Jungwon ile Sunoo çarşamba günü okuldan sonra bir cafede buluşmaya karar vermişlerdi yani aslında Jungwon karar vermişti Sunoo Jungwon ne dediyse kabul etti. Zaten hem kimseye hayır diyemiyor hem de bu işin çabucak bitmesini istiyordu
Jungwon u ne kadar az görse o kadar iyiydi Sunoo ya... Ona karşı utanmıştı onun yüzüne bile bakmak istemiyordu kimsenin yüzüne bakmak istemediği gibi..
Artık okulun bitmesine çok az kalmıştı. Sunoo hemen bitsede kurtulsam diye içinde geçiriyordu
O günün yılın en kötü günü olduğuna emindi Sunoo daha günün ilerisinde yaşayacaklarını bilmeden..
Yeni tanıdığı arkadaşına ve 2 yıllık aşkına rezil olmuştu. Sadece onlara görünmeden kaçmak ve babaannesinin sıcak evine girip hem ısınmak hemde aç karnını doyurmak istiyordu.
Zil çaldı...
Jungwon bazı gerekli işlemler için müdürün odasına çıktı
Sunoo Jungwon dan kaçmak için iyi bir fırsat olduğunu düşündü
Ama önce..
Önce Lia nın yanına gelmesini bekledi ona özür ve teşekkür borçluydu öğle arasında bir şok içerisinde olduğundan dolayı arkadaşı onun için okul hayatını risk e atarken ve sinirden onun en değer verdiği şey olan saçlarını yolarken onun yanında olamamıştı
Bir 10 dakika beklemesine rağmen gelmemişti Lia..
Lia nın kırıldığını düşündü öncelikle ama Lia böyle şeylere kırılmazdı
Artık burada bekleyemezdi Sunoo babaannesi evde tek başınaydı yaşlıydı babaannesi. Ona Sunoo evde yokken alt komşuları bakıyordu
Fakat bugün alt komşularının bir işi vardı buyüzden tek başınaydı babaannesi
Lia adına üzgün olduğu için kendini aşşağılayan düşünceler ile birlikte okul un cıkıs kapısına doğru yürüdü Sunoo ..
Okuldan çıktığı an tam önünde birisi belirdi
O tanıdık koku..
O tanıdık ses..
Ve o pahalı tanıdık ayakkabılar..Sunoo ayakkabılara bakan gözlerini gelen sese doğru kaldırdığında onu gördü.
Neredeyse 2 buçuk yılı dolduracak platonik aşkı
Tam gözlerinin önünde
Ona gülümseyerek bakıyor
Kalbinde tekrardan o garip atış
Karnına giren ve sadece onu platonik aşkının önünde rezil etmek için uğraşan ağrı
Sunoo şaşkın ve parlayan gözleriyle ona bakıyor
Sadece ona birazcık daha yaklaşıp sarılmak istiyor onun kokusunu daha da içine çekmek istiyor
Ona yaklaşıp dudağının tadına bakmak istiyor
Daha sonra gerçek hayata dönen Sunoo beyninin içindeki düşüncelerin gerçekte asla olmayacağını anlayarak kafasını iki yana sallayarak kendi düşüncelerini reddetti
Heeseung Sunoo nun bu garip haraketlerini komik buldu küçük bir gülümseme ile
Sunoo ya yakınlaştı..
