"Aaaa Chan bakk!Ok atma yarışmasıı hem peluş köpüş veriyorlarmışş!Benim için oynar mısınn?"Seungmin bu yarışmayı gördüğünde küçük dilini yutuyordu o kadar sevinmişti.Köpeklere bayılıyordu.Kendisi de tatlı bir köpek yavrusu gibiydi sanki.
"Senin için Chan oynasın benim Minhom var.O da benim için oynar.Değil mi?İkisi kapışsınlar."
Minho sırıtmamak için yanağının içini ısırmıştı.Minhom sözcüğü kafasında yankılanıyor, kalbi tekliyordu.Bu kadar aşıktı Jisung'a.Minho gururla konuştu
"Tabiki yaparız!"Chan'da onun arkasından"Olur.Hadi marş!"
Ellerine yaylarını alıp hızlı hızlı oklarını taka taka devam ettiler.İkisi de o kadar seksi görünüyorlardı ki.Onlar atarken Jisung ve Min tezahürat yaparak destekliyorlardı.Chan ile Minho okları atmaya devam ediyorlardı.Ancak bir sorun vardı ikisinin de okları hedef yerinde her yere saplanmıştı.
Chan umutsuzlukla Minho'ya yönelip konuştu"Bunlar son oklar.Hadi hayırlısı."derken oyun sahibi gelip"ikiniz de teselli ödülümüzü kazandınız bir ok daha."
"Teşekkürler."
Okları alıp tam atacakları sırada kahve saçlı olan ile Jisung yaklaştı yanlarına.
"Bundan sonrasını biz hallederiz."
Minho Jisung'a"Nasıl atacağını biliyorsun değil mi?Yayı iyice gerdiğinden emin ol."kesik kesik yükselip alçalan sesiyle.Chan'da Min'e devretti yay ile oku.
Min'de Jisung'da ellerinde koca koca peluşlarla çıktılar çadırdan.İkisi de şaşkınlardı
"Hey nasıl attınız bunları?"dedi mor saçlı olan.Seung başladı"Tanıştırayım.Hanyang üniversitesi okçuluk yarışması ikincisi Han Jisung!"diyerek ellerindeki köpüşün patilerini birbirine vurdu.
Minho sırıtarak"Ooo ama nasıl böyle bir güzellik ikinci olabilir?Birinci kimdi peki?"Jisung söze atıldı bu sefer"Tanıştırayım.Hanyang Üniversitesi okçuluk yarışması birincisi Kim Seungmin!"diyerek alkış başlattı.
Chan ufak bir gülümseme bırakarak içinden"Senden gittikçe daha da hoşlanmaya başlıyorum Kim Seungmin."
Aradan bir kaç saat geçmişti bile gece yarısına 10 dakika kalmıştı.Önceki saatlerini de oyun oynayıp gezerek geçirmişlerdi zaten.Minho delilik yapıp gondola binmek istemişti.Önce Chan ile Seung, sonra da onların bir arkasına Minho ile Jisung binmişlerdi.
Sonra geminin kaptanı yolculardan isteği saat gece yarısı olduğunda sevdiği kişinin adını yüksek sesle haykırmak olmuştu.Bunu duyan Chan kendini hazırladı ama kalbi patlayacak gibiydi çok heyecanlıydı ve sürekli istemezse kabul etmezse diye düşünüp kendi kendini kaygiye sokuyordu.Minho ise daha sakindi ona göre, ama Minho Chan'ın bu teklifi yapacağından habersizdi.
Herkesin emniyet demirleri aşağıya indirildi.Chan hemen demirlere sarıldı biraz yüksekten korkuyordu aslında.Seungmin bunu fark etmiş gülerek"Chan, istersen koluma girabilirsin."siyeh saçlı genç yüzüne ciddi bir ifade takınıp duruşunu düzeltti"Gerek yok Min."derken sadece gece yarısın 2 dakika kalmıştı gondol minik hareketlerle sallanır sallanmaz Chan onun koluna yapışıverdi.O an Seung kafasını aşağı çevirdi adeta süt dökmüş kediye benziyordu siye saçlı olan.Bunun üzerine kahkahayı basıverdi Min.
Onun gülüşü Chan'ı biraz rahatlatmıştı.Onun gülüşüne saatlerce bakası geliyor sürekli gülsün istiyordu.gittikçe daha da hızlanan gondol ile Seungmin'in yüzündeki gülümseme daha da büyüdü ve kafasını Chan'a doğru çevirdi ona baktığını gördüğü an karşısındaki çocuk ta gülümsemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüf,Chanmin
FanfictionÜnlü ve o kadar da yakışıklı bir diş hekimi olan Bang Christopher Chan'ın uğraşması gereken bir hasta vardı...