Ajan Kızlar

3.Bölüm

Okulun ilk gününden ve ajanlık telifini reddeddiğim zamandan beri 1 hafta geçti ve dün ilk sınavımızı olduk. Ve bayağı iyi geçti hem de fizik benim sayısalım berbattır çünkü. 1 haftadır Buğlem ve Çiğsem le pek didişmiyoruz. Hepimiz teklifi düşünüyoruz bu kadın ne kadar ileri gidebilir ki?

"Evet çocuklar sınavlarınızı okuyorum

Eren 96 -evet inek çocuğumuz iş başından bir de bu çocuğun ajanı olacakmışım-

Okyanus 10 -evet bu çocuktan kesin yüksek aldım-

Eylem 0 -what didin gülüm? nasıl ya of demek bu kadar ileri gidebilirmiş ilk sınavdan 0 ne demek-

Bora 70

Buğlem 0 -al işte şimdi kesinleşti of ya off-

Aslım 60

Çiğsem 0 " Aslım

"Kızım senin ki bu kadar kötü mü geçmişti? iyi geçti diyordun"

"Kötü geçmiş demek ki" Aslım bana geri cevap verecek ken kapının tıktıklanmasıyla lafı kesildi.

"Hocam Candan hoca Eylem Buğlem ve Çiğsemi çağırıyor"

"Tamam çıkın kızlar" acaba ne söyleyecek kesin ne kadar ciddi olduğundan bahsedecek. Bunları düşünürken kızlarla çıkmıştık.

"Bekleyin gitmeyin kızlar" diyen Buğlem di.

"E hoca çağırıyormuş?" dedim bende soru sorarcasına.

"Hoca falan çağırmıyor ben nöbetçiye mesaj attım bizi dışarı çıkarsın diye"

"Bu kız sayılı günlede zeki olabiliyor" dedim alayla Çiğseme dönerken.

"Onu bunu bırakında bu kadın umduğumuzdan daha ciddi çıktı ne yapmalıyız" dedi çiğsem cidden aramızda en mantıklı olan kişi galiba Çiğsem.

"Galiba kabul etmekten başka çaremiz yok bunu mecbur yapmalıyız yoksa bütün notlar böyle giderse kesin sınıfta kalırız hemde elimizde olmadan" bu uzun nasihat verici konuşmayı yapan tabiki de Çiğsem di.

"Sen daha önce hiç şiir yarışmasına falan katılmıyorsun ki?" Dedim.

"Efendim?" Dedi Çiğsem anlamadığı belliydi.

"Diyorum ki konuşman akıcı ve insanı rahatlatıyor neden hiç yarışmaya katılmadın şimdiye kadar?" ne diyorum ben ya en nefret ettiğim insana iltifat ediyorum şurada.

"İçimden gelmedi" dedi.

"Tamam kabul ediyoruz galiba başka çaremiz yok" dedim pes etmiş bir tavırla.

"Tamam haydi gidelim" derken Candan hocanın odasına ilerlemdye başladık.

"Bana bak Buğsel Boranın çok üzerine gelmiyorsun zaten arkasından iş çeviriyorum o benim en yakın arkadaşım suçluluk duygusu en üst safada" dedim biraz hızlı konuştum ve nefesimi düzene sokmaya çalıştım bir süre.

"Ya biraz nefes al bu dediğine sen inanıyormusun o bana hayatta sırrını vermez" evet bu dediği doğru işte. Bunları konuşurken kapının önüne gelmiştik.

"Kızlar çalıyorum" Buğlem

"Ne çalması ya aç gitsin böyle bir şeye bizi mecbur bıraktığı için yeterince kızgınım zaten ona aç şunu" diye asice çıkışan tabiki benim.

"Hoşgeldiniz kızlar bana hala mı sinirlisiniz ama fikrinizi yeterince ciddi olmam değiştirdi galiba ilk sınavdan 0 aldınız"

"Evet hocam size hala kızgınız ama evet ne kadar ciddi olduğunuzu anladık ve kabul etmeye geldik" diye cenesi hiç durmayan tabiki bendim.

"Peki ne zaman başlayalım hocam?" Bunu kimin söylediğini tahmin edebiliyorsunuz her halde.

"Kızım Buğlem saçmalama maaşlı işte çalışmıyorsunuz ne zaman açık yönlerini bulursanız gelip bana söyleyin işte" işte evet Buğlem di.

"Tamam hocam"

"Çıkabilirsiniz ama bana bilgi gelmezse notlar aynı şekilde devam eder" dedi son olarak ve dışarı çıktık.

"Şimdi şıçtın Buğlem notlar aynı devam eder diyor" diyen küfürde mastır yapmış bendim.

"İşte cidden sıçtım" bu dediğine gülümsedim kızıda kendime benzettim. Sınıfa girdiğimizde bir şekilde Erenim yanına oturmam lazım diğerleri ne yapacaksa yapsın ama benim bahanem hazır.

"Eren beni biraz fizik çalıştırır mısın? mağlum 0 aldım ya" derken yanına doğru yol aldım tam olarak yanına oturduğumda bana o kadar şaşkın bakıyordu ki gülme isteği uyandırdı ama tüm beklentimle hala yüzüne bakmaya devam ettim ee tabi şaşırdı çocuk. En son kendine geldiğinde

"Evet tamam tabi" hala şaşkın dı ama söz etmedim.

"O zaman yanına geliyorum?" dedim hafif izin alır gibi sanki izin vermeyecek de benim gibi popüler birini bulmuş ben ne diyorum ya iyice Buğlem'e benzedim.

"Tamam gel" dedi şu şaşkınlığı ne zaman geçecek diye bekliyorum ben hala. Sıradan kalktım ve kendi sırama ilerledim çantayı alırken Bora ve Aslım bana şaşkın bakıyorlardı.

"Ne? Fizik çalıştıracak"dedim alayla karışık bu dediğime ben bile inanmamıştım ama mecburdum başka çare yok.

"Şimdilik yedim diyelim" bunu diyen Boraydı. Gülümsedikten sonra Erenin yanına doğru ilerledim ve oturdum.

"Merhaba" dedim en sevimli halimle. Oda bana gülümseyerek.

"Merhaba" diye tekrar etti.

"Nasıl bu kadar yüksek aldın?" dedim. Muhabbet kurmam lazım çünkü.

"Fazla çalıştım diyelim" bu dediğine gülümsemekle yetindim. Bu sırada sınıfa Buğlem girdi cidden neredeydi acaba?

"Burası benim yerim Eylem" dedi ah evet burası onun yeri yeni geldi aklıma.

"Sende Boranın yanına benim yerime otur" ama işine yaradı yalandan Boraya doğru dönüp gözlerini kısarak sinirle baktı ancak bu kadar oynanır ama. Boraya baktığımda oda bana aynı şekilde bakıyordu dudaklarımı oynatarak "özür dilerim" dedi galiba anladı. Buğlemde onun yanına gitti cidden Buğlemin Erenin yanında ne işi var ki?