İnleten dokunuşlar...

3.4K 15 8
                                    

Penisini yağlarken akan yağlar, taşaklarına kadar gelmişti. Kadın, boşta olan eli ile alttan adamın taşaklarını, uzun ojeli tırnakları ile gıdıklayıp tırmalar gibi yapıyordu. Parmakları ile hissedecek şekilde nazikçe sıkıyor, taşakların yumuşak derisi içinde yumurtaların parmaklarının arasından kaydığını hissediyordu. Avucundaki penisi durmadan bir aşağı, bir yukarı okşuyor; bazen hafifçe hiç sıkmadan sadece penisin derisine dokunarak sıvazlıyor, bazen de parmaklarını iyice kapatıp sıkarak birkaç kez sertçe mıncıklıyordu.
Adamın sikiyle oynamaktan, onu hissetmekten dolayı mutluydu.

Sağ eli ile sürekli adamın taşaklarını okşarken, o bölgenin penise göre daha hassas olduğunu bildiğinden, adamın canını yakmadan hafifçe sıkıyor, iki yumurtayı da avucunda hissediyor, sonra bırakıp tekrar avuçluyordu. Adam kendisi ile böyle ilgilenilmesinden ve okşanmaktan çok mutluydu. Bulutlarda uçuyordu.

Taşaklarının altında anüse kadar uzanan penis uzantısını da okşamayı ihmal etmiyordu. Taşakları ile anüs arasında adeta bir penis daha varmış gibi sert olan o bölgeye dokunması da hoşuna gidiyordu. Parmaklarını adamın anüsüne dokundurarak orada bir iki dairesel hareketten sonra tekrar aynı yoldan yukarı taşaklarına doğru gidiyordu. Böyle yağlanmış halde ki bir penisi, kadın uzun uzun sıkılmadan okşayabilirdi.

(Nitekim bir gün loş ışıkta kanepede yan yana oturmuş romantik bir film izlerken, filmdeki sevişme sahnesinden etkilenen kadın, elini adamın şortundan içeri atarak, onun penisini yakalamış ve neredeyse film boyunca kadının ellerinde sertleşen penisi okşamış durmuştu. Elini oradan sadece bir iki kez şarap içmek için çekmiş, sonra sanki elini adamın omuzuna koyar gibi rahat ve pervasız bir şekilde tekrar adamın penisine koymuştu.

Elbette adam bu durumdan hiç şikâyet etmemiş, aksine kadın şarap içmek için elini çektiğinde tekrar elini oraya koyana kadar kendini yalnız ve huzursuz hissetmişti. Kadın elini tekrar şortun içine atıp erekte haldeki damarlı penise dokunur dokunmaz rahatlıyor, içinde sanki kelebekler uçuyor ve tüm damarlarına oksitosin şırınga etmişler gibi mutlu ve huzurlu hissediyordu.

O gece daha neler neler olmuştu, o da ayrı bir hikâyenin konusu)

Penisin yağdan parlayan başı ve gövdesi, sertliği, damarlı hali kadının da ağzının suyunu akıtmıştı. O yüzden yavaşça başını eğerek adamın portakal çiçeği aroması kokan penisine yaklaştı. Daha rahat bir pozisyon alarak dibinden avuçladığı penisin başını bir hamlede ağzının içine alıverdi. Aslında dibinden sıktığı için daha fazla şişen penis başını bir hamlede ağzına almak için daha önceden tecrübeli olduğu gibi dudaklarını iyice ayırmıştı.

Artık penisin o gergin ve pürüzsüz başı sıcacık dudakları arasında diline temas ediyordu. Eve girdiklerinden beri, bir iki defa kalçasında ve orgazm olduktan hemen sonra, amının dudaklarında sürtünme ile hissettiği sert penisi, gözleri ile gördüğü halde dokunamamış, şimdi ağzının içinde olması ile mutluluktan ve zevkten tüm vücudu karıncalanmıştı.

Artık doyasıya emip yalayabilirdi. Dudaklarının arasındaki sikin başına içerden diliyle dokunuyor, yağdan kayganlaşan pürüzsüz halini diliyle yalıyor, penisin altındaki o girintili yapıyı dilinin ucuyla yoklayıp sanki diliyle tüm sikinin başını beynine kazıyor gibi gezdiriyordu.

Seksi dudaklı kadın (her iki anlamda da), güzel gözleri ile adama bakarak, gırtlağına temas edene kadar kafasını adamın sikine doğru bastırıp, dudakları neredeyse adamın taşaklarına dokunacak kadar ağzına alarak ve adamla göz göze haldeyken küçük diline temas eden başından dolayı hafif bir şekilde öğürme ile tekrar ucuna doğru gelerek emerek dışarıya doğru çıkartıyordu.

Ballı DudaklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin