karadeniz turu // woosan

ben bitti demeden bitmez

wooyoung
simdi arka koltuklardan mi yoksa
on koltuklardan mi bilet aldığına
dikkat etmeli miyim

yunho
hocam önemli

yeosang
düşündüğü şeye bak gerizekali 
 

yunho
evden çıktın mı
geç kalcan

wooyoung
geldim bile sinemaya
sence geç kalır mıyım
SEVGİLİMLE BULUSMAYA
tam sevgilim değil galiba
bilmiyorum

mingi
fakbadi olabilir mi? flört? takılmaca?

wooyoung
daang
hiçbiri
sus

yunho
dalga gectik baya ama
ilk normal datelerine çıkıolar
duygulandım
oğlum mezun oluomuş gibi hissediyorum

wooyoung
yia yunhooo🤭🤭

mingi
ben hala dağdan atlama vlog bekliyorum

yeosang
sen hala orda misin la

mingi
evet
hayirdir
zoruna mi gitti

wooyoung
of bi sus
niye salak salak konusuo bu

yunho
sinirleri GERGIN onun

mingi
hayır değil
sen öyle sanion

wooyoung
NE SAN MI

yeosang
bilipdum bunu diyecegini of
CRINGE KOMASI

yunho
hala beklion mu la

wooyoung
evet
mesaj attı
geliomus

mingi
gelmezse gülerim

wooyoung
ZA AMCIK GELDI
GORDUM KARSIYA GECIO
GIRDI MI

mingi
GİRDİ WOOYOUNG GIRDI

yeosang
cidden bi garip bu bugün

yunho
ben minginin GERGINligi alicam
sıkıntı yok

yeosang
🤔🤔

---

"çok beklettim mi?" 

"yok yok ben de yeni geldim zaten"

aslında yirmi dakikadır bekliyordu ama san'ı kötü hissettirmemek için çaktırmadı. ayak üstü bir iki nasılsın muhabbeti yaptıktan sonra san biletleri önceden aldığı için bir kaç atıştırmalık alarak salona geçtiler.

wooyoung arka sıra mi on sıra mi diye dikkat ederken san öyle bir yerden seçmişti ki koltukları, sıranın en ortasındaydı. ne ön ne de arka denilebilecek bir yerdi. wooyoung'un çıkarım yapıp eğlenme zevki elinden alındığı için hayalleri yıkılmıştı.

koltuklara geçtikten sonra abur cuburlari da paylaşıp filmi beklemeye başladılar.  ortam biraz gergindi. sonuçta ilk adam akıllı buluşmalarıydı.

"bu arada, ne izleyeceğiz biz?"

bu zamana kadar sormak aklına gelmemişti. tüm seçimi san'a bırakmanın mantıklı bir fikir olmadığını fark etmesi biraz uzun sürmüştü.

"ben de tam bilmiyorum konusunu. romantik filmdi ondan bunu seçtim"

"ne? romantik mi? ciddi misin?"

"sevmiyor musun?"

sevmek ne kelime. nefret ediyordu. wooyoung'un sevdigi film tarzı genelde polisiye gerilim filmleriydi. hayatı boyunca okuduğu üç kitaptan ikisi polisiyeydi. diğeri de okuma yazma kitabı.

şuan normalde san'a trip atması ve sen benim sevdiğim film tarzını bilmiyor musun demesi gerekiyordu ama düşününce san'ın onun hakkında pek bir şey bilmediğini fark etti. o da san hakkında bilmiyordu.

ikisi de birbirinin en sevdiği şeyleri genel olarak bilmiyordu -san bilmelerine fırsat vermemişti-

tabi ki en sevdiği renk, en sevdiği yemek
tarzı basit şeyleri biliyorlardı ama film dizi zevki gibi şeyleri pek bilmiyorlardı. o yüzden bir şuanlık bir şey dememeye karar verdi wooyoung. tabii bunun tribini sonra atacaktı.

"yok ya şaşırdım sadece senden daha farklı bir film beklerdim"

"beğenmezsen kusura bakma pek bilmiyordum ne seveceğini rastgele seçtim gibi oldu"

"önemli değil san hem senle izleyeceğim için sorun yok"

aralarındaki bu garip durumu wooyoung'un iltifatı yumuşatmıştı. san kendini daha rahat hissetmeye başlamıştı. film başlayana kadar birbirleri hakkında daha çok şey öğrendiler. wooyoung gereksiz her detayı verirken, san gülümseyerek dinliyordu onu.

---

abi entrika dram bitti ben ne yazacamkne
neyse GORUSMEYWLI NABERR
yarrama benzedi bu gece uyuyamadım ve bir anda yazdım afiom
hanfendi ben deliyim