-2-

827 20 10
                                    

Başım çok ağrıyordu ve dayanılmaz bir hâl almıştı. Neresi olduğunu bilmediğim bir yerde uyanmıştım aklıma dün olanlar gelince korkuyla ayağa kalktım.Üzerimde gelinlik yoktu

                 (Aren'in üzerindeki kıyafet)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                 (Aren'in üzerindeki kıyafet)

Üzerim değişmişti ve hiç bilmedigim bir kıyafet vardı üstümde. Kim giydirmişti bunu bana? Hızla ayağa kalktım ve odanın kapısını açmaya çalıştım ama kilitliydi. "Açın kapıyı! Beni burda tutmaya hakkınız yok!" diye birinin duymasını umarak bağırdım. Herhangi birisi gelmedi bende yere oturup titreyerek ağlamaya başladım. 10 dakika sonra kapı açıldığında içeri iri yarı bir adam girdi, elinde bir tepsi vardı. Tepsiyi yanıma koydu ve giderken arkasından seslendim "Siz Kaya'nın adamları mısınız?" dedim titreyen bir sesle. Adam gülerek bana döndü "Keşke Kaya'nın adamları olsaydık" dedi ve tekrardan kapıya yöneldi. Çok korkmuştum, Kaya'nın adamları değilse kimdi bu adamlar? Kimin için çalışıyorlardı? Benden ne istiyorlardı? Karnımın açlığı yüzünden doğru düzgün düşünemiyordum yemek yemeyi çok severdim ve yemek yemem lazımdı. Allah bilir hangi kötü,soğuk ya da bozuk yemekleri getirmişlerdi bana. Kafamı kaldırıp tepsideki yemeklere baktım ve şaşkınlığımı saklayamadım en sevdiğim yemekler vardı ama bunu nereden biliyorlardı? Belkide sadece tesadüftü ama yinede bu çok büyük bir tesadüf olurdu . Ne kadar aç olursam oluyum yemek yemiyecektim,sadece oturdum ve zamanın geçmesini bekledim. Ama saatler geçmek bilmiyordu bulunduğum oda bomboştu sadece bir tane yatak vardı o kadar, yer ve duvarlar griydi bu da insanın daralmasına neden oluyordu. Yatağın üzerine oturdum ve dizlerimi kendime çektim, kafamı dizlerime yasladım ve gözlerimi kapattım.

               (Bu şekilde oturuyor)Evlenmekten kurtulmuştum evet ama bu durumda ondan çok ta farksız sayılmazdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

               (Bu şekilde oturuyor)
Evlenmekten kurtulmuştum evet ama bu durumda ondan çok ta farksız sayılmazdı.Acaba annem ne yapıyordu beni mi arıyorlardı? Yoksa umursamamışlar mıydı? Umutsuzca bunları düşünürken kapının açılma sesiyle kafamı kaldırdım, 1 tane adam içeriye girdi ve "Hadi gidiyoruz" dediğinde gözlerimi kocaman açarak hızla ayağa kalktım"Hayır, rahat bırak beni!" dedim ve korkuyla koşmaya başladım hayatımda hiç bu kadar hızlı koşmamıştım. Adam benden çok uzundu kollarının altından bu sayede kalmıştım ama şimdi ne olacaktı.
Sadece koşuyordum nereye gideceğimi bile bilmiyordum ilk gördüğüm merdivenden yukarı çıktım.
Burası bir evdi arkamdan gelen bağırışlarla koşmaya devam ettim saklanacak bir yer bulmam lazımdı. Bir üst kata daha çıktım belkide bundan çok pişman olacaktım ama artık çok geçti. Bir odaya girdim ve hızlıca kapıyı kapattım burası bir yatak odasıydı. Aklıma gelen ilk şeyi yaptım ve gardrobun içine saklandım, kapı açılma sesiyle kalbim iyice hızlanmaya başladı. Adım seslerini duyunca çığlık atmamak için hemen ağzımı ellerimle kapattım. Yanımdaki kapak açıldı ve bir kol uzanarak gömlek aldı görünmemek için dua ettim, dolabın kapağını geri kapattığında rahat bir nefes aldım. Adım sesleri uzaklaşırken bir anda durdu kalbim tekrar hızlanmıştı "Yanlış gömleği almışım."diye bir ses geldi. Tekrardan yan dolabın kapağını açacağını biliyordum ama yinede korkuyordum gözümü yan kapatan ayırmadım. Bir anda gözüme bir ışık geldi ve karşımda uzun kumral bir adam duruyordu.Üstünde bir bornoz vardı banyodan yeni çıkmıştı galiba.

