Neden böyleydi insanlar neden bu kadar acımazısdı. Bu kadar acımasız olunca ellerine ne geçiyordu. Neden beni duymadılar neden şehrin içinde yankılanan çığlıklarımı duymazdan geldiler. Belki herşey daha güzel olabilirdi... Ben öyle batmıştımki öyle dipteyimki ne yapacağımı bilmiyordum ama buna rağmen hala ayakta dimdik duruyordum. Bir savaş veriyorum bu dünyadan pislikleri silmek için. Savaşımı sonuna kadar yerine de getirecektim. Babam neden sevmedi bizi neden acımadı bize ablam, annem onlar... Hayır şuanda bunları düşünmenin zamanı değildi birazdan yeni göreve gidecektim. Bazen şaşırıyordum aradan 6 yıl geçmesine rağmen orada geçirdiğim bir saniyeyi bile unutamıyorum. Şuan hala yaşıyorsam o pislikleri öldürmek için... "Bora daha ne kadar daldı" diye soran nazın sesiyle bu düşüncelerden sıyrıldım. Daren ve doranın hararetli tartışmasını duymayacak kadar dalmıştım düşüncelere. "Daha var" diye cevapladı bora, ardından derin bir nefes verdi ."Biliyorsunuz bugün beşimizin birlikte katıldığı son görev bundan sonra yıllardır başımızda olan ama hala tanımadığımız ajanlarla çalışacağız"direksiyonu daha sıkı kavradı. Birbirimizden ayrılmak istemiyorduk ama mecburduk onlara göre . Bilmedikleri birşey vardı bize eğer bu görevi bitirirsek yanlarına alacaklarını söylediler. Yani görev işe yaramazsa tekrar bir araya gelebilirdik. Kimse veya hiçbir güç bizi birbirimizden ayıramazdı. "Görevimiz salih beylik şerefsizi biliyorsunuz " bilmez miydim uyuşturucu satan pisliği tekiydi ayrıca karısını yüzlerce defa aldatmıştı. Amacımız gerekli bilgilere ulaşıp onu tutuklatmaktı. Bu yüzden bu akşam onun doğum gününe farklı kılıklarda gidiyorduk. Ama ben planı bozacağım. İlk defa bir görevde başarısız olacaktık. Benim yüzünden... "Geldik" diye mırıldandım. Arabaya vilanın arka tarafına park etikten sonra hepimiz indik. Daren yine Oflamayı başlamıştı. "Neden görevlerde ben ve saye eş oluyoruz neden ben bora olamıyoruz" bu söylediğine hem güldüm hem alındım. "Neden ben çok mu çirkinim " dedim hafif alıngan bir sesle. "Hayır saye sen çok güzelsin ama benim ilgimi bora çekiyor" yine darenin saçma konuşmalarına girdik. Naz ve bora yılardır birbirine aşıktılar ama ikisi de birbirine itiraf etmiyordu. Darende bu yüzden böyle saçma şeyler yapıyordu. Ama naz borayı bir erkekten kıskanmazdı hele daren gibi daren gibi bir erkekten asla. "Of senin bu saçmalıklarını dinlemiyeceğim" diyen bora oldukça tedirgin diye normalde böyle cümleler kurduğu için saatlerce darenin peşine verirdi. Hazır olduğumuzda ilk önce bora ve naz beş dakika ardından ben ve daren ve en sonunda Dora içeriye girdi. Yavaş yavaş masalara yerleştiğimizde gözlerim salih beyliği aradı etrafı taramaya başladığımda onu gördüm yanında eşi vardı ve bir adam daha vardı. Adamın sırtı bana bana dönüktü yüzünü göremiyorum. Aslında görmek için pek çabaladığım söylenemezdi kimse kimdi beni ilgilendirmezdi. Planımı devreye sokmak için ona doğru yürümeye başladım ama yanındaki adanmın yüzü ortaya çıktığında adımlamayı bıraktım. Olduğum yerde dikilmeye başladım. Bu oydu benden hayatımı çalan o adamdı. Kabuslarımın sahibi olan o adamdı. 6 yıldır onu hiç görmemiştim ama bugün yine gördüm. Mert Mirzanlı beni babamdan satın alan şerefsiz. Ellerim ve ayaklarımın titremesine sebep olan o adam. Onu görmüş olmanın verdiği korkudan titremeye başladım aklıma onunla olan zamanlar gelince başım dönmeye başladı. Yaşlar gözlerimden dışarıya firar etti. Gözlerim kararmaya başlayınca son gördüğüm onun iğrenç yüzüydü.
❤❤❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dipsiz Aşk
Romance"Ben sana 6 yıldır aşığım hergün yanındaydım bir kere ya bir kere beni görmedin şimdi eğer gidersen biter aşkım da sevgim de biter" biter mi hayır kaybetmek istemiyorum hayır eğer yazgıyı da kaybedersem bir daha kalkamazdım "Silersen sil ben her şey...