9. Bölüm

63 8 4
                                    

Taehyung'tan:

Kütüphaneden çıkmış, Jungkook'un peşinden gidiyordum. İkimiz yan yana giderken Jungkook'un birden bir arabanın önünde durmasıyla bende duruvermiştim. Kendisi şoför koltuğunun olduğu tarafa doğru gidip binince bir anlık öylece dışarda durmuştum. 'Onunla gitmeye emin miyim?' Diye iç geçirdim kendi kendime. Karışık düşünceler içerisindeydim. Bir yanım 'onunla git!' diyordu diğer yanım ise 'onunla gidersen kendini belkide çok belli edersin!' diye yakarış içerisindeydi.

Tabiki daha önce çoğu kez iç sesimi dinlememiştim bu nedenle gideceğimi düşünüyordum. Sonuçta bu onunla konuşmak için büyük bir fırsat diye düşünürken, o anki düşüncelerimi arabanın penceresinin açılış sesi ile bir kenara bırakıvermiştim.

Arabanın içinden bana bakan Jungkook ağzını aralayıp konuşmuştu."Neyi bekliyorsun Taehyung?" Diye sorduğu soru ile kendime gelmiş ona bakmıştım. Daha sonra sorduğu soruya karşılık "hiç" demiş ve başka birşey demeden arabaya binmiştim.

Bindiğim gibi kapıyı kapatmış ve yanımda sanki beni izleyen bir adet Jungkook yokmuşçasına önüme dik dik bakmaya başlamıştım. Birden arabanın çalışmasıyla Jungkook'un önüne dönmüş olduğunu anlamıştım.

Bir süre boyunca ikimizinde ağzından hiçbir kelime çıkmamıştı. Sadece arada Jungkook'un önüne çıkan araçlara benim duymadığımı düşünerek sessizce küfür etmesi dışında. Arada böyle şeylere kıkırdıyordum çünkü komik geliyordu. Bir süre sonra aklıma gelen şeyle aramızdaki sessizliği ben bozmuştum.

"Jungkook?"

"Efendim" diye cevap vermişti. Böyle nazikçe konuştuğu için bian ne diyeceğimi bilememiştim. Sonra benim ne diyeceğimi bekliyor olduğunu fark edince hemen sordum sorumu.

"Sen beni nasıl eve bırakıcaksın?"

"Arabayla bırakıcam, görüyorsun sende." Demişti. Çok zekiydi gerçekten.

"Hayır o anlamda demedim."

"Hangi anlamda dedin?"

"Hani benim evimin yolunu bilmiyorsun ya nasıl bırakıcaksın?"

"Haa doğru..." Diyip arabayı durdurmuştu.

Biranda arabayı durdurunca sarsılmış olsamda kendimi tutmuştum.

Elini saçına götürüp kaşıyarak konuşmuştu."Afedersin. Unutmuşum sormayı evin nerde?"

Bu haline gülmemek için kendimi tutuyordum. "Sen sürmeye devam et ben sana yolu tarif ederim." Demiştim. Sanki pat diye adresi söyleyince anlayacaktı. Beni onaylayıp arabayı sürmeye devam etmişti. Bir süre sonra benim yolu tarif etmemle evimin önüne gelmiştik. Tabi onun bakış açısıyla. Çünkü onu aslında evimin önüne kadar getirmedim. Deli miyim ben. Hayır. İki sokak öteye getirmiştim. Beni burada indirmesini söylemiştim. Jungkook'ta arabayı durdurmuştu işte. Arabayı durdurunca ona baktım.

"Teşekkürler herşey için Jungkook."

"Evinin burası olduğuna eminiz değil mi?"

"Evet, neden ki?

"Ha yok yani öyle, boşver rica ederim o zaman yarın okulda görüşürüz."

"Görüşürüz." demiştim ve arabadan inmiştim. Arabadan inince kaldırıma geçip ona bakmıştım. Jungkook ise ilk önce bana bakmış daha sonra bir şey yapmayıp arabayla gitmişti. O gözden kaybolunca bende evime doğru yürümeye başladım. Kendi kendime  yolda giderken mutlu bir şekilde gidiyordum. 'Sonuçta ilk defa beni evime kadar bırakmıştı. Yani aslında evim olmayan evime. Herneyse yinede o öyle düşünüyor öyle değil mi?'  içimden düşünürken çokta kafaya takmadım çünkü sadece arkadaşça bırakmıştı. Onun başka bir düşüncesi yoktu. 'keşke o da benim gibi düşünseydi.' dedim içimden. Yolda yürümeye devam ederken evimin önüne gelmiştim bile. Anahtarı çıkarıp içeri girmiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 13 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AY IŞIĞI VE YILDIZLAR -TAEKOOK-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin