-
Ansızın ağırlığı altında kaldığın güvenin kudreti karşısında diz çökersin.
Anlarsın o zaman,
Hipnoz bir yaşam sürdüğünün.
-
Dikkat!
uyuşturucu ve alkol bağımlılığı, intihar düşünceleri, cinsellik, argo ve küfür barındırır. Ficte tasvip edilmey...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
09.12.23
🕯️The Weeknd - House of Balloons
~
Bağımlılığın verdiği haz her bir örnekte rengini en canlı ama bir o kadar da karanlık tonunda gösterir. İçine bir kez girdin mi kurtulamayacağın daha doğrusu kurtulmak istemeyeceğin bir kısır döngü eşliğinde geri dönüşü olmayan derinliğin sonsuzluğunda hapsolmuş vaziyette kıvranırsın. Bazenleri bu kıvranış karanlığın vermiş olduğu bilinmezlik hissiyle acı çekerek zevk almanı sağlar, seni yükseklere çıkarır. Öyledir ki o yükseklerin vermiş olduğu şevk zihnini pelte eder, sana yepyeni bir âlem yaratırken seni aşağıdaki cihana karşı herhangi bir umut kırıntının olmayacağı raddeye getirir. Yahut ebedî sanarak idealinde tuttuğun hedonizme öyle aldanırsın ki yavaş yavaş her bir zerrenle tükendiğini ruhun bile ne duyar, ne hisseder...
Sen belki vaziyetin bucaksız derinliğinden kaçmak için bazı yollar bulup yaratırsın ama unuttuğun ya da bilmek istemediğin bir hakikat vardır. Zamanla bilincinin en açık yerine kazınacak ve istesen de unutamayacağın o hakikat...
-
Beni bir köşeden diğer köşeye çarptırmasına izin vereceğim kadar sarhoş olup dünyadan kopmuş bir durumdaydım. Ne zaman bardan çıkıp motoruna atladık hatırlayamama rağmen bu sarhoşlukla kaza yapmadığımıza şükür edebilecek kadar bilincim açıktı.
Ben çoktan yükselmişken ona karşı aynı gün içerisinde tekrardan yapmayacağım şeylere neredeyse gıkım çıkmamıştı ve kendi karakterime bir kez daha ihanet etmiştim. Nasıl olduğunu bilmediğim bir şekilde ayıkken de sarhoşken de onun etkisi altında manipüle oluyormuşum gibi bir etkiye çekildim, oldukça tehlikeli bir etkiydi.
Açıkçası o şu anda dudaklarımı yırtarcasına öperken hiçbir sikim umrumda değildi. Tıpkı bir elimle tuttuğum telefona göz ucuyla bakıp Jisung'dan gelen "biz gelemiyoruz bir iş çıktı size iyi eğlenceler." mesaj bildirimlerinin boşlukta yayılmasını takmamam gibi.
Evinin kapısını açtığı gibi beni ilk kapıyla arasına alıp hiç de zarif başlamayan bir öpüşmeyle tenimi yakacak olan ilk kıvılcımı verdi. Dudaklarının verdiği tatın hazzı iliklerime imzasını atıyordu. Kendisini biraz daha bedenime bastırıp dilini dilimle buluşturmasıyla ağzının içine boğuk bir inleme bahşettim. Sol bacağımı kaldırıp avucu arasında yoğururken diğer eliyle belimi kendisine çekerek bastırıyordu ben ise sol elim boynunda tırnaklarımı geçirirken diğer elimle de saçlarını koparırcasına çekiştiriyordum.
Belimi tutan tek elini de boşta kalan bacağıma sarıp ayaklarımı yerden kesmesiyle bacaklarımı gövdesine doladım. Bundan fırsat bilip beni bu sefer de biraz ilerideki duvara sertçe yapıştırmasıyla altımda her zerremin şahit olduğu sertlikle dudaklarımı dudaklarından çektirecek yükseklikte inlememe sebep oldu. Bu sefer duvarla arasında sıkışmış bedenimi oynatmamla sıkışmışlığın vermiş olduğu his daha deminki inlememe olan sırıtışının arasına ona da güzel bir inleme yaratmıştı. Bu hareketim onu daha da uyarmış olacak ki sanki daha hırçın olabilecekmiş gibi bayıltabilecek bir hazza yuvarladı beni.
