One Last Time

18 4 1
                                    

-3gün sonra-

Eve gelmeyeli 3 gün olmuştu. Abim benim için korkmuştu ama gerekte yoktu güçlü bir vampirdim ben. eve geldiğimde kimse yoktu duş almak için banyoya gidecektim ama önce şarjı bitmiş telefonu odamdaki şarj makinesine takıcaktım.

Taktıktan sonra banyoya girdim aynaya baktım ve dedim ki "bugünde yakışıklısın jungkook böyle devam" diyerekten içi su dolmuş küvete sabun koydum ve köpük banyom hazırdı küvettin içine gidim girmemle aşağıdan kapı çarma sesleri duymam bir olmuşu.

Gelen Jin hyungtur diyerek çok umursamamiştim ve köpüklerle uğraşmaya devam etmiştim. Birden banyo kapısı açılmıştı gelen Jin hyungtu.

"Nerdesin sen günlerdir aptal çocuk "

"Büyülü ormanda "

"Sen beni deli mi edeceksin bana emanetsin, jungkook bunu bir daha yapma senin için okadar korkuyorum ki bir kardeşimi daha kurtlar yüzünden kaybedemem"

Bu konuda haklıydı Jin hyungun ailesi beni evlatlık almadan önce 17 yaşındaki kızlarını kurtlar yüzünden kaybetmişlerdi. Ve böylelikle Jin hyungun beni gerçekten kardeşi gibi gördüğünü bir kez daha anlamıştım.

"Özür dilerim hyung bir daha olmayacak ama biliyorsun güçlü bir vampirim"

"Söz ver bana jungkook"

"Söz hyung bir daha olmayacak "

Yanıma gelip anlımdan öpmuştü ve geri çekildiğinde gülümsemiti.

"Pasta yapacağım çabuk ol"

"Neli olucak"

"Tahmin et bakalım"

"Ihmm muzlu"

"Evet doğru bildin hadi çabuk"

Jin hyung banyodan çıkmıştı ve bende artık rahat rahat duşta eğlene bilirdim derken aklıma taehyung gelmişti ona kızgın değildim dargında değildim ama onunla konuşmak istemiyordum sahi şimdi ne yapıyordur, acaba
acaba benim için endişelenmişmidir?

Bu düşünceler içerisinde banyodan çıkmıştım ve giyinme odasına gidip kıyafet bakmıştım evde olacağımız için siyah bir atlet ve siyah bir adidas eşofman giymiştim.

Aşağıya indiğimde Jin hyung halen mutfakta pasta yapmakla meşguldu en çok yapmayı sevdiği şeydi pasta yapmak veya yemek yapmak mı demeliyim.

Ertesi gün

Okula gelmiştim ve bahçede benimkileri görmüştüm yine didişiyorlardı "çocuklar hey napiyorsunuz" diyer yanlarına gelmiştim. Gelmemle hayoonun bana sarılması bir olmuştu.

"Nerdesin günlerdir jungkook"

"Anlaşılan birileri benim için çok korkmuş hm"

"Evet hemde çok"

Hayoon çok yakın arkadaşımdı onu çok seviyordum. Tek kolumu boynuna koymuştum ve saçından ölmüştüm o sırada sojun konuşmak için dudaklarını aralamıştı.

the power of magic | TAEKOOK  Where stories live. Discover now