bölüm 1

60 5 1
                                    

Gözlerini  açtığında  bir  şehiriçi  otobüsünün en arka koltuğunda bulmuştu kendisini, kan ter  içindeydi. Oraya nasıl gittigine dair en ufak bir fikri yoktu. Yanında oturan ,40 yaşlarında siyah montu kirli sakalları ve uzun saçları olan adama gözleri takıldı bir an. Hatırlamak istiyordu oraya nasıl geldiğini, sonra kafasını çevirdi ve otobüste hatırlayabileceği en ufak bir şey aradı gözleri. Sırt çantalarının içindeki agır kitap ve defterleri taşımaktan yorulmuş ögrenciler gözüne çarptı , biraz daha uzağındaki yaşlı bir kadını gördü ve yaşlı kadının hemen yanı başındaki bir çift sevgiliye gözleri uzun uzun daldı.. Ve daha sonra başını öne eğip ayakkabısının ucuna bakmaya başladı ve kafasında; ben kimim ? Burda ne işim var ? Adım ne? gibi binlerce sorular dolaşırken. Az önce gözleriyle süzdüğü o kırklı yaşlarındaki adamın kısık bir sesle ;

- İyi misin ?

Sorusuyla  irkilip ayakkabısındaki gözlerini kaldırıp adama baktı.. Heyecanlı bir şekilde ;

- İyiyim. Fakat bu otobüs nereye gidiyor acaba ?

Diyerek ilk sorusunun cevabını ögrenmeye çalıştı.. Siyah montlu adam ise şöyle biraz dogrularak ve şaşırmış bir yüz ifadesiyle

- Sen nereye gittiğini bilmiyor musun ? diyerek soruyla cevapladı genç adamın sorusunu..

Genç adam ise ;

- Hayır , bilmiyorum. Lütfen söyler misiniz nereye gidiyor bu otobüs ?

diyerek sorusunu tekrar yöneltir orta yaşlı adama.

Yaşlı adam ellerini montunun cebinden çıkarıp tabelayı gösterek;

- Kadıköy 'e gidiyor. Sen nereye gidiyorsun ? dedi.

Adamın kendisiyle ilgili en ufak bir fikri yoktu. Nereye gideceğini ve nereye ait olduğunu bilmiyordu. Kafasının içinde  tam bir çıkmaz sokağa girmişti. Kafasında binlerce sorusu olan adamın, sorularına her geçen dakikada bir yenisi daha ekleniyordu. Tam orta yaşlı adamın sorusunu cevaplayacakken , dışarıda sanki daha önce gitmişliğin bir hissini doğurucak şeyler görmeye başladı.. Elbise dükkânları , marketler ve kuruyemişçiler hızlı bir şekilde gözlerinin önünden geçerken inmesi gerektiğini düşündü ve orta yaşlı adamın sorusuna derin bir nefes alıp heyecanlı ve kararlı bir ses tonu ile bir çırpıda cevap verdi :

- Bilmiyorum ! Ama inmeliyim..

Hızlı bir şekilde adamın yanından kalktı ve kapının açılması için şoföre seslendi ;

- Kapıyı açın şoför bey, inmem gerekiyor acilen! dedi.

Şoför ise bu garip adama hemen dikiz aynasından baktı ve süzmeye başladı.  1.75 boylarında, takım elbisesinin bazı yerlerinin yırtık, koyu siyah saçlarının dagınıklığını, kirli sakallarını ve birşeyler arayan gözlerini fark edince ;

Şoför: Beyefendi inmek için durağı beklemelisiniz,dedi

- Hayır bekleyemeyeceğim, benim hemen inmem lazım, lütfen kapıyı açın! dedi

Fakat adamın gözleri hala dışardaydı sanki buraya daha önce gelmiş gibiydi.Otobüsün içindeki o orta yaşlı adam , ögrenciler, yaşlı kadın ve diger bütün insanların meraklı bakışlarından çok rahatsız olmuştu.  Daha sonra yine kapının açılmasını şoförden isteyecekti ki , gözleri kapının üstündeki imdat çekeceğini gördü. Şoförün kapıyı açmayacağını düşünerek imdat çekeceğini kullanarak kapıyı açtı. Dışarıdan içeriye giren toz bulutları , sonbahar aylarının o kahverengi yapraklar içeri dolarken, otobüsteki insanların bakışları arasında atlamayı planladı.. Şoförün aynadan bunu fark etmesiyle ani fren yaparak otobüsü durdurmaya çalışırken herkesin dikkati dagılmıştı..Tam bu sırada adam otobüsten atlayarak , otobüsteki ve dışarıda ki bütün insanlara heyecanlı dakikalar yaşatmıştı.

Evet artık otobüsün dışındaydı. Kendisine yabancı olan binlerce yüzün ve anlamsızca adama bakan gözler çevrilmişti.. Otobüsün ani fren yapmasıyla dışarıda oluşan kargaşalardan sıyrılarak kaldırıma çıktı ve önce sağına ,sonra soluna baktı daha sonra sol kolundaki saate bakıp , saatin öğleden sonra 03:25 olduğunu gördü. Şimdi ise kafasında yeni yeni sorular çoğalmaya başlamıştı bile. Her geçen dakikada daha da artmaya başlıyordu soruları. Ama önce oradan hemen uzaklaşmak istedi adam. Hızlı bir şekilde geldigi yöne doğru yürümeye başladı. İnsanların yüzüne baka baka , sağında ve solunda olan iş yerlerine , evlere ve  parklara herşeye uzun uzun baktı...

BiriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin