Dışarıdan gelannn sesler yüzünden uyandım. Tam pencerenin önüne geldiğimde bir el silah ateşlendi ürktüm tamamen aşağı indim. Herkes avludaydı ama tarık abim yoktu. Zaten dün geldiğimden beri onu hiç görmedim figen bir ara gelip beni sormuştu. Ona tarık abimi sorduğumda şirkette olduğunu söylemişti.Karşımdakiler beni fark bile etmediler mevzu neydi ki onlara doğru gittim ayağımın ağrısıyla. Duyduklarıma yıkıldım.
"Ne saçmalıyorsunuz siz, ne evlenmesi " beni yeni fark ettiler ama artık çoktan iş işten geçmişti. Karşımdaki kadın hafif bir sırıttı sonra kafasıyla beni işaret edip " Artık her şeyi anlatma vakti geldi. Boran ağa " dedi
"Ne oluyor burda, baba ne saçmalıyor bu kadın, ne anlatması ne gizliyorsunuz benden!!" Babamdan cevap gelmedi. Asalet hanım yanıtladı " Herşeyi tarık abim yaptı, hesabı bizden değil abinden soracaksın " Bu kadının her lafı bana batıyordu sanki bile isteye canımı sıkiyodu. Bi insanın annaesi evlatları arasında ayrım yaparmıydı. Sırf azar işitsin dayak yesin diye çabalar mıydı. Asalet hanım her şeyi yapmıştı. Elimde olsa ona anne bile demem çünkü haketmiyordu. Ama Babam ve Büyük babam yüzünden söylemek zorundayım.
Karşımdaki kadın alay barındıran bir sesle" Boran ağa siz torununuza gerekli açıklamayı yapın Biz yarın gelinimizi almaya geliriz malum 3 ay bekledik'' dedi ve bizi o kargaşaya bırakıp gitti. "Ne diyo bu kadın ,ne üç ayı .Biri olanları anlatacakmı."
Aralarındaki sessizliği Boran Ağa bozdu. '' Fatih kızına her şeyi açıkla eğer kabul etmezse Tarık abisinin öldürülmesi gerektiğini de söyle"dedi ve gitti. Dedem beni hiç sevmezdi zaten hastanedeki tavrı Benim de garibime gitmişti.
-Rojda yıldırımın anlatımıyla
'' az kaldı emira gerçeği öğreneceksin '' arabama yöneldim şimdi buradan gitmem gerekiyordu ama tekrar gelecektim. Arabadayken oğlumu geri gelmeye nasıl ikna edeceğimi düşünmeden edemedim. Yıldırım konağının önünde araba durdu. İndim düşünceliydim diye hiç kimseye takılmadan odama çıktım.
Telefonumu aldın mı oğluma mesaj attım aldığım cevapla mutlu oldum. Evdeki çalışanlara hazırlıkların tamamlanmasını Ayaz Yıldırım'ın geleceğini Her şeyin dört dörtlük olması gerektiğini söyledim.
Akşam üzeri Herkes evde toplanmış Ama kimsenin Ayaz'ın geleceğinden haberi yok Rojhat Ağa avlu'daki sedirde oturuyordu yanına gittim düşünceliydi. ''Ne bu halin, nedir seni bu kadar düşündüren rojhat '' kafasını kaldırdı Sanki beni yeni fark etmiş gibiydi biraz durdu sonra cevap verdi ''Rojda Sence Ayaz'ı buraya kandırarak getirmek çok mu doğru.'' Aldığım cevap da Şok'a uğradım resmen
Rojhat gerçeği Biliyor muydu Ayaz'la konuşmuş muydu? '' Ayaz'ın ne tepki vereceğini hiç düşünmedin mi, ya kabul etmezse o zaman ne yapacaksın kızının ölmesine izin mi vericeksin '' dedi. Rojhatın bilmediği çok şey vardı ayaz zaten kabul edicekti.
'' Bi hoş buldun yokmu ''Ayaz gelmişti . ''Hoş gelmişsen oğul ''dedi rojhat ayaz el öptürüp babasına sarıldı. Bana döndü ben yüz çevirdim. Ayaz sarıldı ''Annem hala baba kızgınsın '' başımı olumsuz anlamda salladım ''ee oğluna hoş geldin yokmu '' döndüm daha fazla kırgın kalamadı mı oğluma '' hoş gelmişsin ayaz'ım '' dedim elimi öptü '' ber hudar ol oğlum ''
Arin zılgıt çekip ev kapısında '' Abim geldi , ayaz abim geldi '' ve koşup ayaza sarıldı. Arininsesini duyan herkes avluda soluğu aldı .
_Emira'nın anlatımıyla
"Ne oluyo dedim cevap vericekmisin baba" " babanın anlatacağı falan yok istersen ben sana söyleyeyim sen o kazadan sonra 3 ay komada kaldın Emira " dedi asalet "Neee" " Evet o kazadan herkes Sağ Salim çıkmışken sen 3 ay kalmadan kaldın ve sonra sanki senin Koma haberin yetmezmiş gibi Tarık abin Yıldırımların kızını kaçırdı"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALP ACISI
General FictionMerhaba arkadaşlar bu hikaye bir bağırış bir kızın çığlıklardır. kişi isimleri ve mekan kurgudur Bu hikayeyi yazma sebebim herkesin farklı düşüncelere sahip olabileceği ve bu düşüncelerini çok rahatlıkla yansıtabilmesi Yani kısaca kendini net bir ş...