5

97 14 1
                                    

"Ben... Üzgünüm kutuyu görüp merak ettim"

Yavaşça yanına geldi Hoseok, tepsiyi ona verip oturdu, kutuyu kucağına çekti, tebessüm etti.

"İlk sevgilim değil ama ilk aşkım, anı kutusu yapıyordum onunla ilgili, içten içe ilişkimizin sonu olduğunu hissettiğim için sanırım"

Yavaşça kutudaki fotoğrafları çıkardı, inceledi, hafifçe okşadı bazı yerleri.

"Nasıl öldü?"

"Abisi mirası almak için içeceğine zehir koymuş, öyle öldü"

Sustu Yoongi, bu zamanda nasıl böyle insanlar hâlâ olabilirdi?

"Oh... Kötü olmuş. En azından cezasını almıştır"

"Oh evet, küçük kardeşi mirasın başına geçmek isteyince onu ispitledi, o da cezasını çekti"

Ne sikim boktan bir aileydi bu?

Hoseok kalktı, gözleri dolmuştu, derin bir nefes atıp kutuyu içindekiler ile birlikte çöpe attı.

"Ona ihanet ettim, bunu saklamaya hakkım yok"

Yoongi de bir şey demedi, sessizce eşyalara geri döndü.

~

Eve geldikleri andan itibaren her şeye hayranlıkla bakıyordu Jimin.
Hayatında bu kadar lüks bir ev görmemişti eski sevgililerinin evi hariç.

Hoseok sa hızlıca girdikleri salondaki gri L koltuğa oturmuş, dirseklerini bacaklarına yaslamış, Yoonginin karşısına geçmesini beklemişti.

"Bir şey mi konuşacağız?"

Yoongi yavaşça otururken yemek söylemek için çıkardığı telefonu kapattı.

Çoktan akşam olmuştu ve onlar çok yorgundu.

"Öncelikle, çalışmaya devam etmem lazım. Merak etme belli bir aya gelince bırakacağım. Bebek bir tek senin çocuğun değil. İkinci olarak ünlü olduğunu biliyorum ama düğün istemiyorum. Dün Dori ile olan kavganın yayınlandığı sitelerde yüzümü bulurladığın için teşekkür ederim. İstiyorsan resmi bir belge hazırlarız ama fazlası olmasın. Kimsenin beni bilmesini istemiyorum ve bunun mantıklı bir karar olduğunu düşünmüyorum. Sonuçta takıntılı fanlarından birisi bebeğe zarar vermeye çalışırsa seni öldürürüm."

Sessizce dinleyip kafa salladı Yoongi, boğazını temizledi.

"Seni sonsuza dek saklayamam, yayıncıların ne kadar ileri gidebileceklerini bildiğini sanmıyorum. İşe gitmek yerine burada durman daha güvenli olur. Yine de istemiyorsan düğün yapmak yerine sadece belge imzalarız"

Jimine baktı Hoseok.

"Bir şey olmaz, ben çalışmaya devam edeceğim, sende sonra dönersin, hem biriktirilmesi gereken paraya hemen hemen yaklaştık dert etme"

Kaşlarını çatıp merakla sordu Yoongi.

"Ne parası?"

"Dans Sütüdyosu açacağız, ikimizde bu konuda belli bir eğitim almış, zamanında iyi yerlerde çalışmış kişileriz. Jimin patronla flörtleşip bizi kovdurtmasa hâlâ orada güzel bir işimiz olurdu gerçi."

Dudak büktü ve kollarını bağladı Jimin.
"Ya ne bileyim ben adamın Delta olduğunu!"

Göz devirip elini midesine koydu Hoseok.
"Ben acıktım"

Yoongi yemek sipariş etti, Hoseok kurdu, hep beraber yediler ve Jimin topladı.

Hoseok'un hayatında herşey çok hızlı ilerliyordu ve bunları eliyle tutmaya çalışmayı yavaşça bırakmaya başlamıştı.

Shark to do do do babyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin