𝑩𝒂𝒅 𝑻𝒊𝒎𝒊𝒏𝒈 | Gojo Satoru x Fem!reader x Toji fushiguro

☆ Chapter 14

☆Değişim Etkinliğinden Bir Saat Önce☆

Bugün o gün. Değişim etkinliği bu öğleden sonra gerçekleşiyor. Buna hazırlanmak iki hafta cehennem gibi geçti.

Yapılacak o kadar çok şey vardı ki, Gojo zamanımın neredeyse yarısını yan görevlerle harcıyor olmasına rağmen, birinci ve ikinci sınıftaki
eğitimleri saymıyorum bile, dikkat
etmem gerekiyordu.

"Geç kaldın!" Satoru benim durduğum
yere ulaştığında ona bağırdım.
Gidip diğerlerine katılabilelim diye neredeyse kırk beş dakikadır onu bekliyorum.

"Evet, biliyorsun ki Itadori'yi yanımda
getirmek zorunda kaldım." Bana hatırlattı. Bunu tamamen unutmuşum.
"Ah! Nasıl gitti?"
Onu çok özlediklerini ve aslında yalan
olan ölümüne üzüldüklerini biliyordum.
Antrenman sırasında ondan bahsettiklerinde kendimi gerçekten suçlu hissettim ve sanki Gojo'nun arkalarından ne planladığını
bilmiyormuşum gibi normal davranmak
zorunda kaldım.

"Şey... pek iyi değil."
"Umarım bundan sonra kıçını tekmelerler, hadi gidelim, Yaga yakında küfretmeye başlayacak." dedim ve hareket edebilmesi için koluna uzanıp onu çektim.

Daha sonra yürümeye başladık ve izleme odasına doğru ilerledik.
Tuhaf bir şekilde Gojo'yla son zamanlarda oldukça iyi anlaşıyorduk. Birlikte sürekli çalışmamız sayesinde günümün %80'i onunla geçiyordu.

İster bir görev olsun, ister bir eğitim
oturumu olsun, ister sadece onunla okul
dışında bir şeyler yapmak için yapılan
bir gezinti olsun. Ve söylemeliyim ki, tavrı çok daha iyi hale geldi, ya da belki ben buna alıştım? Hangisi olursa olsun, biraz daha çabalarsa iyi bir insan olabileceğini düşünüyorum.

Ruh halim de iyiydi. Kendimi
meşgul etmem ve işime odaklanmamla
ilgili bir şey, gerçekten de tüm
endişeli düşüncelerimi dışlamamı ve uzaklaştırmamı sağladı. Sigara içmem bile en aza indirildi. Eskiden bir paketi iki günde bitiriyordum, şimdi bir paketi bir hafta saklayabilirim!

Yine de aklımın bir köşesinde hâlâ dırdır eden bir şeyin, sürekli uzaklaştırdığım ve sakladığım bir şeyin olduğunu hissetmekten kendimi alamadım.
Bununla başa çıkmaktan korktuğum söylenemez.

Ama bunun sadece olacağını biliyordum Bununla başa çıkmaktan korktuğum söylenemez. Ama eğer biraz
düşünürsem, bunun ancak şu anda sahip olduğum şeyle, tadını çıkardığım tüm bu geçici mutlulukla çatışmaya başlayacağını biliyordum.

Bununla başa çıkmaya hazır değilim çünkü dürüst olmak gerekirse bununla nasıl başa çıkacağımı bilmiyorum!
Gojo'yla olan durumum, ona olan
kırgınlığım ve onun ne kadar
iyi bir insan olduğunu görünce artık
ona karşı yumuşamaya başlamam...

Bunu düşünmeye hazır değilim.
Salonun kapısına vardık ve tam
tokmağı çevirmek üzereydim ki Gojo'nun eli beni durdurdu, parmakları nazikçe sağ bileğimi sardı. Ona baktım ve o da bana bakıyordu.

"İyi misin?"
"Her zaman sessiz olduğunu
biliyorum ama şu anda çok sessizsin...
bir şey mi yaptım?" diye sordu.
Dudaklarım gülümsemekten kendini alamadı, sonra başımı salladım.
"Hayır, sadece gerginim ve belki de o veletler için endişeleniyorum.." dedim onu ​​ikna etmeye çalışarak.

Zihinsel olarak başımı kendime doğru
sallayarak, zihnimin düşüncelerle başka yere gitmesine izin verdiğimde gardımı bıraktığımı biliyorum ve Gojo bunu her zaman anlıyor.

Yüz hatlarımın değişmesi ve hatta sessizliğim bile her zaman sıkıntılı düşüncelerimi hissediyor.
Ve gerçekten onu bunun için alkışlıyorum çünkü o etraftayken hiçbir şey elinden kaçamaz.