Sinirle kaşlarını çattı ve beni yakamdan tutup kaldırdı "Sen kimsin lan!" dediğinde sertçe yutkundum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sinirle kaşlarını çattı ve beni yakamdan tutup kaldırdı "Sen kimsin lan!" dediğinde sertçe yutkundum. "Suratıma salak salak bakma da cevap ver!"dedi. Afallayarak "Şey ben-" cümlemi tamamlayamadan kapı açıldı ve içeriye soluk soluğa bir adam girdi. Beni görünce çok şaşırmıştı "Patron, bir anda oldu yetişemedim" dediği sırada adam yakamı salarak "Bu o mu?" dedi anlamaz şekilde adama baktım. "Evet tam sizin yanınıza getirecekken kaçtı" dedi kısık bir sesle. Adam "Bir işinizi de düzgün yapın lan! Siktir git işinin başına" dedi adam benim kolumu tuttuğunda patron olduğu söylenen adam sertçe "Onu bana bırak hiçbir işi beceremiyorsunuz!" dedi. Kafa sallayıp dışarı çıktığında hemen geriye bir adım attım. Bana doğru bir adım attı ve "Düğünden kaçmak gerçekten büyük başarı tebrik ederim ama keşke birazda akıllı olsaydın." dedi.  Hemen cevap verdim "Sen kimsin?" diye ekledim. Kafasını bana yaklaştırdı "Ben Alaz Dumanlı. Sevgilin Kaya Ertekin'in baş düşmanıyım"dedi saçından yüzüme su damlası gelmişti ama silmeye bile korkuyordum. "Bunun benimle ne alakası var onu kaçırsana!" dedim sesim yüksek çıkmıştı hemen ağzımı kapattım. Sertçe bileğimi kavradı"Bunu daha önce nasıl düşünemedim acaba!" dedi sinirle. Kolumdan tutarak beni koridora çıkardı ve beraber alt kata indik. Karanlık bir odaya sürükledi ve yere fırlattı. Canım yanmıştı ama ses çıkaramadım hemen kapıyı kilitledi ve eline bir sopa aldı. Geri kaçmaya başlamıştım ta ki sırtım duvara değene kadar. Üstüme doğru yürüdü ve "Bana onun hakkında ne biliyorsan anlatacaksın!" diye bağırdı. "Onu tanıyorum" dedim, sesim titrek çıkmıştı. Sopayı kaldırdı ve hızla belime vurdu, yere düşmüştüm. Hızlıca bir kez daha vurup "Bana yalan söyleme! Onun hakkında ne öğrendin de düğünden kaçmaya çalıştın lan!" diye bağırdı. Gözlerimden yaşlar almıştı "Yalan söylemiyorum sadece adını biliyorum soy adını bile senden öğrendim" dedim. Daha da sinirlendi ve güldü "Tabi canım tanımadığın biriyle evlenecektin değilmi! Yalanlarına kimse inanmaz!" dedi. Bağırarak "Yalan söylemiyorum!" dedim. Ard arda sayamadığım kez sopayla, vurdu ağzımdan kanlar damlıyordu. Karnıma, belime, bacaklarıma vuruyordu. Elindeki sopayı fırlattı ve "Madem konuşmayacaksın bunu sen istedin!" dedi ve cebinden çıkardığı bıçağı bacağıma sapladı. Yüksek sesle bağırdım çok fazla kan vardı. Nefes almakta zorlandım herşey bulanık olmaya başlamıştı.Kulaklarım çınlıyordu, birşeyler bağırıyordu ama anlamıyordum birkaç kez daha bıçağı saplamaya devam etti artık dayanacak gücüm kalmamıştı ve yere yığılmıştım.

Aren +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin