bölüm 1

25 1 0
                                    

Çocuk kahkaha sesi ...

-يا بني، لا تركض، سوف تقع
(Oğlum koşma düşeceksin)
-لا تهرب يا بني
(Kaçma oğlum)
-هيا بابا امسكني
(Hadi baba yakala beni )

Çocuk kahkaha sesi ..

Sonra bir ses kulakları sağır edecek bir ses... çocuk kahkahalarını susturacak bir ses ...
Ve bir anda etraf toz duman olmuş o şen şakrak çocuk seslerinden eser yok, o güzel görüntüden geriye kalan sadece toz bulutu..
Kahkaha sesi yerini  çığlıklara , haykırışlara  yakarışlara , ağlamalara bıraktı. O güzel  görüntü saniyeler içinde cehenneme dönüştü ...
Çocuklarını arayan anneler, ailesini arayan insanlar...
Çocuğunu eşini sağ bulma umudu ile etrafta feryat figan dolaşan insanlar...
Ve az önce kahkaha ile anne babasını peşinden koşturan çocuk, Ubeyd...
Şaşkın şaşkın etrafa bakıyor kulağından akan kanı bile fark etmeden sahi ne olmuştu ki şimdi az önce babası ve annesi ile yakalamaca oynamıyor muydu ?
Ne olmuştu ki birden etraf birden aydınlıktan karanlığa gömülmüştü ne olmuştu ki şimdi kahkaha sesi yerini ağıtlar  almıştı...

Peki ya anne ve babası onlar az önce onu yakalamaya çalışmıyor muydu şimdi neredeydiler peki?
Neden gelip onu bulmuyorlardı neden gelip kucaklamıyorlardı...
Birden canının yandığını fark etti Ubeyd...
Az önceki şoku yeni yeni atabilmişti üzerinden.
Ve hemen yanında tozların içinde bir el fark etti kıpırdamadan öylece duran bir el .
Ve birden yanına gelen kadının feryad sesleri doldurdu kulaklarını annesiydi bu kadın peki neden ağlıyordu ki şimdi neden bu kişinin başında ağlıyordu sahi babası neredeydi neden yanlarına gelmiyordu neden Ubeyd' i kucağına alıp götürmüyordu..
...

Tekrar başını annesine çevirdi ve yerde yatan kişiye ...
Şimdi tanımıştı işte o yerde yatan kişiyi anlamıştı annesinin neden ağladığını, Babasının neden kendisini almaya gelmediğini...

Yerde yatan onun babasıydı, yerde kanlar içinde cansız yatan onun babasıydı ve birden bir ağlama tutu Ubeyd'i .
Öyle bir ağlamaydı ki bu sanki üç yaşında olmasına rağmen anlamıştı babasının artık olmayışını ve artık olamayacağını babasının artık onu kucaklayıp havalara atmayacağını , sarılıp o sarı saçlarını öpüp koklamayacağını   omuzlarına alıp gezdirmeyeceğini.
O küçücük yaşta anlamıştı işte artık babasının olmadığını, ve bu yüzden daha da çok ağlamaya başladı Ubeyd ağlama sesi arşı titretmişti.

                 ...

Bazı anlar vardır tarifi zor olur yaşayan bilir ancak , anlamak yetmez bazen yaşamak da gerekir öyle anlar vardır ki anlatmaya kelimeler yetmez  bazen . Öyle anlar vardır ki boğazdan tek kelime çıkamaz yutkunmaz insan düğüm olur kalır boğazda ,  onbeş yıl dile kolay onbeş ...

Bu olayın üstünden tam on beş yıl geçti ama acısı hala aynı benim için acısı hala sanki bu gün yaşanmış gibi taze ..

Ben Ubeyd üç yaşında ailesi ile birlikte parkta birazdan yaşanan hayatımın en korkunç olayından habersiz bir şekilde anne ve babası ile oyun oynayan bir çocuk .
Ben Ubeyd üç yaşında babası hayince bir kumpasa kurban giden çoğu müslümanın hayince acımasızca ölümüne şahit olan bir çocuk .

Ubeyd ben , o günün çocukluğumun son günü olduğunu bilmeden kahkaha sesleri ile etrafı neselendiren diğer masum çocuklardan sadece biriyim. Ben o olayda sadece babamı kaybetmedim çocukluğumu da kaybettim .
Ben sadece o gün çocuk olabildim ,  ben sadece o gün kahkaha atabildim  , ben sadece o gün babamı son kez görebildim ,ben sadece o gün yeri göğü  titretecek kadar şiddetli ağladım, ve sadece o gün aynı anda dünyanın en mutlu ve en üzgün çocuğu olabildim ...

...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 09, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

UBEYDECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin