu ama yine de hemencecik kulağıma fısıldadı.

"İyi şanslar ve gotu kolla"

Gülerek kaçtığında sınıftan öğretmen de dahil herkes çıkmıştı ben ise yavaş hareketlerle çantamı topluyordum.

Biraz orda oyalalanmak için ayakkabı bağcığımı başlıyormuş gibi yaptım ama ayağa kalktığımda kapıda dikilip beni bekleyen bir Minho Hoca görmeyi beklemiyordum.

"Han gitmiyor muyuz?Niye oyalanıyorsun."

"Yok hocam gidiyoruz da ben ayrı ayrı gideriz diye düşünmüştüm."

"Gideceğimiz yer aynı ve bu yağmurda nasıl yürümeyi planlıyorsun."

Kafamı çevirip pencereye baktım gerçekten de sağanak yağmur vardı.Bu havada yürüsem yürüyen bir su damlasına dönüşürdüm.

Kapıdan çıkan Minho hocanın arkasından onu takip ederken park ettiği siyah ve pahalı olduğu belli olan lüks siyah arabasının yanında durdu
Arabanın anahtarı ile arabayı açıp parmağıyla sürücü koltuğunun yanındaki ön koltuğu işaret etti bu oraya otur anlamına geliyordu

Hadi ama arkaya otursam olmaz mıydı

Kendi de yerleştiğinde araba harekete geçti

25 dakika yolumuz vardı ilk 5 dakika kimse konuşmamış olduğundan dolayı bu ölüm sessizliğini sonlandırmak için bir soru sordum

"Hocam en sevdiğiniz renk siyah mı?"

"Evet çok mu belli?"

Çok soğuk bir ses ile söyledi bunu

"Birazcık"

Yeniden sessizlik oldu aradan 5-6 dakika geçtikten sonra bu sefer o bir soru sordu.

"Gözlerime göre kitap okuyorsun peki en sevdiğin kitap hangisi?"

Kabalık olmasın diye sorduğu belliydi sesinden soğukluk akıyordu

"Akhilleusun Sarkisi ya da zalim prens serisi olabilir."

"Ay yok vazgeçtim dördüncü kanat."

"Yok yok olağanüstü bir gece"

"Cam şato da olabilir"

"Ben karar veremiyorum galiba aslında okuduğum çok fazla güzel kitap var seçmek zor oluyor."

Bu halime gülüp kafasını direksiyona çevirdi.

"Ben de bilim kurgu ve japon klasikleri okurum."

Uzun bir sessizlik oldu ve araba durdu

Evime vardığımızda evde babam olmadığı için kapıyı ben açtım.

Şimdi terlik mi vermem gerekiyordu yoksa öyle girin demem mi

"Ayakkabınızı çıkarmayın hocam öyle girin."

"Yok olmaz öyle sonra annen falan kızar."

Yani babama dayanamayıp beni bırakan bir annem olsa kızardı