Daha fazla oyalanmadan tepsideki viskileri tek tek yerleştirirken elimdeki son bardağı da koyacaken ufak bir bakışla esmere bakmış gözlerinin eğilmemden dolayı iyice ortaya çıkan belimde olduğunu görmemle utanarak geri doğruldum, arkamı dönüp ilerleyeceken bileğime dolanan parmaklarla sert bir nefes çektim.
Ufak bir açıyla bileğimi tutan elerin sahibine baktığımda iğrenç bakışların sahibi olduğunu farketim. Bileğimi ondan kurtarmak amacıyla kolumu kendime doğru çektiğimde bu haraketimle beraber bileğimdeki tutuşun sıkılaştığını hissetim.
Ufak bir açıyla esmer tenliye baktım, kaşları çatılmış bileğimi tutan ellere bakıyordu, boynundaki damarlar git gide kendini beli ediyor resmen patlamaya hazır bir bombayım diye bağırıyordu.
Bakışlarımı tekrar bileğimi tutan ellerin sahibine çevirdiğimde yüzündeki iğrenç sırıtma eşliğinde beni süzüyordu.
"Bir gecelik benim olmaya ne dersin tatlım, emmin ol sana çok güzel hissetireceğim."
Bardak kırılma sesi ile irkilerek bakışları o yöne yöneltiğimde esmer avucun arasından süzülen kırmızı sıvı ile şokla gözlerimi irileşmiş aynı zamanda bileğimdeki tutuşun yok olduğunu hissetmiştim.
"Bay Park haddinizi aşmayın!"
"Hadi ama Taehyung benimde ihtiyaçlarım var". Adamın iğrenç sözüyle yüzümü buruşturarak fırsattan istifade bir kaç adım uzaklaşmıştım.
Arkamı dönmüş gideceken duyduğum iğrenç ses ile ellerimi yumruk haline getirerek sıktım. Avuç içlerim kaşınıyordu!
"Ah güzelim nereye böyle? Daha eğleneceğiz, hadi söyle bana gecelik kaç wo-"
Kafasına geçirdiğim tepsi ile sözü yarıda kesilmiş acıyla inlemeye başlamıştı. Kulaklarıma gelen kıkırtı ile bakışlarımı masaya yöneltmiş Bay Kim'in yanında duran adamlara ait olduğunu görmüştüm. Bakışlarımı Bay Kime çıkartığımda sinirden kızarmış yüzü ile yanımıza gelmişti.
"Lee, Bay Park ı al ve götür, kendisini bir süre misafir edeceğiz. " derin sesi ile içimde ufak bir titreşim hissetmiş büğütüğüm gözlerimle ona bakıyordum.
"Tabi efendim"
Koruması olduğunu düşündüğüm adam az önce kafasına tepsi geçirdiğim adamı yakasından tüğ taşıyormuş gibi sürükleyerek mekandan çıktı.
Esmerin bakışları bana döndüğünde dudaklarında ufak bir tebessüm oluşmuştu, bir kez bile olsa dahi o dudaklar tarafından öpülmek nasıl hissetirirdi acaba? Tanrım ne düşünüyorum ben!
Dikkatimi dağıtmak amacıyla bakışlarımı onun üzerinde gezdirdiğimde kanamaya devam eden avuç içlerini farketim.
"Ohh, Bay Kim eliniz kanıyor?"
"Sorun değil ufaklık geçer bir kaç güne" ufaklık?
"Öyle olmaz ama efendim eliniz mikrop kapar, izniniz olursa elinizi ben sarabilirim"
"İzin senindir" aldığım cevap ile gülümsemiştim. Hızlı adımlarla nerden ne ara bulduğumu bilmediğim ilk yardım çantasıyla geri döndüğümde bar taburelerinin birinin üstünde oturduğunu gördüm.
Pekte minik olmayan adımlarla beraber yanına gittiğimde kehribar rengi irisleri benim kahverengilerimle buluşmuştu.
İlk yardım çantasını açarak içindeki
İhtiyacım olan malzemeleri çıkartarak geri kapatmıştım. Ayakta durmaya devam ederken hafiften eğilerek ellerini ellerimin arasına almış incelemeye başlamıştım, kesikler çok fazla derin değildi bu güzel bir haber.Elini incelemeye devam ederken belimde hissettiğim tutuşla şaşırmış, belimdeki elin beni yönlendirmesine izin vermiştim. Beni dizine oturtuğunda şaşkın bakışlarımı ona çıkardım.
"Böyle daha rahat olur, her ikimiz içinde" şaşkınlığımı üzerimden atarak başımı onaylar anlamda salamış ellerini tekrar ellerimin arasına almıştım.
Kolanya ile ıslatığım pamuk ile ilk önce kanları temizlemiş daha sonra başka bir pamuğa tentürdiyot dökerek yaraların üzerinde ufak haraketlerle gezdirmiştim.
Temizleme işi bittiğinde sargı bezini alarak yavaş haraketlerle ve özenle sarmıştım elini. Bakışlarımız buluştuğunda gülümseyerek dizinden kalkmış benim arkamdan ise o ayaklanmıştı.
Esmer tenin git gide bana yaklaştığını farketiğimde kalbimin hızlı çarpışlarını hissedebiliyordum, niye böyle olmuştuki şimdi?
Bay Kim dibimde bittiğinde boyumuzu eşitlemek için eğilmiş, nefeslerimizi birbirine karıştırmıştı. Ne olacağını beklerken yanağımda hissettiğim ıslaklık ile bir kaç saniyelik gözlerim kapanmış, büğütüğüm irislerimi esmere dikmiştim.
"Teşekkür ederim ve görüşürüz, görüşeceğzide küçüğüm" dediği gibi mekandan çıkmıştı. Ben hala arkasından şaşkın şaşkın bakarken mesai saatinin bitiği habercisi olan alarm ile bende mekandan ayrıldım.
---------------------------------------------------------
Hello!
Kısa bölüm oldu kusura bakmayın bir sonraki bölümde telafi edeceğim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☆Bugs Bunny☆|YKTT|
Fiksi Penggemar^Barda garsonluk yaparken kendisine sarkıntılık edan adamın kafasına tepsiyi geçiren Jeon Jungkook ve onu ilk gördüğü andan beri kendisine ait olmasını Kim Taehyung ^ Seme:Tae Uke:Kook ~İlk fic~