Oh My Bully

1

İlinody
Oh My Bully

Minho sabah mutlu bir şekilde uyanıp güzelce yeni okul yılı için hazırlanmaya başladı. Yaşadığı yerde üniversiteler lise gibiydi ve yeni üniversiteye geçmişti 21 yaşındaki Minho. Heyecanlıydı çünkü sevdiği tanıdıkları da bu okuldaydı. Chris, Hyunjin ve Changbin... Çok seviyordu onları, zaten hayatındaki tek kişiler onlar ve annesiydi.

Güzelce hazırlandıktan sonra çantasını, anahtarını ve telefonunu alıp çıktı evinden okula yürüdü. Okulunun yakın olması güzeldi onun için.
Yoldayken telefonu çaldı ve Chrisin aradığını görünce hemen açtı.

"Günaydın Hyung"
"Sana da Minho. Yolda mısın?"
"Evet geliyorum"
"Changbinle seni okulun önünde bekliyoruz"
"Anladım. 5 dakikaya ordayım Hyung"
"Tamamdır"

Telefonunu kapatıp devam etti.
Okula geldiğinde arkadaşlarıyla sarıldı Minho.

"Görüşmeyeli daha da yakışıklı olmuşsun ha"
"Changbin sadece 3 aydır görmüyoruz adamı?"
"Of be iyi ki bi iltifat ettik! Hemende mantık yap"
"Sende daha da kısalmışsın Changbin"

Minho ve Chris gülmeye başladılar ama Changbinin bir anda yüzü düştü.

"Minho tek yumruğuma bakarsın kes sesini!"
"Ben daha sana bakamıyorum Changbin"
"GEL BURAYA!"

Changbin Minhoyu kovalamaya, Minho da kaçmaya başlamıştı. Christe onları gülerek izliyor ve peşlerinden gidiyordu.
Minho okula koşarak girdi ve tesadüfen Hyunjine çarptı.

"İyi misin Hyun?"
"İyiyim iyiyim, seni görünce daha iyi oldum. En son seni gördüğümde üzüntüden çökmüştün. Daha iyisin dimi?"
"Evet daha iyiyim"
"Sevindim Hyung"

Changbin ve Christe yanlarına geldi, sonrada dördü beraber okulun bahçesinde oturup sohbet etmeye başladılar.

"Minho bir şey sorabilir miyim?"
"Tabii ki Hyung"
"Baban öldükten sonra kaykayı bıraktın mı?"
"Yani... O öldüğünden beri hiç sürmedim"
"Bence devam etmelisin. Çok başarılısın"
"Sağol Hyung"

Chris Minhoya gülümsedi ve sonra da telefonundan saate baktı.

"Ders başlamak üzere Minho, seni sınıfına götürmemi ister misin?"
"Evet hadi gidelim"

Herkes ayağı kalktı ve sınıflarına gitti. Minho bir sıraya oturdu ve öğretmenini bekledi. Öğretmeni sınıfa girdi ve öğrencilere kendini tanıttı. Ve öğrencilerden de kendilerini tanıtmalarını istedi.
Herkes kendini tanıttıktan sonra sıra Minhoya gelmişti...

"Ben Lee Minho ve 21 yaşındayım. Hobilerim dans etmek, kaykay sürmek ve film izlemek. Korede doğup büyüdüğüm ama ailem Japon. Japoncayı da ana dilim gibi konuşabiliyorum."

Herkese teşekkür edip tekrar sırasına oturdu Minho. Ve diğerlerini dinlemeye devam etti. Sonradan fark etti ki sınıftaki kızlar ona bakıp birbirleriyle bir şeyler konuşuyorlardı. Her yıl olduğu gibi yine birileri ondan hoşlanıyordu. Ama Minho gaydi.

Ders bittikten sonra Minho yine Chrislerin yanına gitti.

"Offf yine aynı şey..."
"Ney?"
"Anladım ben. Sınıfındaki kızlar kesin buna aşık oldu"
"Maalesef Hyunjin haklı"
"Adamın yüzü cennet taşı gibi amına koyayım! Aşık olmayana şaşırmanız lazım"
"Changbin asıl cennet taşı ne amına koyayım?"
"Hyung sana küfür yakıştırmadım yalnız"
"Ses kesini be"
"Ney!?"

Herkes gülmeye başladı, gülerken Hyunjin yine Minhoyu dövüyordu ve Christe hem kendi dediğine hemde Hyunjin ve Minhoya gülüyordu.

"HYUNJİN RAHAT DUR AMINA KOYAYIM"
"HYUNG BAĞIRMA BANA!"
"Tamam hadi yiyecek bir şeyler almaya gidelim"
"Hep açsın Changbin. Hadi gidelim"

1. Bölüm sonu