Lütfen nasıl olduğuna dair yorum yazın. Nasıl olduğunu merak ettim ve uzun olduğunu düşünüyorum. Votre atmanızı da istiyorum. Bir de biraz geç oldu özür dilerim. Ipaddan yazıyorum ve bir sorun oluştu. Sizi seviyorummm:)))))))
Gerçekten buna inanamıyorum yaa. Okulun daha başlamasına bir hafta var ve biz oryantasyon ( kesin yanlış yazdım.) diye bişe için yani daha doğrusu ödevleri kontrol etmek için şimdiden okula gidiyoruz :( Her neyse serbest kiyafet olduğu için bir tişört ve tayt giydim ve spor ayakkabılarımı da ayağıma geçirdim. Asla saçlarımı taramadan dışarı çıkmam o nedenle saçlarımı taradım ve babamla yola çıktım aslında okul bize çok ama çok uzak fakat bugün okulun ilk günü olduğundan ve servisler bizi nerden alçağını bilmediğinden babam götürdü. Beni sınıfa bıraktı ve gitti 6/B sınıfına girdim. Gerçekten altı olmuş muydum yaa. Ben gine anaokulu olmak istiyom offf:(((
Her neyse eski sınıfımdan yani 5/C den sadece iki arkadaşımla aynı sınıftaydık: Ecem ve Ceren . ( kızlardan ) Ecemi severim, iyi bir kız. Aslında cerenide severim de biraz aramız kötü. Ve herkes onla dalga geçiyor arada acıyıp koruyorum ama çoğu zaman bende dalga geçiyorum. Ee napıyım ya çok komik şeyler yapıyo arada bende tutamıyorum kendimi işte. Her neyse. Daha sonra iki yeni arkadaşım da gelmişti. Geçen sene kendime söz verdiğimden ( az sonra açıklıcam) onlarla hemen sohbete başladım gerçekten iyiydiler. Naz ve Melike yeni gelmişti. Melikeyide severim iyi kızdır ve okulun geri kalan diğer kızları ise geçen sene 5/B dekilerdi. Aysu,Mina, Selin ve Azra. Onlarıda çok seviyorum. Aysu çok enerji dolu ve tatlı, Selin kanayan parmağındaki kanını emmesine rağmen( vampir) çok iyi ve Mina da sessiz olmasına rağmen çok sevilesi. Azrayıda severim yani işte.
Geçen sene verdiğim sözü açıklıyım:
Daha öncede söylediğim gibi ben 5/C deydim ve sınıfa geldiğim tek yani kız olduğumdan Ceren kadar da olmasa bile bende bir dışlanma hissediyordum. O zaman duyguluydum ya. Şimdi duygusuz pisliğin tekeyim. Her neyse. Ben öyle hissettiğimden geçen sene kendime bir dahaki sene isterlerse dünyanın en kötü kızını getirsinler, isterlerse hiçkimse onu sevmesin hatta sırf ona iyi davranıyorum diye beni de dışlasınlar onunla herzaman ilgilenicem demiştim. Hayatımda kendime verdiğim tüm sözleri tuttum ben bir tanesi hariç: Asla duygusuz olmucam.
Her neyse. Zaten tanıştıklarım hiç de kötü değillerdi hatta ben kendimi söz verdim diye zorlamadan onları sevdim. Zaten insanlarla anlaşan bir tip olduğumdan dolayı en iyi arkadaş olup çıktık.Ilk önce Nazla tanışmıştık ve Duruyla hep beraber oturmuştuk. Çok eylenceliydi. Daha sonra Ayışığı gelmişti ve ben ondan nefret ediyodum. Çünkü bildiğiniz gelip Nazı banden çalmıştı. (Mantığa bak ya ) Tabikiside sevmicem zaten çok da gıcık bir tipe benziyordu. ( burdan Ayoşa çok ama çok büyük özürlerimi yolluyorum) tamam ya dost canlısı da göründüğü oluyo ama off her neyse. Yani biz Ayışığıyla hiç de iyi değiliz ama umurumda değil zaten o 6/A da. Aslında Nazı hiçte çalmadı sadece arada voleybol konuşuyorlar o kadar. Kimi kandırıyosam. Her neyse boşverin. Gülüş de birkaç gün sonra geldi okula. Çünkü o Adapazarı'ndan geliyordu ve biz hemen anlaştık. Ondan sonra Naz bizim Ayoşla daha iyi anlaşmamız için onu da bizimle takılttırmaya a başladı yani Ayoş da bizimle takılmaya başladı. Daha sonra ona alıştığımı hissettim. Çok zevkli bir kızmış onu anladım:))))) Daha sonra nasıl olduysa bizim sınıfa geçti. Sıkıcı oryantasyon bitince ve okul başlayınca daha çok anlaşmaya başladık ve gerçekten Ayoşu çok sevdim. Tamam ilk sevmiyordum ama Gülüşede öyle olmuş yani ilk oda nefret etmiş napıyım.
Okuldaki derslerimi sorarsanız iyiler ya hemde çok sanırım okul birincisi olmuşum altılar arasında ama inek değilim şimdi. Zaten bu yüzden de notlarımı hiç beyenmiyorum yani. Neden diye sorarsanız da bizim deneme teoklarımız oluyor. Okulumuz özel olduğundan. O teoklardaki notlara göre sıralama yapılıyor zaten ama bir kız okuldan gitmişti, gitmese o birinci olurmuş bu da beni sinir etmeye yetiyor. Zaten ben sinirli bir insanımdır. Naz, Gülüş ve Ayoşun derslerinde çok iyi zaten biz sınıfın en başarılılarıyız, sanırım.
Sınıfa girip eski arkadaşlarımla da özlem giderip, yeni arkadaşlarımlada tanıştıktan sonra sınıfa gelen Ayoşla dolanmaya başladım. Dolanmak ne demek derseniz gezmek anlamına geliyor çok garip kelimelerim vardır ve bu da onlardan biri. Biz Ayışığıyla dolanıp geldikten sonra sınıfa yeni bir çocuk geldi. Sanırım yakışıklı denilebilir. Adını merak ediyorum. Tamam bir gidip konuşuyim:
- Meraba sanırım yeni geldin.
- "evet yeni geldim bu arada ben Dolunay,
- Ayça.
- Tanıştığıma memnun oldum Ayça.
- Hı bende, gülümseyip yerime geçtim. Birazdan öğretmen gelir.Dolunay:
Sınıfa girdim, gerçekten güzel bir sınıf fakat ben eski okulumu istiyorum. Her neyse bu okulda güzel hem eskiden yaşadıklarımı da unutmuş olurum. Hala düşününce, anlaşabiliriz. ( Ay ne demessin kesin anlaşırsınız. ) neyse bende biraz erkeklerin yanına gideyim:
- "Meraba gençlik "of ya öğretmen geldi şuraya oturiyim.
- Meraba ben Uzay yeni geldin herhalde.
Ya buradakiler de çok cana yakınmış. Iyiki gelmişim.
- evet yeniyim ve ben Dolunay.
- Iyi, gezeriz teneffüste okulu gösteririm de aslında ben de yeni sayılırım çünkü okulun yeri değişti.
- hı hı biliyorum
- "Evet sizin adınız neydi çocuklar" Hocanın böyle demesiyle sohbetimiz bozulmuştu.
- uzay
-DolunayTeneffüste Uzayla gezdik, onu da sevdim ve en yakın arkadaşı Çınarıda çok sevdim iyiler ya. Her neyse derse girdik. çok çabuk geçtiler, zaten çoğu ders isimlerimizi filan sordular ve çabucak öğle teneffüsü geldi, koşarak aşağı indik.
Ayça :
Öğle teneffüsünde yemek yedikten sonra Nazla okulun sonu dediğimiz bir yere geldik. Tabiki bizimle birlikte Gülüş ve Ayışığı da geldi. Biraz oturduk ve bahçeye çıktık ama Gülüş bahçeye çıkmayı sevmediğinden ve Nazında canı istemediğinden Ayoşla gezindik. Gerçekten eylenceliydi. neyse diğer dört dersde sıkıcılığıyla geçince servislere doğru yola çıktık. Burası çok karışık nasıl bulucam. Ilk önce hep birlikte( Naz, Gülüş be Ayoşla ) öğretmene gidip nerde oturduğumuzu söyledik o da bize servis numaralarımızı söyledi. Sonra ayrılıp aramaya başladık. Her yeri gezdim ama 3 numaralı servis yok uff ya giderse, birazdan bulurum herhalde. O değilde burası çok karışık o sırada Dolunayla çarpıştık.
- Ayça ben servisi bulamadım ya
-Bende bulamadım, seninki kaç numara?
- 3
- "Aaa aynı servisteyiz. Dolunay şurada gördüm. "Servis ablanın yanına gittik ve arabaya bindik birazdan okuldan çıkmıştık fakat çok trafik vardı bir saate anca gittik eve. Dolunayın evi bizim eve çok yakındı. Serviste biraz sohbet ettik ve bir saat çok da çabuk geçmişti. Bu çocuğu şimdiden çok sevdim:)))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir aşk hikayesi
Ficción GeneralBütün umutların kaybolmuşken yeni birinin gelip sana el uzatması nedir bilir misiniz? Peki ya bana aşık olmaz dediğiniz birinin size aşık olması... Tam birini unutmuşken başkasına aşık olmak... Hiç güvenmediğiniz birinin size güvenmesi... En önemlis...