Sunoo artık tam bir domates olmuştu utanınca kızarıyordu Sunoo ve şimdi de kıpkırmızı bir domatese benzemişti heyecandan nefesini tutmasıda domates olmasına yardımcı oolmuştu
Heeseung Sunoo nun kızarık kulağına yaklaşarak
Kimmiş bakalım o bana aşık dedi küçümseyici bir gülüşle
Sunoo sadece ağzı acık bir şekilde kalmıştı hiç birşey hissetmiyor
Hiç birşey duymuyordu sadece görüyordu etrafındaki alaycı insanların gülüşünü görüyordu
Karşısında duran aşkına bakıyordu artık o aşık olduğu güneşli gözler
Gök gürültüsü eşliğinde yağan bir yağmura dönüşmüştü
Sabah yaşadığı olaydaki gibi Sunoo yine sadece ayakta dikiliyordu
Ayaklarının onu taşıdığı söylenemezdi titriyordu her tarafıAma oturamazdı insanlar zaten yeterince onla dalga geçiyordu önemli olan oda değildi
Karşısındaki aşık olacak kadar güvendiği insan dalga geçiyordu onla bu onu daha kötü yapmıştı
Ve o an..
Arkadan gelen koşma sesi..
Bir atılışıyla Heeseung u yere yatıran o yumruk..
Ve o yumruğu atan kişinin ağzından çıkan ve oradaki alaycı insanlara edilen küfürler..
Ve o kişi..
O sabahtan beri kaçtığı utanmaktan yüzüne bakamadığı..
O kişi o yumruğu atan Jungwon du.
Sunoo dahil herkesi şaşırtan o yumruk Jungwon tarafından atılmıştı Heeseung a
Daha Sunoo nun şoku geçmemişken o yumruk büyük bir kavgayı beraberinde getirmişti.
Heeseung agzının etrafı kanla bulanmış halde olmasına rağmen bu yumruğu kendi gururuna yediremezdi .
Zaten her zaman gururlu ve havalı bir insan olmuştu Heeseung kimse onla kavgaya girmezdi cünkü hem Heeseung hemde çevresi güçlü insanlardı.
Aslında bu yüzden herkes Heeseung a düşüyordu Sunoo da dahil
Sunoo güçsüz birisi olduğunu için Heeseung ona her zaman havalı gelmişti ve bu zamanla aşka dönüşmüştü.
Heeseung ve arkadaşları Jungwon un etrafında toplanmışlardı
Toplam 5 kişilerdi Jungwon un bunun altından kalkması mümkün değildi
Aklına basına topladı Sunoo
Ve Jungwon un yanına giderek özür dilemesi gerektiğini söyledi
Jungwon u ilk kez bu kadar sinirli görüyordu Sunoo. o gülümseyen gözler artık ateş gibi yanıyordu
Jungwon sabahtan beri zaten Sunoo ya hakkını savunmadığı için sinirliydi
Şimdi Sunoo böyle diyince bağırarak..
"Sunoo bunlar sadece eğlenmek için buradalar ve sen böyle davranınca daha da eğleniyorlar ama merak etme benim güzel gözlüm yaptıklarına pişman edeceğim onları "
Dedi.
Sunoo ne kadar Jungwon un zarar göreceğine emin olsada bişey yapamadı Jungwon sihirli cümleler kullanmış gibiydi ve Sunoo yu büyülemişti bu sihirli sözler ile..
Bir kenara geçti ve diğer sadece dalga ve kavga konusunda eglenebilen o alaycı insanlar gibi kavgayı içinden dualar ede ede izlemeye başladı.
-------------
Bölüm çok uzun olduğu için kavga diğer bölüme
İki gündür çok karamsar düşünceler içindeyim bunu da biraz bölüme yansıttım sanırsam :)
Heeseung için yapacak bişeyim yoktu ama illaki iyi biri olacak merak etmeyin
Ve şimdi değerli okuyucularım sizlere soruyorum sizce aşık olacak kadar güvenmek nedir?
İyi okumalar 💖
Lisyantus~~~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çiçek Açtırıcak Kadar (Sunwon)
FanficMerhabalaaaar!! İlk fic yazışım oyüzden lütfen bir yerde bir yanlışım olursa beni nazikçe uyarın✌🏻 Severseniz başka şeyler de yazarım ama ilk hikayemi en sevdiğim grup ve en sevdiğim ship için yazmak istedimm Konumuza gelirsek başlıktan anlayabi...