Babamın evden çıkışı ile odama geri döndüm. Kaç aydan sonra eve gelmişti. Fazlasıyla mutlu olmuştum. Gerçekten unutmadığını sandım.. doğum günümü hatırlıyor sandım.
Oysa o, karısının sevdiği tabloyu almak için gelmiş. Kimin umrunda ki? Dolabımı açtım ve akşam ki randevum için elbise seçtim.
İzana bana akşam üstü beşte hazır olmamı söylemişti. Önce ikimiz zaman geçireceğiz daha sonra ise eve diğerlerinin yanına gideceğiz.
Saate baktığımda daha 3 olduğunu gördüm. Bol bol vaktim var. Havlumu götürdüm ve banyoya girdim.
Yarım saat sonra banyodan çıktım ve hazırlanmaya başladım. İlk önce saçlarımı kuruladım, düzleştirdim, elbisemi giyindim ve makyaj yaptım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saat 5 olduğu zaman çantamı götürdüm ve aşağı indim. Wakasa kapıda durmuş gülümseyerek bana bakıyordu.
Wakasa: Kimin kardeşi be. İyi ki doğmuşsun he.
"Teşekkürler"
Wakasa bana ceketimi giyindirdi ve kafamdan öptü.
Wakasa: Erken yaşlanan çocuk seni üzerse ara.
"1 yılda nasıl üzmediyse şimdi de üzmez abicim"
Wakasa: Sus bakayım. Neyse iyi eğlenceler.
Gülümsedim ve evden çıktım. İzana evin karşısında bir araba ile durmuştu.
İzana: Güzel bir kızın doğum günü olduğunu duydum da.
Güldüm ve yanına gidip dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım.
"Bu araba kimin?"
İzana: Bir arkadaşın. Neyse hadi buyrun, güzel hanımefendi.
İzana kapıyı açtığı zaman güldüm ve önde oturdum. İzana sürücü koltuğuna oturdu ve gaza bastı. Ordan burdan konuşarak sahil kenarına gelmiştik.
Etrafa baktığımda bir masa vardı. Masanın yanında güller vardı. Hatta güller ile aynı boyda yıldızlar vardı.
"Burası çok güzel"
İzana: Burası yıldızlarla dolu ama hiç biri senin kadar parlak değil. İyi ki doğdun yıldızım.
İzana yaklaşıp dudağıma küçük bir öpücük kondurdu. Elimden tuttu ve masaya doğru gitmeye başladık.
. . .
2 saat oturduktan sonra İzana bana hediyesini verdi ve ikimiz kalktı. Bu 2 saat dünyamın en güzel 2 saati olmuştu.
Eve vardığımız zaman ben içeri girdim, İzana ise arabayı park etmeye gitti. İçeri girdiğim zaman herkesin burada olduğunu anlamıştım.
İlk önce abimlerin oturduğu odaya girdim. Bizden büyük oldukları için baş başa takılıyordular.
