Son Durak

Feministlik Ruhu..

Melisin ağzından;
Sabah yine alarmın sesiyle uyanmak istesem de kafamdan aşağı dökülen bir bardak soğuk suyla çığlık atarak güne uyandım. İçimden ablama soverken dışardan sadece sitem edebiliyordum. Göt korkusu sen nelere kâdirsin?! Kalkıp üstüme okul formamı geçirdim. Ufak bir rimel sürüp cantamı aldım ve kahvaltı masasına oturdum. Biraz atıstırdıktan sonra ablamla birlikte okula doğru yürümeye başladık. Ayşin beni okula bırakıp kafeye doğru ılerlemeye başladı. Bende sınıfa girdim ve Cansunun ' yakın arkadaşım ' yanına oturdum. Birinci ders matematiktı ve benim sayısalım diğerlerine oranla daha yüksekti. Derste birkaç soruya kalkarak dersi noktaladık. Zil çalınca Cansuyla birlikte kantine indik. Karısık tostla limonlu ice tea mızı bitirdikten sonra sınıfa çıktık. Şu çocuğada ayrı bir ayar oluyorum birgün kavga etmessek iyidir diye düşünürken hoca sınıfa girdi. Ders biyolojiydi ve Egemen hoca dersin hakkını yine vermişti. Zil çaldığında ağzı yayık gibi olan Mertcan konuşmaya başladı.
- Biz erkekler herşeyde kadınlardan üstünüz. Neymiş kadın erkek eşitliği istiyorlarmış. Ancak isterler zaten biz kadınlardan daha üstünüz ve güçlüyüz. Aksını iddia edenler var ben onlar kadar sala..

-BANA BAKSANA LAN SEN! Sen nasıl adamsın ah pardon adam demişim kusura bakma nasıl bir insansın. Allah sizi kadınlardan güçlü kıldı çünkü bize daha iyi bakabılmenız için neymiş erkekler güçlüdür daha üstündür nah sana üstünlük. Sen bu zekayla çok yaşamazsın. Çok dayak yersin ben sana söyleyeyim. Eğer bu tartışmayı devam etmek istersen ben her zaman buralardayım ama bir dahaki bu kadar sakin olmam. Ve son olarak senın kadar cahil insanlar oldukça bu ülke neden gelişmiyor diye yakınan insanlara sesleniyorum bu kaz kafalılar oldukça gelişmeyi bırak çökücez haberlerı yok. Bır dahakine dedıklerıne dikkat et yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim.
Mertcan bana alayla bakmaya başladı ve
- Ne yapabilirsin ki çok merak ettim?
Dedi. Ben ona keskin bakışlar atarak
-Çok mu merak ettin? Göstereyim o zaman
Diyerek Mertcanın gözünün altına yumruğu geçirdim. Bunu beklemeyen Mertcanın kafası sağa tarafa dönerken sendeledi ve arkadaşlarına yaslandı. Herkes bana 'sen ne yaptın' dermiş gibi bakarken sınıftan çıktım ve peşimden Cansu geldi. Cansu bana şaşkınlıkla bakarken bende 'Ne var?'gibisinden bakış attım.
-Kızım öyle yumruk atmayı nerden öğrendin sen?
- E iki yıl boks kursuna gitmiş bir kızı çok küçümsüyorsunuz.
- Oha lan benim niye haberim yok?
-Sormadın söylemedim yavrum.
Diyerek göz kırptım. Cansuyla kahkaha atarak kantine indik. İkişer tane çikolata alıp hepsini bir dakikada silip süpürdük. Cansu bana baktı ve
- Kanka noldu bilsen?
-Noldu lan? Kötü bişeymi? Yine ne bok yedin Cansu?
-Yok be ne yapıcam ben ne yaparsan sen yapıyon. Neyse siz Mertcanla kavga ederken Utku kapının yanında sizi izliyodu ve sen Mertcana yumruğu geçirdiğinde ilk önce bir şaşırdı sonra ilk bir sırıtmaya başladı sonra resmen kahkaha attı.
- Ne? Ordamıydı? Allah seni napmasın Cansu? İnsan bir kaş göz yapardı saçımı başımı düzeltseydim!
-O sıra saçın başın iyiydi ve o sıra o adrenalınle beni takmazdım.
Haklıydı. Neyse sınıfa çıktık ve sınıfta bütün gözler bana döndü. Hele Mertcan öyle bakışlar atıyordu ki sanki öldürcek. Bu arada gözünün altı morarmış. Şaheserimı ozenle ınceledım ve Cansuyla kahkaha atarak sıramıza oturduk. Hoca geldi ders müzikti ve hoca fazla sıkmıyordu. O sırada kapı çaldı ve içeri nöbetçi öğrenci Mertcanla beni çağırdı. Aha şimdi sıçtık. Cansuya ' benim için dua et' diye fısıldayıp dik yürüyüşümle korkmadığımı belirterek ilerledim. Odaya girdiğimizde ablamı görmem ve arkamı dönüp kaçsam ne kadarımı alır diye hesaplarken ablam
- Sakın deneme bile
Diyerek uyarıda bulundu. Ah be keleş Hüseyin ablamı niye cagırtıyon sen? Biz aramızda anlasırdık yani. Ve müdürümüz olacak keleş Hüseyin konuşmaya başladı.
-Evet çocuklar velilerinize olayı anlatmak ısteyen varmı?
-Hocam bu kaz kafalı olacak Mertcan kadınlar hakkında atıp tuttu bende bana kalan görevi yerine getirdim. Bu olayı size anlatanı bulup onada geçirecem iki tane.
Son cümleyi fısıldayarak söylemiştim ve sadece Mertcan duydu. Bana bakmaya başlayınca ona pis pis sırıtıp göz kırptım. Kaşlarını çattı ve sana sorarım bunun hesabını dermiş gibi baktı. O sırada nöbetçi öğretmen Egemen hoca odaya teşrif etti. O sırada Mertcanda bir sen eksıktın zaten diyerek fısıldadıgında ben kahkahayı çoktan patlatmıstım. Herkes bana bakmaya başlayınca sustum ve müdürün birkaç vıdı vıdısından sonra bır daha olmaması icin benı uyardı ve odadan nazikçe kovdu. Ablam
-Aferin benim kardeşime seninle gurur duydum kardeşim. Bir dahaki sefere iki gözünü morart ama.
Diyip göz kırptı. Bizim ailede göz kırpmak moda da. Ablamın bu sözlerinden sonra herkes şaşkınlıkla bize baktı ve Egemen hoca daha fazla bu ortamda kalamam dercesine ortamdan uzaklaştı. Ablam da işine geri döndü ve bende ablamla gurur duyarak sınıfa ilerledim. Sınıfa gırınce herkesdekı ilgi bizden tarafa oldu. Cansuya olup bıtenı anlattım ve oda kahkaha atmaya başladı. Gün boyu herkesin bakışlarına maruz kalmıstım ve Utkuyla bir kez göz göze gelmiştim. Bana bakarak sırıttı ve göz kırptı. Hey göz kırpmak bana özeldi ama! Okul cıkısı eve gittim ve bugünün vermiş olduğu yorgunlukla kendımı yatağıma attım.