THE LOVE MENU: DANİLO & ALİCAN

1. Bölüm

Etleri yeteri kadar pişirdikten sonra tavasının altını kapattım. Kuşkonmazlarıda ince ince doğrayıp bir tabağa aldım.

"Alican! Bir dakika sonra sıra sende"

"Tamamdır!"

Son hazırlıklarımı tamamladım. Artık hazırdım.

"Alican sıra sende"

"Peki"

Oradaki görevli beni çağırması sonucu sakin adımlarla yürümeye başladım.

Önümdeki malzemeleri iten ellerim tir tır titriyordu çünkü ilk defa televizyon karşısına çıkacaktım.

Artık şeflerin karşısına gelmiştim. Heyecandan yüzlerine tam bakamamıştım.

Gelir gelmez Mehmet Şef,

"Evet, süren başladı"

Demesiyle malzemeleri tezgaha yerleştirmeye başladım.

Bütün şefler bana kendim hakkında bazı sorular soruyordu ancak özellikle Danilo Şef bana özel hayatım hakkında sorular soruyordu ve bu benim aklıma bir takım sorular getiriyordu.

Hadi canım! Bana karşı birşey hissedecek değil ya! O koskoca bir şef, ünlü ve masterchef jürisi; ben ise aşçı yamağından oluşan koca bir hiçim.

Soğukkanlı olmaya, ellerimin titremesini azaltmaya çalışıyordum ancak Danilo şefin yoğun bakışlarını yoğun bir şekilde üzerimde hissettiğim için heyecanımı ve heyecandan doğan panik duygusunu durduramıyordum.

"Ah!"

Kahretsin! Elimi kesmiştim.

Ben elimin acısı ile sızlanırken elimin üzerinde bir baskı hissedince başımı yavaşça kaldırıp elimin üzerindeki elin sahibini görmeye çalıştım.

DANİLO ŞEFTİ?!

Hızlı hızlı nefesler almaya başlamıştım. Kalbim sanki yerinden çıkacak gibiydi.

Danilo Şef sanki heyecanımı anlamışcasına yüzüme bakıp gülümseyince bende kalbimin çırpıntısını durdurmaya çalışarak gülümsedim.

Sanırım yavaş yavaş sakinleşiyordum.

Danilo Şef,

"Bu doktor nerde kaldı abijim ya!"

Sağlık ekipleri geldi ve kestiğim yeri sardılar.

Mehmet Şef,

"Buyur Alican, devam edebilirsin"

Tüm şeflere bir kez baktıktan sonra tam kafamı indirecektim ki Danilo Şefin elin acıyorsa devam etmeyebilirsin bakışlarına karşı başımı hazırım anlamında salladım.

Eti tekrar tavaya attım ve etin yanına üzerine koyacağım malzemeleride hazırladım.

Somer Şef gür bir sesle,

"Son 1 dakika!"

Demesiyle Danilo Şef Somer Şefin kolundan tutup,

"Şşt, tekrar dikkati dağılmasın"

Demesiyle yüzümde beliren o gülümsemeyi durduramadım.

Somer Şef Danilo Şefe,

"Yahu bak 30 saniye kalıyor birazdan, ben nasıl dikkatini dağıtmadan söyleyeceğim?"

Danilo Şef,

"Abijim sen bana bırak"

Bunun üzerine Danilo Şef bana doğru sakin bir sesle,

"Alican, 30 saniye kaldı"

"Tamamdır Şefim"

Son saniyelere giriyorduk. Eti tabağa almıştım ve kahretsin ki doğradığım kuşkonmazları nereye bıraktığımı bulamıyordum!

Danilo Şefin öksürüğü ile kafamı hızlıca kaldırdım ve başıyla sol tarafta duran kuşkonmazları göstermesiyle yüzümde oluşan gülümseme ile bir çırpıda kuşkonmazları aldım.

Mehmet Şef ve Somer Şef hep bir ağızdan,

"3! 2! 1!"

Son anda kuşkonmazlarıda koymuş ve tabağımı başarıyla çıkarmıştım.

"0!

Hemen ellerimi kaldırdım.