Yine günleden pazartesi ve okuldayız. Birinci ders bitti. Şu an teneffüs. İkinci ders beden ve dersimiz boş. O yüzden rahat rahat geziniyoruz koridorda. Buraklayım şu an. Bir birimize komik espiriler yapıyoruz. O yapıyor ben gülüyorum, ben yapıyorum o gülüyor. Ara bir şakasına vuruyorum da koluna. Bir anda ikimiz de ikimizin omzuna sarkan elle irkildik. Bu Emre'ydi. Emre:
"Naber gençler? Neye gülüyorsunuz bu kadar?"
Ben:
"Hani geçen ders Oğuz sırada araba sürüyor gibi yapıyordu ya. Sonra sıradan düştü. Çok komik bir şekilde düşmüştü artı Burak ta onun taklidini yaparken gerçekten düşünce çok gülmüştük. Onu hatırlattı bizde gülüyoruz yarım saattir Fskfkajjdj"
Emre de kahkaha atmaya başladı. Onun kahkahasına bizde patladık. Sonra zil çaldı. Tabi bize zil koymadı çünkü ders beden ve boş. Lise 2-yiz diye bize beden dersi okulun bahçesinde oluyor. Tabi Burak'la ben de bu duruma seviniyoruz. Çünkü rahatça konuşa bilicez. Ama tek sorun Emre'nin Lise 3 olması. O yüzden o yanımızda olmıycak. Neyse biz zaten teneffüste yine birlikte olcaz :)
Bizim sınıf yine qrup yada ikili halinde bahçede oturub sohbet ediyorlar. Bazıları da basketbol oynuyordu. Neyse ben ve Burak bahçede olan bank'ın üzerinde oturuyorduk. Yine en sevdiğimiz şeyi, karşımızdan geçen çocukların sesinden komik bir şekilde konuşuyorduk. Güya o buna baktı bu ona baktı diye hepsini shipliyorduk. Bize okulun Shiporları diyorlardı. Bir çocuğun yanından dişi sinek bile geçse shipliyorduk çünkü. Ama laf aramızda bu güne kadar kimi shiplediysek bir kaç hafta sonra sevgili olduklarının skandalı yayılıyor tüm okulda. Bu da bizim gizli yeteneğimiz Skjskjskj.
Sonra yanımıza herzamanki gibi Can geldi. Sinirli bir şekilde kolumdan tutub beni çekiştire çekiştire götürmeye çalışıyordu. Bir anda Burak ayağa kaldı ve o da benim diyer kolumdan tuttu. Burağa baktığımda gözlerinden ateş fışkırıyor gibiydi. Çok sinirli görünüyordu.
Can:
"Bıraksana kızın kolunu" öyle bir bağırdı ki kulağım çınladı.
Burak:
"Sanane lan ister tutarım istersem tutmam."
Can:
"Nedenmiş o? Tapulu malın falan mı?"
Burak:
"Evet tapulu malım! var mı diyeceğin?
Can kolumu bırakıp Burağın yüzüne yumruk atdı. Burak da ona yumruk atınca kavga iyice büyüdü. Emre də koşarak yanımıza geldi. Ben hemen bağırarak:
"Emre yardım et" dedim. Emre gelir gelmez Can'a sert bir dayak atdı.
---------------------------------------------------------
🌹Bu günlük bu kadar canlarım. Kısa olduğunun farkındayım ama bu kadarını yetiştire bildim. Üzgünüm🫶🏻
