(*Aile tanıtımı*)
Emira yöksel
-22 yaşında
-Doktor
-mavi en sevdiği renk
-müzik dinlemeyi çok seviyorFırat yöksel
-27 yaşında
-Eşi ve kızı için canını verir
-ilk çocuk
-1. AbiEsma yöksel
-26 yaşında
-Fıratın eşi
-Bi kızı var
-YengeGül yöksel
-3 yaşında
-Fırat ve esma'nın kızı
-Evin en küçüğü
-YigenTarık yöksel
-26 yaşında
-Oyun şirketi var
-2.AbiUfuk yöksel
-25 yaşında
-Biraz konuşkan ve neşeli
-Avukat
-3.AbiOzan Yöksel
-21 yaşında
-mimarlık okuyor
-Çok duygusal
-Erkek kardeşFigen yöksel
-19 yaşında
-Egoist
-Evin yılanı
- Kız kardeşBaran yöksel
-65 yaşında
- Büyük babaFatih yöksel
-47 yaşında
-BabaAsalet yöksel
-45 yaşında
-Anne( Arkadaşlar Bu aile tablosu yöksel ailesine aittir. Yıldırım ailesinin ki önümüzdeki bölümlerde tanıtılacaktır.)
Bazen insan ne yaşadığını anlayamaz ya ışte tam o noktada ölmeyi diler.
Bu hayatta kanatsız kelebek gibiyim herkes gibi uçtuğunu zannediyorum Ama gidebildiğim tek yer başladığım yer.
Bazen bir rüyanın gerçek olmasına isteriz ta ki o rüyanın kabusu olduğunu anlayana kadar. Biz de Bazı insanların rüyalarını yaşıyoruz ama başkasının hayatını rüya ediniyoruz.Ben bu hayata çok iyi bir aile ile geldim çok iyi dediğime bakmayın siz sadece maddi anlamda iyi yoksa Manevi anlamda yoksun bir aileyiz o kadar ki Birbirimizin yüzüne bakmak bile istemiyoruz bazen. Sadece aile adında birleşmiş aynı soy ismi Taşıyan yabancı insanlar gibi. Ben bir aşiret kızıyım.Bir aşiretini bahtsız kölesiyim. Hani şu herkesin hayali olan aşiret ama çokça erkeklerin hayali olan Neden biliyor musunuz bir aşirette Erkeksen söz dinletirsin ama bir kızsan sadece söz dinlersin buna mahkumsun çünkü ve ben Yöksel aşiretinin mahkumuyum.
Uyandım kabus görmüşüm gibi. Elimi yüzümü yıkadım kıyafetlerim için dolabıma gittim siyah bir elbise seçtim elbisemi alıp banyoya gittim. Ne zaman kendini kötü hissettim duş alırım. Banyodan çıktım saçlarımı taradım ve aşağıya indim. İnmem le asalet hanımın bağırması bir oldu.''figen git emira'yı uyandır.'' Hemen ardından cevap verdim ''uyandım daye'' dedim dememle cevap geldi ''Uyanmasaydın Emira biz odana servis yapardık'' ben bu kadının beni her gün böyle aşağlamasından bıktım.
Aslında bu iyi olanı daha beterleri de var. Asalet hanımın sözüne kulak asmayarak mutfağa girdim. Seher abla ve diğer kızlar kahvaltı hazırlamışlardı. Bana pek bir iş kalmamıştı. Sofrayı avluya serdim, kahvaltılıkları getirdim. Büyük babam, Babam, ve Tarık abim aşağıya indiler. Sofraya geçtiler, mutfağa girdim. Bizim kahvaltıyı kızlar mutfağı hazırlamıştı. Sofraya oturdum kahvaltımı yaptım.
Ardından avludaki sofrayı kaldırdım mutfağa getirdim bulaşıkları Seher abla ile birlikte bulaşıkları yıkadık. Bu arada kızlar da evi toplamışlardı , avluya çıktım avluyu yıkadım. Tarık abimin sesi geldi''arabayla bi tura nedersin'' havalara uçtum Çünkü araba sürmek en büyük hayalimdi ve abim sayesinde öğrenmiştim. Hemen gidip sarıldım.''olmaz demem valla'' dedim.
Tarık abim tebessüm etti tam kapıdan çıkıyorduk ki. Figen'in bağırma sesi geldi''abi ben ben ne olucam, beni de bekle '' onu bekledik . Aslında ben pek gelmesini istemiyordum, çünkü her geldiğinde benim araba kullanmama izin vermiyor ve kendisine öğretmesi için Tarık abiye baskılı uyguluyordu.
Ben sürücü koltuğuna geçtim. Çiftliğe yol aldık. Bir süre çiftlikte oyalandıktan sonra geri dönmemiz gerekiyordu Figen ''arabayı ben kullanabilir miyim lütfen'' deyince Abim onu kıramadı ve Figen'e izin verdi. Figen sürücü koltuğuna oturdu arabayı çalıştırdı tam eve varmak üzereyken bir anda önümüze biri çıktı. Figen direksiyonu kırdı. Duvara çarptık.
Sizce sonra ne oldu?
Emira'yı beğendiniz mi?İnstegram hesabım =Miyarana21
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALP ACISI
General FictionMerhaba arkadaşlar bu hikaye bir bağırış bir kızın çığlıklardır. kişi isimleri ve mekan kurgudur Bu hikayeyi yazma sebebim herkesin farklı düşüncelere sahip olabileceği ve bu düşüncelerini çok rahatlıkla yansıtabilmesi Yani kısaca kendini net bir ş...