SR-3

82 8 0
                                    

Beni kaçırmasının ardından bir gün geçmişti ve ben çok berbat bir ruh haliyle uyandım. Buraya geldiğimden beri değişen ruh halim gerçekten iyi bir şey değildi.Kim sanki arkadaşıymış gibi onu kaçıran kişiye adını sorar ki?Yalaz son derece haklıydı. Ama burda olanları cifddi bir şekilde düşünmenin vakti gelmişti. Bu arada kapı açıldı ve Yalaz siyahın tüm asaletiyle odaya girdi. Dün kü alaycı bakışlarından çok farklıydı bakışları.Bu gözler siyahın tonu değil,siyah bu gözlerin tonuydu.Normal bulduğum sesimle sordum;
"Benden ne istiyorsun? "Ne kadar bağırmak istesem de ,kelimeler ağzımdan çıkmadan tüm takatlerini yitiriyor,sesim can çekişen bir kuştan farksız çıkıyordu. "Sen daha iyi biliyorsun! "dedi. Gerçekten kaçırılmayı hakedecek ne yaptım diye düşündüm. Bir hafta önce sevgilimi kaybetmiş ve evden hiç çıkmamıştım ondan öncesi ise kapalı kapılardq kalmış ,asla açılmamak üzere tozlu bur rafa kaldırılmıştı.Bu sefer bağırdım.
"Ben hiçbir şey bilmiyorum. "
Bu onu sinirlendirmişti."Sen bana bağırdın mı? "diye kükredi.Elleriyle boğazımı sıktı. Nefesim düzensizleşirken,daha bir hafta önce bir yıldız gibi gökyüzüne kayan Cihan aklıma geldi.Sözlerini tamamlayamamıştı.Belki oraya gider sözlerini tamamalamasını beklerdim.Nefes almak için çaba harcamazken,ellerini boğazımdan çekti. Tenim çok narin olduğu için,boğazımda ellerinin izi çıkmıştı. Ve bağladığı ellerimde morarmıştı.Gözlerimde ıslaklık hissettim. Farketmeden ağlamaya başlamıştım.Karşımdaki adamın gözlerini gardını indirmiş,merhamet ve şefkat kapıların ardından kafasını uzatıyordu.Belki şimdi araladığı kapıdan girebilirdim.Ama girdabında kaybolmaktan korkuyordum.Mavilerimi sanki bir şey anlatabilecekmiş gibi gözlerine diktim.Gözlerindeki soğukluk yavaşça erirken,ellerimi çözdü.
"Biraz uyu."O an anladım ki bu gözlerin sadece bir tonu yoktu.Beyaz da bir tonuydu.
*********
Gözlerimi açtığımda, yine o sokaktaydım ve Cihan tam karşımda duruyordu.O ölmüştü.Gerçek mi diye kontrol etmek için elini tuttum. Buz mavisi gözlerinde bu sefer bir şeyler itiraf etmek isteyen bir ifade değil, beni karanlığa çeken bir ifade vardı. "Seni..."dedi.Bu sefer yarım kalmasına izi vermeden sımsıkı sarıldım.Ama uzaklaşıyordu.Yine o bomboş karanlıkta sesi duydum.
"Cihan..!"
********
Yalaz'dan
Yatağa yatar yatmaz uykuya dalmıştı.Karşımda kardeşim dediğimin katili vardı. Ama gözleri bir katile yakışmayacak kadar masumdu.Bir şekilde beni etkiliyordu.Mavilerinin parlaklığında umutsuzluğun kırıntıları vardi.Anlatamadığını zannediyordu ama gözlerine baktığımda tek kelime etmesine gerek kalmıyordu.Yüzüzdeki boncuk boncuk terleri gördüm. Kaşları çatıktı ve dudakları hafif aralıktı.Şimdi o bir katil değil, yardıma muhtaç minik bir kız çocuğu gibiydi. Sarılmak istedim
Fırtına da sarsılan evimde son kalan barınağıma sığındırmak istedim.Ama o fırtınanın ta kendisiydi.Bir fırtına bu kadae masum olmamalıydı.Gece esen meltem rüzgarı gibi hissettirmemeliydi.Sonra sesini duydum."Cihan."Sanırım vicdan azabı çekiyordu.Bağırmak ister de bağıramıyor gibiydi.Birden kalktı hala boş bakıyordu. Güçsüz kollarıyla beni sardı ve sarıldı. Gözyaşları bu iki günün acısını çıkarmak ister gibi sicim sicim akıyordu.Her bi damlası gömleğimi ıslatıyordu ve kalbimi parçalıyordu.Kardeşimin katili olan bu kıza acımamalıydım.Yaptığım yanlıştı.Katil olan bu kıza acımam hataydı.Kollarını belimden cozdim ve oradan uzaklaştım.
********
Arkadaşlar Merhaba!
Bu benim ilk hikayem ve biz bunu arkadaşımla birlikte yazıyoruz.O kurgusunu yapıyor ve ben bölümleri yazıyorum.İlk bölümleri anlaşılır olmayabilir ama sonraki bölümlerde daha anlaşılır olacak.Diğer arkadaşım @mblovelygirl
Şimdiden teşekkürler :))

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 23, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SİYAHIN RENGİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin