in your eyes 0.1

20 2 0
                                    

Bu kitaptaki tüm ütopyalar hayal ürünüdür.

    Izzie
        "New York Üniversitesi'nin Doğa Kulübüne hoşgeldiniz!!" kızın cırtlak sesi kulaklarımı tırmalarken sıkıntı ile etrafımda benim gibi sıkılan var mı diye bakınmaya başladım. Aynı benim gibi sıkılan bir kız ile göz göze gelince tek olmadığıma sevinmiştim. En az 1 tane kulübe katılmanın zorunlu olduğunu öğrenince asla bir şey yapmayacağımızı düşünerek doğa kulübünü seçmiştim. Seçmeseydim keşke. Şu an sırtımızda sırt çantaları ile dünyanın bile unuttuğu bir ormanda hiking yapacaktık.  Şu an yurt odamda şarkı eşliğinde kitap okuyor olabilirdim. Izzie Miller sen tam bir salaksın. Neden kitap kulübünü seçmedin ki? Derin bir nefes alıp kulüp başkanı olan kızın konuşmasına geri döndüm. "Fazla kişi olduğumuz için 5 kişilik gruplarla ayrı ayrı hiking yapacağız. Size vereceğimiz haritalarda ortak buluşma noktasına ilk ulaşana ödül var."dediğinde şaşırmıştım. Yarışma gibiydi neredeyse. İşte bu beni heyecanlandırmıştı.  Kız elindeki listeye bakıp isimleri söylemeye başladı "Ellen,Christina,Daisy,Fred ve Luke" her ismi söylenen kızın yanına gitmişti hepsinin eline bir harita verilerek diğer kulüp üyeleri onları ormanın farklı bir girişine yönlendirdi. "Rain,Jay,Chris,Theodore ve Isobel" ismimi duyduğum an en arkadan öne kıza doğru yürüdüm. Kızın elinden haritayı alırken "Izzie,Isobel'i kullanmıyorum." dedim kız bana en sahte gülümsemesini gösterdi ve diğer kulüp üyesi hemen yanımıza geldi. Gruptaki kişilere baktığımda benim dışımda bir kız daha vardı ve bu daha demin göz göze geldiğim kızdı. Ona gülümseyip elimdeki haritaya baktım.
          Kulüp üyesi olan çocuk "Gelin benimle." diyerek önden yürümeye başladı. Onu takip ederken arada bir elimdeki haritayı çözmeyi çalışıyordum. Harita bilgim pek yoktu ama pusula ile gayet rahat çözülebilir bir haritaydı. Adının Rain olduğunu düşündüğüm kız yanıma geldi ve gülümseyerek "Selam!! Ben Rain, Rain Spencer. Sen de sanırım Isobel'sin? Yani Jay,Chris ya da Theodore olmayacağına göre?" soru sorarcasına söylediklerine gülüp "Evet Isobel ama Izzie'yi kullanıyorum." dedim gülerek. Kulüp üyesi olan çocuk bizi ormanın bir diğer girişine getirince konuşmaya başladı "Evet gençler sizin girişiniz burası. Girişin adı 2.Giriş."dediğinde kıkırdayarak Rain'in kulağına yaklaşarak "Fazla yaratıcı bir giriş adı olmuş."dediğimde Rain gülmeye başladı. Bu kızla çok iyi anlaşacağıma eminim. Çocuk konuşmaya devam ederken belli başlı uyarılarını dinlemiş diğer dediklerine pek kulak asmamıştım dürüst olmak gerekirse.  Çocuk yanımızdan ayrılınca grupta adlarının Jay,Chris ve Theodore olduğunu bildiğim kişilerle baş başa kalmıştık. Aralarında uzun boylu olan gözlüklü, koyu kumral olan çocuk konuşmaya başladı "Önce tanışsak iyi olur sanırım. Ben Theodore ama Ted derseniz daha mutlu olurum."dediğinde Rain "Izzie ve Ted sizin bu isimleriniz ve kısaltmalarla derdiniz ne?"dedi gülerek ikimiz de aynı anda olana bakarak "İsmimi sevmiyorum."dedik ve aynı anda dediğimiz için birbirimize bakıp gülümsedik. Gruptaki diğer çocuklardan esmer ve cidden yakışıklı olan çocuk "Ben de Jay, hoş beni tanıyor olabilirsiniz. Tüm üniversite beni tanıyor."dedi göğsünü kabartarak. Demek bu çocuk fazla egolu bir manyaktı. Hepimiz hayır diyip onun tüm havasını söndürdükten sonra geriye kalan çocuk ki sanırım adı Chris oluyordu en son o da kendini tanıttığında Rain aşırı enerjik bir şekilde "Ben de Rain! Tanışma faslımız bittiyse hızlıca şu ortak buluşma noktasına ulaşalım derim!"dedi ve haritayı kendi gözüne sokarak yakından incelemeye başladı. Bu kızın enerjisi beni korkutmaya başlamıştı. Jay benim yanıma gelip "Güzellik sen kendini tanıtmadın."dediğinde ona en sahte gülümsememi gönderip "Izzie."dedim sadece ve elimdeki haritaya bakmaya başladım. Adı Ted olan çocuk "Hadi başlayalım,sanırım şu tarafa gideceğiz."diyerek sağ tarafı gösterdi. Hepimiz onu takip etmeye başladık. İstemsizce o çocuğu dinlemek daha mantıklı geliyordu. Sanırım zeki biriydi. Yürümeye devam ederken Rain yanıma yaklaşıp konuşmaya başladı "Ee biraz anlatsana kendini."dedi ve benden bir cevap bekledi. Ona gülümseyip konuşmaya başladım "Ben Izzie Miller. 21 yaşındayım, sinema ve televizyon bölümündeyim peki ya sen?"dedim. Rain aşırı neşeli bir sesle "Adımı biliyorsun zaten, ben de 21 yaşındayım ve okul öncesi bölümündeyim."dedi ve gerçekten bu enerji ile çocuklarla anlaşabilecek bir karaktere sahip olması beni pek de şaşırtmamıştı açıkçası.

        Aradan geçen 1 saatin ardından biraz mola vermiştik. Herkes olduğundan daha hızlı bir şekilde kaynaşmıştı. Hepimiz gülerek muhabbet ederken birinin sesini algılamayınca o tarafa döndüm. Tahmin ettiğim gibi Ted konuşmayıp haritayı yere sermiş üstüne de pusulasını koymuş moladan sonra hangi yoldan gideceğimizi hesaplıyordu. Oturduğum yerden kalkıp onun yanına gittim ve oturdum. Yanına geldiğimi farkedince bana yer açmak adına biraz yana doğru kaymıştı, daha rahat oturunca ona "Ne yapıyorsun?"diye sanki anlamamışcasına sorumu yönelttim. Bana eliyle haritayı göstererek "Şurda bir hata var sanırım. Karşımızdaki yol haritada yok."dedi ve karşıya baktı. Onun baktığı yer bakıp ardından elindeki haritaya baktım ve ona "Emin misin?"diye sorduğumda kafasıyla onayladı. Ayağa kalkıp "E neden o taraftan gitmiyoruz? Belki bir kestirme olduğu için haritada yoktur."dedim ve üstüme yapışan toprak parçalarını silkeledim. Ted de benim gibi ayaklarında gruptakiler bize baktı ve içlerinden Chris "Molayı bitirdik mi? Ne çabuk?"dedi ayağa kalkarken. Jay de Rain'in elinden tutup kaldırdı ve Ted konuşmaya başladı "Şu karşımızdaki yol haritada gözükmüyor ve Izzie belki o yolun bir kestirme olabileceğini düşündü. Oraya bakmak istedik."diyerek durumu açıkladı. Herkes bizi onaylayınca oraya doğru yürümeye başladık. Ted en önden yürürken Rain yine yanıma yanaşıp "Ted ve sen yani siz daha önceden tanışmıyorsunuz değil mi?"dedi sırıtarak. "Hayır ilk defa bugün burda tanıştık, nasıl seninle tanıştıysam."dedim ve sırt çantamın kenarındaki suyumu çıkarıp suyumu içtim. Rain yüzündeki koca sırıtışla "Peki öyle olsun."dedi ve Jay'in yanına gitti. Ted birden durunca hepimiz birbirimizin sırtına çarpmıştık. Chris "Ted ne oluyor?"diye sorduğunda Ted "Pusulamda bir sıkıntı var,siz de kendi pusulalarınızı kontrol eder misiniz?"dediğinde cebimdeki pusulayı çıkartıp baktım. Pusulanın iğnesi deli gibi dönüyordu ve asla yön göstermiyordu. Ben bir şey demeden Jay "Benimkinin iğnesi deli gibi dönüyor."dedi ve hepimiz onu onayladık. Rain "Telefondan konumumuza bakıcam bir saniye."dedi ve arka cebinden telefonunu çıkardı. Ama telefonu çalışmıyordu. Rain "Full şarjı olan telefonum kapanmış bu bir şaka olmalı. Kamera şakası filan mı bu?"diyerek etrafına bakındı. Ben de kendi telefonumu çıkarıp batığımda benimkinin de aynı durumda olduğunu farkettim. Ted "Geri dönelim bence."dedi ve tekrar bizim önümüze geçti. Onu takip ederken arkadan gelen bir çığlık ile hepimiz endişe ile arkamıza döndük. Rain bir ağacın köküne takılıp yere düşmüştü. Hemen onun yanına koşarak onu ayağa kaldırmaya çalıştım. Rain benden destek alarak ayağa kalktı ama ayağının üstüne basınca küçük bir çığlık daha koparmıştı.Ona "Noldu? Neyin var?"diye sorduğumda Rain acı içinde "Sanırım ayağımı burktum."dedi bir yandan da ayak bileğini tutarken. Chris yanımıza gelip "Ben tıp öğrencisiyim, gel seni bir oturtalım da bileğine bir bakayım."dedi ve onu birden kucağına alıp solumuzda kalan büyük gövdeli ağacın dibine oturttu. Rain sırtını ayağın gövdesine dayamasıyla birden gözümüzün önü bembeyaz olmuştu. Neler oluyordu?

Bölüm hakkındaki düşünceler neler? Gelin yorumlarda tartışalım :)))

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 25, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

IN YOUR EYESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin