11. Bölüm

2.6K 318 58
                                    


Ron un esnemesiyle, Harry de esnemiş ardından da Hermione esnemişti.

"Ya yeter artık beynim sulandı! Ders, ders, ders! Yeter! Sanki profesör olucaz, bilim insanı olucaz sanki biz niye bu kadar çalışıyoruz?!"
Ron öfke ile bağırmıştı. Harry ise Ron un söylediklerini, başını sallayarak onaylıyordu. Aralıksız dört saat ders çalışmışlardı ve Ron artık isyan ediyordu.

"Ron şikayet etmeyi bırak! Alt tarafı matematik, fizik çalıştık! Niye bu kadar abartıyorsun?" Hermione de sinirle konuşunca bu sefer Harry isyan etme girişiminde bulundu. "Herm, bak konu matematik ve fizik çalışmamız değil, aralıksız dört saat çalışmamız! Beynim akıyor yemin ediyorum yeter ya!"

Hermione uzunca ofladı ve elindeki kitabı kapatınca Harry ve Ron da önündeki kitabı hızla kapattı. Ron ayağa kalkınca söylendi. "Sırtım tutulmuş anasını satayım!" Harry kıkırdadı ve yataktan kalkıp armut koltuklardan birine oturdu. Odasındaki en sevdiği eşyalardan birisi armut koltuktu.

"Harry, Malfoy ile tiyatro da eş seçilmişsin." Ron sırıtarak konuşunca Harry göz devirdi. "Maalesef, hoca illaki Malfoy ile ol diye tutturdu!" Hermione kıkırdadı ve kafasını Harry e çevirdi. "Kurdun bu durumdan memnun mu peki?"

Harry düşündü, kurdu Draco ile çok fazla inatlaşıyordu. Kendisi de seviyordu bunu ama kendisine yalan söylemek istemiyordu. Draco ile tiyatro da eş seçildiğinden beri kurdunun içinde garip bir heycan vardı. Hayır sadece kurdunun içinde heycan yoktu, gereksiz bir şekilde Harry de çok heycanlı hissediyordu.

Hermione, Harry in sessiz kalmasından anlamıştı. Ron ise elindeki kolası ile beraber Harry in ders çalışırken, oturduğu sandalyeye oturmuş, telefona bakıyordu. "Bu gösteride yakın bir temas olucak umarım biliyorsundur, son sahneyi okudum ve ikinizin dudakları birleşerek mutlu son olacağı yazıyordu." Harry in gözleri şok içinde açılırken Ron'un içeceği boğazında kalmış öksürüyordu.

"Ne! Hayır öyle bir şey olamaz! Nasıl olur, profesörler buna asla izin vermez?! Profesörleri bırak delta, Draco asla izin vermez?!" Harry çok içinde bağırdı. Ron da Hermione ye bakıyordu. Hermione omuz silkti. "Eğer delta bunu isterse profesörler son sahneye sevişme sahnesi bile ekler Harry. Profesörler bile deltanın yalakalığını yapıyor. Eğer delta istemezse sahneyi değiştirirler."

Harry kaşlarını çattı. Biliyordu profesörlerin ayrım yaptığını. Hermione ve Ron omega olduğu için nasıl zorbalığa uğradığına çok kez şahit olmuştu. Her seferinde Harry ikiliyi korumaya çalışmıştı ama Harry de beta olarak bilindiği için ona da zorbalık yapılmıştı. Profesörler omega ve beta türlerini görmezden geliyor, hatta bazen onlarda zorbalık yapıp laf sokabiliyordu. Alfalara ve baskın alfa türlerine biraz daha önem verirlerdi ama en çok deltaya. Okuldaki neredeyse herkes deltanın yalakalığını yapardı.

"Malfoy bunu istemez, yarın onla konuşacağım, benim profesör ile konuşmam bir işe yaramaz ama onun konuşması bir işe yarayabilir." Ron sırıttı. "Bence de konuşmalısın dostum, şahsen ben sahnede ikinizin öpüşmesini izlemek istemiyorum." Harry sinirle yanındaki yastığı Ron a fırlattı Hermione ve Ron gülerken Harry somurtuyordu.

Bu son sahne vita nın daha çok heyecanlanmasını ve mutlu olmasını sağlamıştı garip bir şekilde.

•••••••••

Harry okulun her tarafında Draco yu arıyordu. Normalde istemediği halde etrafında sürekli olarak gördüğü kişiyi, şuan bulamıyordu ve bu Harry'i sinirlendiriyordu.

