Av

4 1 0
                                    

Gülen yüzlerle ve kendinden emin adımlarıyla onlara yaklaşıyorlardı. Alara gülen yüzünü hemen düzeltti. Açtığı gözlerle Gamze'ye döndü. Tek kaşını kaldırdı "Neler oluyor?" diye sordu sormasına ama cevabını almadan kızlar masaya yaklaşmıştı. Gamze ayağa kalkarak önce Pırıl'a ardından Büge'ye sarıldı.

"Hoş geldiniz!" diyerek şakıdı. Çok sıradan bir misafirlikmiş gibi. Gamze bir elini Alara'nın sandalyesine atıp Alara'ya baktı. Mesajı alan Alara istemeyerek olsa yerinden kalktı ama bu memnuniyetsiz halinden çıkıp aşırı derecede yanakları ağrıyacak şekilde gülümseyerek. Merhabalaştı.

Sarı saçlı olan kadın elini uzatıp "Ben Büge, sende?" diye sordu. "Alara." dedi kısaca. Pırıl'a döndü o da kendisine "Pırıl." dedi elini uzattı. Alara ele baktı. Gülümseyerek sıktı elini "Alara." dedi kısaca elini sıkıp çekti.

Ortamdaki gerilimin farkında olan Gamze elini çırpıp dikkatleri üzerine çekti. "Evet hanımlar! Herkes geldiyse buyurun masaya!" diyerek Pırıl ve Büge'ye yerlerini gösterdi. Alara'nın yanına Pırıl, karşılarında ise Gamze ve Büge vardı. Karşısından hiçbir şeyden kendini sorumlu tutmayan kadına çevirdi bakışlarını Alara. O kendisine bakana kadar da çekmedi. Neden böyle bir şey yapmıştı ki, ne derdi vardı? Öyle arayıp çağırınca başka bir şey beklemişti. 

Pırıl ve Büge'ye servis açan Gamze kafasını kaldırıp Alara'ya bakınca bir an yaptığı şeyden rahatsız olmuştu ama sadece bir an.

Alara ise neden teklifi kabul ettiğini, neden Doğukan'ın sözüne güvenip buraya geldiğini içinde en az yirmi kere sormuştu. 

Aman yengeler iyi anlaşsın!

Aman fanlar mutlu olsun! 

Aman ortamlarda görün! 

Diye diye şimdi istenmeyen üç kadının içindeydi. Bunun hesabını soracaktı elbet Doğukan'a. Tabi Doğukan da Gamze'ye.

"Biz tanışmadık." diye Alara'ya döndü Pırıl. Gamze onu çağırırken çok özel bir misafirim demişti. Alara'yı ufacık çıtlatmıştı. Pırıl kim olduğunu anlaması olağan bir durumdu çünkü Pırıl zeki bir kadındı. Ve alımlı Alara geldiğinde beri bakışlarını çekememişti üstünden. Tabi bunu kızlar yanlış anlamıştı orası ayrı bir konuydu.

Alara çayından bir yudum alıp Pırıl'a döndü. "Yo aslında tanıştık." dedi devamında önündeki yeşil topların bulunduğu tabağı uzattı. "Baksana tadına süper bir şey. Gamze yapmış. Çok hafif bir tatlı. Şöyle bir bakıyorum da." dedi Alara Pırıl'ı süzerken. "Formuna dikkat eden birisin. Vallahi helal olsun, sizin gibi kadınları takdir ediyorum. Sporunda, diyetinde, yürüyüşünde. Ben hiç öyle olamadım. Ne varsa yiyorum." diye konuşmaya başladı. "Ama işte vücut kabul etmiyor hemen eritiyor." dedi yeşil toptan bir tanesini ağzına attı. Pırıl'ın ağzına tıkamıştı söyleyecek sözleri.

Bu sefer Büge girdi araya. Bu kızı alt edebilecekleri bir şey sanmışlardı çünkü Gamze onlara sessiz, sakin, mıy mıy bir tip demişti ama kızın içinden başka biri çıkmıştı resmen. "Alaracağım." dedi büyük bir yapmacıklıkla. 

"Seni tanıyalım diye dedik biz onu." dedi sanki karşısındaki küçük bir kız çocuğuymuş da onu avutuyorlarmış tonuyla konuşmaları Alara'yı iyice delirtti.
'Sakin kal! Sakin kal! iç sesine bağırıp 'Sakinim!' dedi. Her ne kadar kendini teselli etse da başaramıyordu. Ve hiç de yardımcı olmuyorlardı.

Bir umut Gamze'ye döndü ama Gamze onu takmayarak elindeki telefonuyla ilgileniyordu. Sanki düelloya getirilen iki aslan ve karşısında Gladyatör varmış gibi kolezyumda üçünü baş başa bırakmıştı.

Büge'ye yeniden döndü ellerini masada birleştirdi. "Evet Bige?" dedi. Büge duyduğuyla kaşlarını çattı. "Ay pardon! Büge diyecektim. İsim hafızam kötüdür de." dedi demesine ama külliyen yalandı. Bilerek yanlış ismi söylemişti. Böyle böyle küçük savaşları kazanacaktı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 24 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SevgiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin