Aniden birisi bağırdı. Bağıran jis'ti sinir krizi geçiriyordu.
"Ne istiyorsun lan bizden sen ha naptık biz sana bıktım lan sizden köpeklerinide al siktir ol git buradan so-mun!"
"Ne diyosun lan s-"
"Noluyor burada?!"
Arkada biz yaklaşmakta olan bir hoca vardı. So-mun anında kişilik değiştirdi.
"Yok hocam bir şey sadece konuşmak için gelmiştik gidiyoruz biz şimdi"
So-mun köpeklerini alıp gitmişti. Yemin ediyorumki bu çocuk bipolar!
"Sorun yok dimi çocuklar?"
"Yok hocam yok"
"Tamam" dedi ve uzaklaşmaya başladı. Seungmin jis'e sarılmış sakinleştiryordu. Jeongin'e döneceğim sırada burada olmadığını fark ettim.
"Seungmin jeongin nerede?!"
"Senin yanıda değilmiydi?"
"Hayır gitmiş"
"Tamam sen git jeongin'i bul bende jis'i sakinleştereyim bişey olursa ara"
"Tamam"
Cebimden telefonumu çıkardım ve jeongin'i aradım kapalıydı telefonu, ilk lavabolara baktım sonra arka bahçeye okuldaki her yere bakmıştım ama bir yer hariç müzik sınıfı, hemen koşarak müzik sınıfının bulunduğu yere gittim. Genelikle bu kat hep boş olurdu.
Yavaşça müzik sınıfının kapısını araladım."Jeongin burdamısın?"
"Buradayım *hıck*"
Piyanonun yanına gittiğimde ağzı yüzü ağlamaktan kızarmış bir adet jeongin gördüm.
"Bebeğim?"
Ona sarılmaya kalkıştığımda kendini geriye çekti.
"Yaklaşma bana ne dediğini duymadın mı?"
"Jeongin sen öyle biri değilsin nasıl böyle düşünürsün?"
"Ama lixie-"
"Aması falan yok jeongin bir daha böyle şeyler söylemeyeceksin yasaklıyorum sana!"
"Tamam asla böyle düşünümiycem"
"Aferin bebeğime"
Jeongin'i bir bebek edasıyla kucağıma aldım ve sımsıkı sarılıp boynuna ufak bir öpücük kondurdum.
"Lixie"
"Efendim?"
"Şey uyuyabilirmiyim?"
"İyi uyu hadi"
Kafasını yavaşça boynuma gömdü. Jeongin benim için hep farklıydı küçük yaşta hiç sevgi görmemişti ailesi sadece onunla okul başarısı ile ilgilendirdi. Bende ona zamanında onu hep mutlu edeceğime dair söz vermiştim.
Kafamı geriye doğru yasladım ve gözlerimi kapadım.
(...)
Gözümü yavaşça araladım jeongin hala kucağımdaydı elimi telefonuma uzattım. Saat 14.45'ti nerdeyse 1 saattir buradaydık. Sonra gelen arama ve mesajları gördüm. 45 cevapsız arama 35 tanede mesaj vardı. Jeongin'i hafifçe dürtdüm.
"Jeongin"
"Hmmm ne var?"
"Kalkmamız gerek"
"Ooff peki tamam"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Why are you so perfect?| Hyunlix
FanfictionBeni nasıl bu hale getirdin? Ben sevmeyi bilmezdim sana karşı hissetiğim bu karmaşık duygu ne? Açıkla bana... !Hafiften ageplay var!