Dauphine | Jikook

23. bölüm

"Jimin, ben çok gerginim."

"Gerginliğin bana da geçti sevgilim, sakin ol lütfen."

Jimin ile Jungkook, Taehyung ile Namjoon'a hediye alıp evlerinin önüne gelmiş, kapı da bekliyorlardı.

"Basayım mı artık?" diye sordu Jimin, kapı ziline bakarken. On dakikadır basmak için bekliyordu.

Jungkook başını salladı. "Bas."

Jimin zile bastı. Mavi saçlı, uzun boylu, esmer tenli ve oldukça yakışıklı birinin kapıyı açmasıyla, gözlerini irice açıp kapıyı kapatması bir olmuştu.

"Bu, Taehyung. Beklediğim bir karşılamaydı," dedi Jungkook. Omuzlarını üzüntüyle düşürdü.

Taehyung, tekrar kapıyı açtı ve Jimin'in kolundan tuttuğu gibi içeri aldı. Jungkook'a bakmadan kapıyı tekrar kapattı.

Jimin, şaşkınlıkla baktı Taehyung'a. "Onu almayacak mısın?"

Taehyung elini beline koydu. Kaşları çatıktı ve Jimin'i inceliyordu. "Sen kimsin?"

Jimin, Taehyung'un bakışlarını aldırmadan gülümsedi. "Ben, Park Jimin. Jungkook'un sevgilisiyim."

Taehyung başını salladı. "Ben de, Taehyung. Memnun oldum, Jimin. Diğeri ile ilgilenmiyorum." Kocaman gülümsedi. "Ay sen ne tatlı bir şeysin böyle." Uzanıp Jimin'in yanaklarını mıncırdı. "Çok tatlısın~" Çekici bir bakış attı. "Yakışıklısın da."

Jimin, Taehyung'un ellerini tutup kendinden uzaklaştırdı. Gergince gülümsedi. "Beni biraz korkutuyorsun."

"Korkma hayatım. Tatlılara bir şey yapmıyorum." Taehyung kıkırdadı. "Her şeyi bırakıp gidenler korksun!"

Jimin kapıyı işaret etti. "Onu içeri alsan, nasıl olur?"

Taehyung kaşlarını kaldırdı. "Onun yerine seni alsam? Arada severim, yemeğini ve su ihtiyaçlarını da karşılarım."

Jimin, Taehyung hakkında bir ilk izlenim bile edinemiyordu. "Evcil hayvan olmak istediğimi sanmıyorum. Tedavi etmeyi tercih ederim."

Taehyung kıkırdadı. "Niye? Baytar mısın?"

Jimin, tuhaf tuhaf Taehyung'a baktı. "Veteriner hekimiyim."

Taehyung kollarını göğsünde birleştirirken, "Aynı şey," dedi.

Jimin derin bir nefes verdi. Taehyung, kendisinden daha deli biriydi galiba. "Jungkook'u içeri alalım."

"Kısa misafirliğin için teşekkürler, Jimin. Seni tanımak güzeldi," dedi Taehyung, kapıyı gösterirken.

"Ne?" Jimin uzanıp Taehyung'un kolundan tuttu. "Onunla konuşmalısın, Taehyung."

"Hayır." Taehyung'un sesi çok netti.

"Evet. Bak, ne yaşandı çok bilmiyorum ama en az o da senin kadar üzgün. Sadece onu dinle olur mu?"

Taehyung başını iki yana salladı. Kolunu Jimin'den kurtardı. "İstemiyorum, Jimin."

"Sevgilim, nerede kaldın?"

Uzun boylu, kısa saçlı, iri yapılı kişiyi Jimin gördüğünde bu kişinin Namjoon olduğunu anladı.

"Bu kim?" diye sordu Namjoon, Jimin'e bakarken.

Taehyung umursamaz bir tavırla, "Jungkook'un sevgilisiymiş," dedi.

Jimin gözlerini devirdi. Namjoon'a baktı. "Ben, Jimin. Evet, Jungkook'un sevgilisiyim. Sen de Namjoon olmalısın?"

Namjoon'un gözleri şaşkınlıkla açılmıştı. "Jungkook mu? O nerde?"