Harry en sonunda Draco yu görmüştü. Pansy, Blaise ve Theo ile kantinde oturuyordu. Derin bir nefes aldı. İşi zordu Draco nun yanına gideceği anda diğerlerinin ona bakacağını biliyordu ve bu düşünce Harry için rahatsız ediciydi ama geri dönmeyecekti.

Harry, Draco nun olduğu yere doğru yürümeye başladı. "Malfoy." Draco kafasını arkasına çevirdi ve Harry in onun yanına geldiğini görünce tek kasını kaldırdı, bi an gerçek mi diye düşündü. Halbuki bu gün hiç kavga etmemişlerdi. Draco sırıttı.

"Malfoy seninle bir şey konuşmam lazım benimle gel." Kantindeki çoğu kişi onları izliyordu tabi bu Draco nun umrunda değildi ama Harry in umrundaydı. "Ne söyleyeceksen burda söyle Potter." Harry dişlerini sıktı ve derin bir nefes aldı. "Tiyatro da maalesef ki eş seçildik ya hani, son sahneyi okudun mu?"

Draco nun sırıtışı daha da büyüdü. "Elbette okudum Potter." Harry derin bir nefes aldı büyük ihtimalle profesörlerle konuşup sahneyi değiştirdiğini sandı. "Profesör ile konuşup sahneyi değiştirmesini söyledin mi?" Draco buz mavisi gözlerini Harry in yeşil gözlerine çevirdi. "Hayır söylemedim, söylemeyeceğim de."

Harry in gözleri şok içinde açıldı. Ne demek söylemedim, söylemeyeceğim? "Ne demek söylemeyeceğim?! Malfoy son sahneyi okuduğuna göre bunu sende istemezsin bende istemem! Git konuş profesörle değiştirsin sahneyi!"

Draco kahkaha attı. Harry'i böyle panik bir halde görmek çok komiğine gitmişti. "Eğer istemiyorsan, sen söyle sen konuş Potter." Harry derin bir iç çekti. "Beni dinlemeyeceklerini, umursamayacaklarını sende biliyorsun! Ek olarak katıldığımız etkinlik bize puan olarak geri dönüş yapacağı için kulüpten çıkamıyorumda! Senin sözünü dinleyeceklerini sende biliyorsun Malfoy konuş işte!"

Draco ayağa kalktı ve Harry'e yaklaştı. Aralarında fazla bir mesafe yoktu. Harry gözlerini yukarıya kaldırdı. Malum boy farkı, cüsse farkı vardı. "Sen kendin söyledin Potter. Profesörler bile beni umursuyor, beni dinliyor. İstersem olur istemezsem olmaz. Sen o son sahnede benimle öpüşmek istemiyorsun, benimde sana meraklı olduğum söylenemez ama birisinin sana haddini bildirmesi gerekiyor değil mi?"

Harry meydan okurcasına tek kaşını kaldırdı. İçindeki kurdu şuan kuduruyordu, sandalyeyi alıp Draco nun kafasına geçirmemek için kendini tutuyordu.

"Benim istediğim her şeyi yapabileceğimi öğreneceksin Potter, istesende istemesende. Belki o son sahne bu konuda sana yardımcı olur."

"Biliyor musun? Sikerim notu. Tiyatro kulübünden ayrılacağım. Seni öpeceğime sınıfta kalırım daha iyi." Draco kıkırdadı. "Ayrılacağını düşünmen komik Potter. Bunu engelleyemez miyim sanıyorsun? Ben deltayım sen ise bir beta. Kimin sözünü dinleyeceklerini sende biliyorsun."

Draco sırıtarak geri çekildiğinde Harry sinirle Draco nun üstüne yürüdü. Ta ki Cedric, Harry in belinden tutup geri çekeseye kadar. Draco ise arkasını dönmüş yürüyordu. "İstediğini herkese yaptırabileceğini mi sanıyorsun?! Delta olduğun için kendini herkesten üstün görüyorsun, zavallı nın tekisin! Senin türün o kadar zavallı ki, tarihte vitanın alfayı seçip delta ile beraber kendini öldürmesini rağmen bunu değiştirip, deltaya sunacak kadar zavallı bir türsün!"

Cedric ise Harry i susturmaya çalışıyordu. Harry, son sahne için sinirli değildi. Draco nun ona üstünlük taslamasına aşağı görmesine sinirliydi. Cedric Harry'i tutmaya çalışıyordu.

Bütün kantin susmuştu. Draco nun ise kanı donmuş kaşları çatılmıştı, yüzündeki damarlar boynuna kadar belli oluyordu. Kurdu ortaya çıkmak üzereydi. Bu laf çok zoruna gitmişti. Sinirle arkasına döndü ve Harry in yüzüne baktı.

My Vita (Drarry)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin