ruh aşkı

bilinmeyen gerçekler

arkamda hissetiğim ülperti bedenimin kaskatı olmasına yetmişti.
az önce yaşadıklarımın gerçekliğini kavrayamazken arkamdaki nin kim olduğunu anlamamak aptallık olurdu.

bedenim tir tir titrerken ağzımdan sadece

beni incitme çıkabilmişti aniden omuzlarımdan tutulup çevrilince kaskatı birbedene çarptım gözlerim kapalıyken onun soğuk nefesi yüzüme çarpıyordu
gözlerimi yavaşça araladığımda karşımdaki o acımasız dağ ayısını görmek beni şaşırtmamıştı doğrusu

o zifiri gözlerinde kendi karanlığımı görmem yutkunmama bile izin vermemişken bu yaşadığım saçma sapan olaylardan nasıl kurtulmayı umuyorum anlayamıyorum.

beni kendi düşüncelerimden uyandıran savaşın birden bire arkasında beliren Kara deliğe benzeyen portalın herşeyi içine çekmesi oldu.

portal etrafımızdaki herşeyi acımasızca içine çekerken aniden savaşa yapıştım
portalın rengi değişmeye başlayınca kulağıma tıslama seslerine benzer sesler gelmeye başladı.

birebir büyü sözleriydi etrafımızdaki herşey portala çekilirken savaş bir ağaca tutunmuş ve beni belimden sımsıkı tutuyordu. saçlarım havada uçuşurken aniden gök gürledi ve şiddetli bir sağanak yağmaya başladı

ben ne olduğunu alamazken kalbimin ağrısı üstüne eklenen bir diğer şeydi
gözlerim heryeri kırmızıgörmeye başladığında korkudan çığlık attım. savaş ne olduğuna bakmak için yüzüme baktığında dehşete kapıldı

sanki karşısında tanımadı biri varmış gibi bakıyordu. ve bu hali beni dahada
telaşlandırmaya yetmişti

ayaklarım birden yerden kesilince savaşın ellerinden kurtulmuş havada saçlarım havada uçuşmaya devam ederken. hatırladığım son şey savaşın

Afra

diye bağırması oldu

savaştan*

afrayı bulduğumda sırtı bana dönük bir şekildeydi yavaşça yanına yaklaştığımda bedeni kaskatı kesilmişti.

bu tepkisiz hali beni çılsırtırken omuzlarından tutup kendime çevirdim
gözlerini yavaşça araladığında sanki ben olduğumu görmek onu şaşırtmamış
gibiydi

onu bıraktığım yerde bulamıyınca kafayı yiyicektim neredeyse

bu kız neden söz dinlemez ki.

şok içinde baktığı tarafa bakmam şaşırmama sebep oldu .

arkamızda bir portalın açıldığını görmek onu korkutmuş olucak ki koluma sımsıkı sarıldı.

portal her saniye dahada güçlenir ken afrayı belinden sımsıkı tutup ağaca tutundum.

portalın rengi kırmızıya döndüğünde sanırım nereye açıldığını anlamıştım

vampir imparatorluğuna açıldığı çok bariz sanırım kraliçe kızının yokluğuna daha fazla dayanamamış.

afranın uçuşan saçları yüzüme gelirken bedeni kaskatı olmuştu birden çığlık atınca gerilip hemen omuzlarını çevirip yüzüne baktım.

ama yutkunamadım bile çünkü karşımda gözler kan kırmızısı yüzündeki ve boynundaki damarlar belirginleşmişti.

afra kollarımdan süzülürken ben şok olmuş derecede ona baka kalmıştım.
kolumu ağaçtan çekip ona doğru

Afra

diye bağırmak hiç bir işe yaramıyor du.

biranda boşluğma denk gelip tökezlemem boşluğa doğru çekilmemi sağladı
tam o anda
afrada havalandığı yerden düştüğü esnada onun da portala çekildiğini görmem

sanırım son gördüğüm şeydi.

Arkadaşlar nasılsınız umarım bölümü beğenmışsinizdir
oy ve yorum atarsanız emin olun beklediğiniz şeyleri okumayacaksınız

çok fantastik , romantik , heyecan verici şeyler okuyacaksınız

yeni bölümde görüşürüz canlarım