it's beginning to look alot like christmas

24

🐰

"İçime gel!" Omegası kısık sesle inleyerek konuştuğunda alfamı cidden zor tutmuştum. Kızgınlığımın sonu olsa da herhangi bir risk alamazdım.

"Kes çeneni!" İçinden son bir vuruşla çıkıp kendimi gelmemek için tutarak penisimi tutup ağzına yöneldim. Boğazına kadar ilerleyip kendimi bıraktığım anda biraz öğürdü ama en sonunda hepsini yutup penisimi emdi. Geri çekilip ağzından süzülenleri parmağımla toparlayıp emmesine izin verdim.

"İçime gel demiştim." Kızgın bir tonla söylenip omzuma vurdu.

"İkimiz de şu an baba olacak kapasitede insanlar değiliz yavrum. Sonra."

"Uf." Bacaklarımda kendimi tutacak derman kalmayınca yanına yatıp çektim sevgilimi kendime. Çok seviyordum, canımdan öte.

"Gguk?"

"Efendim aşkım?"

"Şu meseleyi abime anlatsak mı artık? Sen Tokyo'da turnuvadayken annem aradı ve anlatıp anlatmadığımızı sordu ve artık söylememiz gerektiğini, bir sıkıntı çıkmayacağını da söyledi."

Gözlerimi açıp güzel yüzüne baktım. Ben tarafından sertçe dağıldıktan sonra bile büyüleyici görünmesi hiç adil değildi.

"Sen nasıl istersen güzelim. Kendimizi ve evi de toparlayıp akşam yemeğe davet edelim, olur mu?"

"Olur tabiki." Yataktan kalkıp onu da kucağıma alarak banyoya yöneldim. Elleri asla rahat durmuyor, tırnaklarını omuzlarımda ve göğsümde hissediyordum.

"Rahat dur eşek herif!"

🐰🐯

Alfa ve omega iyice temizlenmiş, evi de toparlayıp güzelce yemek yapmışlardı eğlenerek. Şimdi de Namjoon ve Seokjin'le yemek masasında oturmuş sohbet ediyorlardı.

"Ee Tae, önemli bir şey konuşacağız diye çağırdın. Hamile misin?"

Omeganın içtiği şarap, yutamayıp boğazına kaçmasına neden olmuştu abisinin söyledikleriyle.

"Abartma canım hyungum sen de."

"Ne bileyim oğlum siz öyle diyince, amca oluyorum sandım ben."

"Anlatıyorum o zaman. Biz küçükken Busan'a taşındığımız zamanı hatırlıyorsundur."

Namjoon'un kafası karışmıştı ama bir şey demeden devam etmesini işaret etti kafasıyla.

"Orda ilk parka gittiğimde bir çocuk itmişti beni ve ben de onu itmiş ve kavga etmiştik. Annem de sonrasında özür dilemem için kızmıştı ama o çocuğu bir daha görmemiştik, hatırlarsan eğer. Annem bizi yani Jeongguk'la beni kavga ederken gördüğünde ikimizin de parmaklarına bağlı kırmızı kader iplerini görmüş."

Namjoon'un içtiği su boğazına kaçmış ve "Hassiktir ordan!" diye mırıldanmıştı.

"Nasıl anladınız?"

Alfa ve omega birbirine bakıp sırıtmıştı akıllarına gelen anıyla. İlk öpücükleriydi.

"Sahilde otururken oldu." Detaya girmemiş, öpüşürken olduğunu söylemeye çekinmişti omega, abisine karşı.

"Sonra annemi aradım ve geldi. Bu yüzden gelmişti işte. Anlattığı kadarıyla bana bir koruma büyüsü yapmış. Kaderleri bağlı insanların birbirini bulma süresi ne kadar artarsa o kadar bela gelirmiş başına."

Delta ise sessizliğini bozmuştu bu durumda.

"Kurdunun huysuzluk çıkarması bu yüzden olabilir belki de. Sonuçta ona bağlı başka bir kurt var ve onu istediği için kimseyi yaklaştırmıyordu yanına. Bizi bile."

Taehyung bunları düşününce taşlar bir bir yerine oturmuştu. Evet, kurdu eşi olduğu işin ve onu bulamayıp insanı başka kişilere yöneldiği işin huysuzlanıyordu hep.

"Çok mantıklı."

"Sen nasıl buldun Tae'yi, Jeongguk? Hatırlamış mıydın onu?" diye sordu delta, alfaya karşı.

"Böyle bir anı zihnimde bile yoktu açıkçası. Bir gece youtube'ta gezerken gördüm. Şarkısını dinledim ve aşırı hoşuma gitti. Sonra benim çocuklara attım. En sonunda da dayanamadım ve mesaj attım. Olayların böylesine güzel gelişeceğini tahmin etmemiştim. İyi ki de böyle olmuş." Alfa sonlara doğru sevgilisine bakarak konuşmuş ve omeganın gözlerinin dolmasını sağlamıştı.

Omega ise mırıldanıp sarılmıştı hemen alfasına.

Namjoon ve delta biraz daha oturup evlerine gitmişleri. Şimdi de ise salonda koltukta kucak kucağa uzanmış, animasyon izliyorlardı.

"Ggukie ben de istiyorum ejderha." En sevdiği animasyondu omeganın.

"Elimizde sadece kocaman siyah bir alfa kurt var. Yeter mi? Hem ortak yönümüz de var Dişsiz'le. İkimiz de siyah ve alfayız?"

Omega hızla kafasını iki yana sallamış ve "Hayır ben ejderha istiyorum." diye sızlanmıştı.

"Bir de kurgu olan ejderhayı kıskanmadığım kalmıştı o da oldu amına koyayım."

"Seni yerim kıskanç kurtçuk." Hemen alfanın yanağına yapışıp küçük ısırıklar ardından da ısırdığı yerlere minik öpücükler konduruyordu.

"Ye lütfen, nolur! Bitir beni. Sende var olayım." Alfanım her aşk sözlerine duygulanırdı omega. Çok da severdi iltifat almayı, eskiden herkesten şimdi ise sadece alfasından, Jeongguk'undan. Onsuz bir hayat düşünmek dahi istemiyordu. Gerçi alfanın da omegadan bir farkı yoktu.

"Seni çok seviyorum."

"Ben de seni çok seviyorum balım."

"Yaaa, balın mıyım gerçekten?" Omega duyduklarıyla alfasının iki yanağını da sıkıp birbirine bastırmış, büzülen dudaklarına duyacağı cevaba göre öpücük verecekti.

"Yaaa, balımsın gerçekten." Omega ufak, tatlı bir çığlık atıp öpmüştü alfasını.

🐯🐰

ben de buldum galiba jeonggukumu🥹🥹

NAZAR DEĞMESİN BUTONU 🧿 🪬🪬🪬🪬🪬🧿🧿🪬🪬🧿🪬🪬🧿🧿🧿🪬🧿🪬🧿🪬🪬🧿🪬🪬🧿🧿