MR KIM : TAEKOOK

on

bay kim:
jungkook,
bu aralar beni fazla sınıyor gibisin

jungkook:
nokta koymadın

bay kim:
sana koyacağım o noktayı şimdi|
konu bu değil?

jungkook:
bu

bay kim:
değil dedim

jungkook:
NOKTA KOYMUYORSUNUZ

bay kim:
en arkada dersimi sabote etme hakkını sana kim veriyor?

jungkook:
bu hakkı birinden almıyorum
ve dersinizi sabote etmedim

bay kim:
görmesem sana inanabilirdim

jungkook:
bir şey yapmadım
sınıfın favorisiysem ben ne yapabilirim

bay kim:
hm,
sınıfın favorisi.

jungkook:
aynen öyle
nefes alsam kızlar hayran hayran kıkırdıyor zaten

bay kim:
şöyle konuşup beni sadece sinirlendiriyorsun.

jungkook:
başladık yine noktaya

bay kim:
bana bak, jungkook.
dersimi daha fazla bu şekilde bölmene izin vermeyeceğim.
seni herkesin içinde azarlar, kapının önüne koyarım.

jungkook:
lisedeymişiz gibi davranıyorsunuz
bu benim ne kadar umrumda olur sizce

bay kim:
olmaz mı?

jungkook:
hayır
olmaz
başka bir şey deneyin

bay kim:
sana daha önceden sinirliyim, daha fazla sinirimin üstüne gitmemeye bak.

jungkook:
bana sinir olacağınız bir şey yapmadım

bay kim:
demek hiçbir şey yapmadın, öyle mi?

jungkook:
yapmadım

bay kim:
"kampüs tuvaletinde sizinle deliler gibi sevişmeyeceksem ne anlamı var üniversite hayatının?"

jungkook:
ezberlemişsin

bay kim:
bir profesörüne bunu diyebilecek kadar çıldırmışsın.

jungkook:
çıldırttın, taehyung

bay kim:
haddini bil.
bana ismimle hitap edebileceğini mi sanıyorsun?

jungkook:
ah
bay kim

bay kim:
böylesi daha iyi.
3 aralık, cuma

jungkook:
bu neydi şimdi

bay kim:
sınav tarihin, başarılar.
yapmayı planladığımız dersleri yapmayacağım.

jungkook:
ne

bay kim:
duydun.
iyi günler.

--
of biliyorum kısa oldu ama sonraki bölümü upuzun yapacağım söz