Tesadüf,Chanmin

0.1

ilk kez yaziyorum ins tutar askimlaar

(Bir su bolumlere bakayım dedimde ben mal gibi yaziyomusum ilk 14 bolum.O yuzaden begenmeyebilirsiniz askimlar.)

"Anne yeter artık istemiyorum diyorum işte sana."

Seungmin sesine vuran sinirle konuştuğunda annesi daha da üzülüyordu.

"Oğlum bak hadi dişlerin yamuk yumuk 25 yaşına geldin hala sana birini bulamadık bence bu yüzden evde kaldın".

"Anne ne saçmalıyorsun gayet güzeller."

"Kim Seungmin çoktan randevunu aldım yarın gidiyoruz."

Seungmin ne yazık ki diş doktorlarından çok korkardı bu yüzden istemiyordu aslında.Ama annesine bunu söyleyemediği için direniyordu.

"Anne yeter ben işe gidiyorum."

dedi ve kendini sinirle dışarıya attı.Bir kütüphanede çalışıyordu ve en yakın arkadaşları olan Jisung ve Jeongin onlar ile her şeyi yapar akıllıyı bile çıldırtırlardı.

Seungmin kütüphaneye doğru giderken müzik çalarını çıkardı ve kulaklığını takıp en sevdiği şarkıları dinlemeye başladı.Kapıda bekleyen beraber çalıştığı kuzeni Yeo Jun'u görüp el salladı.

"N'aber Jun!"diye bağırdı.

"iyiyim Seung senden n'aber?"dedi gülerek.

"Off ben hiç iyi değilim."Bunu söylerken de yüzünü buruşturup kaşlarını çattı o an sanki limon yemiş gibi görünüyordu.

"Her Allah'ın günü bir şey oluyor sana zaten anlat bakalım ne oldu?"

"Annem illa diş teli taktıracaksın bu gidişle evde kalacaksı diyor ya çıldıracağım anneme daha diş doktorundan korktuğumu bile söyleyemedim."

Bir yandan gülerken Yun"Sen hala diş doktorundan mı korkuyorsun oha oğlum ya."

"Off dalga geçme benimle döverim bak."dedi Seungmin sinirle.

"İyi be tamam geç içeri yeni kitaplar dizilecek bugün iş çok."

Seungmin birde bu sinirle kitap dizecekti iyice yorulacaktı bugün kitap okumaya bile zaman bulamayabilirdi belki.

Seungmin çantası ve kulaklığını masanı üzerine atıverdi ve ardından kitapları dizmeye başladı. Bir sürü kitap dizmişti kalan kitapları yukarıdaki rafa dizecekti bu yüzden oflaya puflaya merdiveni getirip yukarı tırmandı ve kitapları dizmeye başladı.

Seungmin kitapları dizerken başına açık pencereden içeri rüzgarın etkisi ile bir yaprak konmuştu başına elindeki kitaplarla yaprağı almaya çalışırken merdivende bastığı yere dikkat etmeyip dengesini kaybetmeye başladı elindeki kitapları yere atıp dengesini korumaya çalışırken kitaplığı yanlışlıkla itiverdi.

Orada arka arkaya tam dört kitaplık vardı Seungmin düşmedi ama kitaplıklar onun başını yaktı.Tüm kitaplıklar yere devrildi Seungmin hemen koştu. Biri yaralanmış mı diye.Ama kimse yoktu "çok şükür."dedi ve yerdeki kitaplara baktı kitap yığınının arasından bir el çıktı ve sonra geri kalanı...

Bir adam vardı orada "Sonunda istediğim kitabı buldum!".

Seungmin hemen"İyi misiniz efendim?"diye sordu korku ile.

Boğazını temizledi ve"Teşekkürler iyiyim."dedi ciddi bir tavır vardı yüzünde.

Sonra Seungmin onu danışmaya götürdü. Yeo Jun'un ağzı açık kalmıştı çünkü bu adam Kore'nin en ünlü diş hekimi Christopher Bang Chan'dı.