favorite lawyer : taekook

on dokuz

yoongi:
lan
taehyung

taehyung:
efendim

yoongi:
biz çıktık ama
bir sorun yok değil mi
ne yaptınız jungkook'la

taehyung:
hiç sorma
içti iyice

yoongi:
neden izin verdin oğlum o kadarına
jimin daha önce içmedi jungkook diyordu

taehyung:
çok ısrar etti
bir şey de diyemedim
kustu biraz
şimdi de uyuyor benim yatağımda
bir şeyler sayıkladı ama anlamadım

yoongi:
kafasında bir şeyler vardı onun
keşke o kadar içmeseydi

taehyung:
ne vardı

yoongi:
orası da bana kalsın

taehyung:
çok tatlı oldu
yanakları kıpkırmızı
burnu da öyle

yoongi:
o senin yatağındaysa
sen neredesin

taehyung:
salonda
oturuyorum öyle

yoongi:
böyle olacağını hiç düşünmemiştim
jimin jungkook'a kıyafet getirelim mi diyor

taehyung:
benimkilerden giydirdim bir şeyler

yoongi:
iyi bari

taehyung:
dur
mesaj attı lan
bekle
döneceğim sana

--

jungkook:
taehyyng

taehyung:
efendim
ne oldu
miden mi yine

jungkook:
ben
hqyır
midem

taehyung:
geleyim mi yanına
hm

jungkook:
grlme
taehyung brn
bir şey söylemem lazjm

taehyung:
söyle

jungkook:
swni istiyprum

taehyung:
ne

jungkook:
brn seni istiyprum

taehyung:
ne diyorsun

jungkook:
taehyubg
kasıklqrım acıypr
srni hissetmwk istiyprum

taehyung:
siktir
bay jeon
siz

jungkook:
lğtfen
acıypr

taehyung:
bir kere daha
lütfen derseniz
sikeyim
gerçekten

jungkook:
lütfrn
uanıma grl

taehyung:
jungkook
siktir
bekle
yanına geleceğim

-

Tamamen yabancısı olduğum duvarlara bomboş bir ifadeyle bakıyor, birden gelen hıçkırıklarımı engellemeye çalışıyordum ama imkânsızdı bu. Neden bu kadar içmiştim bilmiyordum. İlk alkol alışımdı, vücudum alışık değildi. Bu yüzden sürekli midem bulanıyor, kusacakmış gibi hissediyordum. Midemde kusabileceğim bir şey kalmış mıydı ondan da emin değildim gerçi. Etrafa bakındım, çok güzeldi odası. Siyah-beyazdı tamamen. Odada loş bir ışık vardı, turuncumsu bir ışıktı ve huzurlu hissediyordum. Gözlerim kapandı yavaşça. Başım ağrıyordu, öyle bir ağrıyordu ki neredeyse ağlayacaktım ama göz ardı etmeye çalıştım bunu.

Kaldığım odanın kapısı açıldığında ve hırıltılı bir nefes sesi kulaklarımı doldurduğunda da açmadım gözlerimi. Arkamda kalıyordu kapı, sırtımı dönerek yatmıştım. Bir ses bekledim, ya da konuşsun istedim ama yapmadı. Bir süre öylece dikildi kapının önünde. Tam ben ona seslenmek için hazırlanacaktım ki yattığım yatağın diğer yanı çöktü. Bu ufak sarsıntı bile beni öyle bir etkilemişti ki kusacakmış gibi öksürdüm birkaç kez. Öksürüklerim kesildiğinde ise sırtımda hissettim buz gibi ellerini. "İyi misin?" diye sordu bana, sesi öyle bir şefkat doluydu ki yüzünü görme isteğiyle doldum o an. Yavaşça arkama döndüğümde dağınık siyah saçlarını, kaldırdığı kaşlarını ve bu sayede büyükçe açılan gözlerini görmek beni deli gibi heyecanlandırmıştı. Ellerim yatağa yerleşti, destek alarak doğrulmaya çalıştım ama onun ellerini sırtımda hissettim birden ve daha kolay bir şekilde doğrulmamı sağladı. "Jungkook, iyi misin diye sordum."

"Senden hoşlanıyorum." dedim birden. Bu benim için bile o kadar ani olmuştu ki, devamında hafifçe sarsılarak hıçkırdım. Taehyung da en az benim kadar şaşırmıştı, bunu aralanan dudaklarından ve yavaşça çatılan kaşlarından anlayabilmiştim. Araladığı dudaklarının üstünden diliyle geçti, bir şey diyecek gibi olmuştu ama elimi yanağına yerleştirerek lafını kestim. "Taehyung, sus."

Yanağını kavradığım için baş parmağım tam da dudaklarının üstünde duruyordu, bakışlarım dudaklarına kaydığında hiçbir şeyi umursamadım. Leş gibi alkol kokuyor olmalıydım ama dudaklarımızı birleştirirken bu umrumda olan son şey bile değildi.

------

yalvarırım anama avradıma sövmeyin SÖVMEYİN NOLUR KÜFÜR YEMEK İSTEMİYOEUM
denedim smut yazmayı ama yok yani ilerletemiyorum